Kocaman Yıldız

114 4 0
                                    

Yatakta duran elbiseme baktım,gerçekten çok güzeldi.Saçlarım da yapıldıktan sonra elbisemi giydim.Beril'in kapıyı tıklamasıyla dışarı çıktım."Hande,çok güzel olmuşsun,hadi inelim". Konuşmadan sadece tebessüm ettim.Elime aldığım oldukça yüksek topuklu ayakkabılarımı ayağıma geçirdim.
Aşağısı çok kalabalıktı.Berilciğim kimi tanıyorsa çağırmış.Balkon konuşması yapıyormuş gibi ellerimi sallayarak aşağı indim."Hadi durmaya mı geldik,kopuyoruz.Bi policeman patlatın bakıyım" Tam sahnenin ortasında çılgınlar gibi dans etmeye başladık.Başım iyice dönmeye başlayınca titreyen sesimle gülerek "Ben biraz ara vermezsem parti felaketle sonuçlanıcak"dedim.Ve hemen boş bulduğum koltuğa oturdum.Etrafı iyice süzmeye başladım.Beril ortada dans ediyor,Batu ve tayfası da gülerek bir şeyler konuşuyordu.Ay size demeden edemeyeceğim.Şu Batu ve tayfasında öyle gıcıklar var gibi ki onlarla konuşunca kendinizi anasınıfı öğretmeni gibi hissediyorsunuz.O yüzden gözlerimi uzun süre orada sabitlemeden hemen başka yere baktım.Sağ tarafta moda programlarındaki jürilerden farkları olmayan kızlar milletin kıyafetini eleştiriyorlardı.Gözlerimi devirip koltuğa iyice başımı yasladım.Biraz kendime gelince makyajımı tazelemem gerektiğini farkettim ve banyoya doğru gittim.
Aynaya baktım.Yüzüm dans etmenin verdiği yorgunluktan kıpkırmızı olmuştu.Hemen yüzümü iyice yıkadım.Ee haliyle makyajım da bozuldu.Anlaşılan bir yarım saat burda teşrif edicektim.Makyajımı tamamladım.Bahçeye doğru yol alırken "Nerdesin kızım sen?" sesiyle arkama döndüm. "Berilciğim,cağnım benim makyajımı yaptım işte,Yalnız senin kafa bir hoş olmuş,Hadi gidelim"
Beril bu geçiştirme cevabım karşısında hiçbir şey demeden gülerek beni kolumdan tuttu."Hadi gidiyoruz,sen gelmeyince millet de dağıldı".İrkilerek ve pörtlemiş gözlerimle Beril'e baktım."Şaka yapıyorsun,ya ama bana pasta kesmeniz gerekiyordu"güldü ve beni 360 derece çevirdi.Arkama döndüğümde ortada Kocaman pasta ve "İyi ki doğdun Hande" diye bağıran orduyla karşılaştım."Ya siz var ya! İyi ki varsınız!Hepinizi çok seviyorum"
"Tamam,tamam hadi şimdi mumları üfle,dileğini tut" Tam mumları üfleyecekken arkadan bir ses geldi "Dileğini gökyüzüne bakarak dile"Güldüm.Mumları üfledim ve gökyüzüne baktım.Geceydi.Gece benim arkadaşımdı,gece içine anılarımı bastırdığım bir anıydı,gece benim günlüğümdü,gece benim sırdaşımdı.Ve gökyüzü ise günlüğümü koyduğum gizli bir kapaktı.Kapattığım gözlerimi açıp tekrar baktım gökyüzüne.Ve bir anda sert bir rüzgar esti.Hayır!Olamaz! Ellerim titremeye,gözyaşlarım akmaya başlamıştı.Ben unutmaya çalıştıkça yüzüme vuruyordu rüzgarlar.Ben fısıldadıkça ters esiyorlardı.Bu yıldız,bu rüzgarlar geçmişimdi.İşte şu Kocaman yıldız yalnızlığımdı,kabuslarımdı.Üşüyordum.Yine oradaydım işte o lanetlik yerdeydim yine! Ve o gün gökyüzüne baktığımda gördüğüm yıldızdı bu.Bağırmaya başladım.Çığlıklarım bir canavar gibi tırmalamaya,acıtmaya başladı kalbimi.Ve bir anda gökyüzü bir kara delik oldu,gözlerim geçmişin ağır yükünü taşıyormuş gibi ağırlaşıp kapandı.

ŞİİR MAVİSİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin