Bugün çok yorgun uyandım.Ali'nin yüreğindeki kız kim diye meraktan çok da uyuyamadım.Zaten ne zaman zihnime birşeyler takılsa illa sabah ezanınıyla uykum gelir. Sabah ezanını duyunca birden içimden kalkıp namaz kılmak geldi.Nefsim" yat uykun var "desede sabah kalkınca kılmadığım için pişman olacaktım bu yüzden ya sabır ya Allah deyip hatırladığım kadarıyla abdestimi alıp 4rekat sabah namazını kıldım.Namazdan sonra penceremin camından dışarıya baktım.Aliyle oturup sohbet ettiğimiz ,oyun oynadığımız zamanları hatırladım.Ne ara bu kadar büyümüştük ve ben hangi ara Alinin yüreğindekilere bu kadar yabancı kalmıştım.Kendimden utanmaya başlamıştım.Yıllardır arkadaşım olan yanıbaşımdaki dostumun birine aşık olduğunu farkedemeyecek kadar kendi bencilliğimde boğulmuştum demek!
Oysa hep kendimi başkalarıyla dertlenen onları dinleyen ve anlayabilen biri sanırdım.Değilmişim demekki yanıbaşında duran dostunun kalbinin atışını bile farkatmemişim ne büyük gaflet.Çocukken Aliyle dostluk anlaşması yapmıştık.İlerde farklı hayatlarımız olsada,evlensekte hep birbirimizde kalacaktık.Hiç bir şey dostluğumuzu bozmayacaktı.Benim bu bencillikten kurtulmam lazım Aliyle ilgilenmem lazım.Bu kız her kimse onu bulmam ve Ali'nin kalbinin dermanıyla buluşturmam lazım.İntikam mı?Ben Ali'ye kıyamam ki!