7.Bölüm

72 8 6
                                    

" Melis "

   Berkay hala kendine gelememişti. Melis'in burada ne işi vardı? En son Amerikada görüşmüşlerdi. Aralarında sadece tek gecelik bir ilişki olmuştu. Melis ise daha fazlası olmuş gibi davranıyordu. Hem sevgilim mi demişti? Bu kadın ne saçmalıyordu böyle?

   " Berkay canım şaşırmış gibisin yoksa beni gördüğüne sevinmedin mi? " bunu söylerken dudaklarını büzmeyi ihmal etmemişti. Oysaki bu haraketi Berkay'ın sadece midesini bulandırmıştı. Fakat Melis tatlı olduğunu düşünüyor gibiydi.

   Berkay ani bir haraketle Melis'i kucağından itti ve doğruldu. " senin burada ne işin var " Melis bu ani çıkışı beklemiyormuş gibi görünüyordu. " berkaycığıım tatlıım cidden senden bu kadar kolay vazgeçeceğimi mi düşündün? " dedikten sonra yavaşça berkay'ın yanına yaklaştı.

   " eğer öyle düşündüysen yanılmışsın " Berkay Melis'in dediklerine anlam veremiyordu aynı zamanda onunla vaktini harcamakta istemiyordu buyüzden kısa kesti " sakın bir daha karşıma çıkma " Berkay Melis'i son kez görmüş olmayı diliyerek odadan çıktı ama arkadan gelen melis'in sesiyle tekrar görüşeceklerini anlamıştı.

   Arabasına bindiğinde aklına okudukları geldi. Aykut Günbaş bu ismi çok duymuştu özelliklke Sedef'in ağzından. Küçükken Sedef bu ismi sürekli nefretle anardı ama Berkay nedenini asla öğrenememişti. Aklı çok karışmıştı. Bu aralar çok fazla olay oluyordu.

   En iyisinin bara gidip kafa dağıtmak olduğunu dülşündü ve arabasını her zaman gittiği yer olan  hovardağ barına sürdü. Kısa sürede bara varmıştı. İçeri girdiğinde burnuna sigara kokusu doldu. Bu koku onun hoşuna gidiyordu. Barmenden sert bir şeyler isteyip her  zamanki yerine yöneldi.

   Oturduğunda gördükleriyle gözlerini kapatıp açma gereği duydu. Karşısında Sedef vardı. Sedef'in burada ne işi vardı? Daha doğrusu Sedef'in barda ne işi vardı? Hızlıca yerinden kalktığında Sedef'in yalnız olmadığını farketti.

   Tanımadığı bir adam Sedef'in kolundan tutmuştu. Berkay'ın gözleri anında büyüdü ve koşar adımlarla onların yanına gitmeye çalıştı. Kalabalıktan dolayı yanlarına ulaşamamıştı ama seslerini duyabiliyordu. " hey güzellik nereye böyle seni buralarda daha önce görmemiştim." Sedef adama gözlerini kısarak baktı ve tebessüm etti.

   " elini kırmamı istemiyorsan kolumun üstünden çek " " vaaav sert kadınlara bayılırım hele güzel dudaklı olanlara " bu sözlerin ardından Sedef tam adamın kolunu ters çevirecekken adamın suratına bir yumruk inmişti. Berkay " umarım sert kadınlara bayıldığın gibi sert yumruklarıda seversin haa ne dersin ponçik adam? " Dediğinde adam sarhoşluğunda etkisiyle çoktan bayılmıştı.

   Sedef başını kaldırıp Berkay'a bakamadan Berkay onu çıkışa doğru sürüklemeye başladı. Dışarı çıktıklarında Berkay öfkeli bir sesle konuştu. " Allah aşkına senin barda işin ne? Şuan senin evinde oturup kitap okuman gerekmiyor mu? Anlamıyorum yani bar senin neyine? " Sedef Berkaydan daha sinirliydi. Buna rağmen sakince ve öç alırcasına konuştu.

   " haddini bil bana hesap sorman için benim gözümde bir değere sahip olman lazım ama sen benim gözümde boş konuşan sinir bozucu gereksiz bir insansın. Benimle konuşurken kullandığın kelimelerede dikkat et ve sakın, sakın bir daha bana sesini yükseltme."

   Berkay afallamıştı. Sedef'ten böyle sakin ve aşağılayıcı bir tepki beklemiyordu. Kırılmış mıydı? Fazlasıyla. Vazgeçek miydi? Asla.
" Hadi ama  küçükken ben okuldan ayrıldığımda ağlayan o Sedef'e ne oldu? Hem" Berkay'ın sözünü Sedef'in sert sesi kesmişti. " öldü. O küçük masum Sedef senden sonra öldü"

   Sedef tam gidicekken Berkay kolunu tuttu " benden sonra derken?" Sedef kolunu kurtarmaya çalışırken cebinden bir braşür düştü. Berkay braşürü almak için eğildiğinde Sedef bağırdı " Dokunma. Boşver. Onu alma. Bırak. Orada kalsın." Sedef çok hızlı konuşmuştu. Berkay ise Sedef'e şüpheli bakışlar atıyordu. Bir süre ikiside birbirlerine baktılar ve aynı anda yere eğilip braşüre uzandılar. Elleri birbirine değdiğinde başlarını kaldırıp göz göze geldiler.

   Sedef gözlerini kaçırıp elini çekti. Berkay braşürü eline aldığında gördüğü yazıyla gülümsedi. Bu bir şarkı yarışması braşörüydü. Berkay yüzünde kocaman bir sırıtışla Sedef'e döndü. " katılacak mısın ?" " hayır" Sedef'in cevabı oldukça netti. Fakat sesi katılmak istediğini gösteriyordu. Berkay bir an ciddileşti.

   " Neden doktor oldun?" " öyle istedim" öyle istemediğini ikimizde biliyoruz." " uzatma" " sorumu cevapla" seni ilgilendirmez"  " neden hayallerinden vazgeçtin Sedef " " büyüdüm Berkay ve farkına vardım. Çoğu şeyin hem anla artık ben eski Sedef değilim. Hayal kurmayı bıraktım. "

___________

   12 Sene önce

   Sedef çok heyecanlıydı. Bu sene ortaokul bitiyordu. Buyüzden okul tarafından son sınıflara özel bir parti düzenleniyordu. Sedef bu partide şarkı söyleyecekti. Berkayda orada olacaktı. Buyüzden heyecanı katlanıyordu. İsteyenler velisini çağırabiliyorlardı Sedef'de Berkay'ı çağırmıştı. Hala inanamıyordu yarın en sevdiği şarkıyı en sevdiği insanın gözlerinin içine bakarak söyleyecekti.

   Şimdi ise Berkay ile beraber parkta bir banka oturmuşlardı. " heyecanlı mısın?"  " sence?" Berkay cevabını almışcasına başını salladı. " büyüyünce şarkıcı mı olacaksın?" dedi Berkay bariz bir şekilde alay eden sesiyle. Sedef bunu anlamamış olacakki neşeli çıkan sesiyle konuştu. " evet en büyük hayalim bu"

____________

   Şimdi

   Berkay aklına gelen anılarla yerinden kalkıp kararlı bir sesle konuştu. " katılacaksın"  Sedef'in sesi Berkay kadar kararlı değildi hatta oldukça cılız çıkıyordu.

   " yanımda olursan....katılırım"
 

  

  
  
  

DELİ DOKTORHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin