KAALA

M2

Yatağımda tekrar döndüm. Saat gecenin 2'si olmuştu ve ben hala onu düşünmekten uyuyamamıştım. Yanlış anlamayın sadece düşmanımla aynı ortamda bulunmak hatta aynı sırada oturmak beni biraz tedirgin etmişti. Bir yıl sonra sırf bir yarış için beni öldürmeye çalışan bir adamla aynı sırada oturmak tuhaf. Biz onunla düşmandık. Aslında benim bir sorunum yoktu sadece rakiptik o kadar. Ama o hep bana karşı bir kini , nefreti vardı. Iğrençce birşey yapıp arabamın firenleriyle oynadı ve o keskin virajı alamayıp uçurumdan yuvarlanmıştım. Ben üç yılın şampiyonu Siyah ÇAĞKIRAN artık insanların gözünde bir hiç olmuştum. İçimde cayır cayır yanan intikam ateşi beni biraz ürkütüyor.Alınacak bir intikamım var.

Tekrar araba yarışlarına gitmek için herşeyimi verirdim. Ama kardeşimi asla. Tekrar sokak yarışlarına katılırsam onu kaybedeceğimi biliyorum. Ama acı veriyor. Insanın en sevdiği şeyden uzak durması acı veriyor...Ama Uras. Onun yeri başkaydı.

O benim yaşam kaynağım. Annem, babam, olmayan abim...Herşeyim.Uras' ım..
Ben onca şeyi yaşarken birtek o yanımdaydı.

Düşüncelerim beynimi delecek seviyeye geldiğinde yataktan kalktım. Çantamdan sigara ve çakmağımı alıp odamın balkonuna çıktım.

Sigarayı dudaklarıma götürdüm ve çakmağımla yaktım. Sigara ilk boğazlarımı yakarak inse de ciğerlerimi rahatlatıyordu.

Kendimi zehirlemeyi sevdiğim gibi bu pis dünyayında zehirlemeyi seviyordum.

Sigara dumanının yavaşça havaya karışmasını izledim.

Tuhaftı...

Aslında herşey tuhaftı bana göre. Masum insanlar o kadar acı çekerken o lanet olası pislik insanların mutlu bir hayat sürmesi gerçekten tuhaf.

Bu hayatta bir kişi hariç bütün insanlardan nefret ediyorum. Evet kendimden de nefret ediyorum. Uras hariç kendim de dahil olmak üzere herkesten nefret ediyorum.
Bende masum değilim. Burda size masum ayaklarına yatmayacağım. Bende o pis insanların icindeyim. Mesela bu gün sırf ismimle dalga geçti diye bir kızı hastanelik ettim. Ama pişman mısın diye sorarsanız. ASLA...Yaptığım birşeyden asla pişman olmadım.

Acaba o kadın nerdedir?

Yada beni niye bırakıp gitti?

Ona anne demekten nefret ediyorum. Nice anneler var evladı için canını verir. Ya benimkisi...Canını vermek değil. O kadın benim anne sevgisine en muhtaç olduğum zamanda çekip gitti.
Hemde hangi gün biliyor musunuz? Doğum günümde...
Doğum günü hediyem çok güzeldi. YALNIZLIK ve ACI...

Azrail'in işini daha da kolaylaştırmak için bir sigara daha yaktım.

Bahçede duyduğum sesle kendime geldim. Orda kim vardı...
Daha iyi baktığımda yolun kenarında siyah bir araba vardı. Iyi de bizim evin kenarlarında ev yok.
Saatin üçünde benim evimin önünde arabanın ne işi var. Arabanın içine daha iyi baktığımda iki tane insan siluetini gördüm. Benim baktığımı fark edince araba hızla uzaklaştı. Aman kimse kim. Banane.

Bir tane daha sigara yaktım. Hava çok soğuktu. Ben çok çabuk hasta olsamda soğuk havayı çok severim. İnsanı rahatlatır...

Yerdeki fayansa oturdum. Hemde kasım ayında. Soğuktu...
Kafamı duvara dayadım ve bacaklarımı kendime çektim. Sigaramdan son bir nefes çektim ve fayansta bastırarak söndürdüm.
Gözlerim soğuğa rağmen kapanmaya başlamıştı.

!!!!!!!!!!!!!!!!!!

Gözlerimi açacak gücüm yoktu. Titriyordum. Çok üşüyordum. Üşüdüğüm halde terliyordum. Başım felaket şekilde ağrıyordu. Yattığım yer buz gibiydi. Zangır zangır titriyordu bedenim. Salak kafam kasım ayında balkonda uyumuştum. Her tarafım ağrıyordu ve kolumu kıpırdatmaya gücüm yok.