7.BÖLÜM

37 4 3
                                    

MULTİMEDYA- İNCİİİİ :D

Batuyla biraz daha konustuktan sonra aşağı indik yemek için batu ve özlemin durumu beni saşırtmıştı hangi anne baba çocuğunu sevmedigi biriyle evlendirir ki!!

Aşağı indiğimizde muhabbbet baya ilerlemiş ben dışındaki herkes bu kızı sevdi mi yani !!!!

"hele sükür geldiniz pizzalar soğudu" 

Diyen incinin yanına oturdum:  

"nerede kaldınız selim burada dokuz doğurdu?"diye fısıldadı  o anda gözüm Selim'e kaydı sinirle  

bakıyordu.Oh! gözümün önünde oynaşmasaymış Özlemciğiyle!

Özlem bi anda  o mide bulandırıcı sesiyle düşüncelerimden sıyrılmama neden oldu.

"biz kalkalım artık...Eee haftasonu bizimkilerin dağ evine gidelim  mi?" 

dedikten sonra ben cevabını içimden veriyorum Özlem arkadaşım "tabikide hayır "

"kesinlikle gitmeliyiz"dedi eren. Senin ben taa... 

"nedenmiş o Eren?'' dedi Büşra pizzasını ısırırken.  

"özlem müge'yide getirecegine söz verdi de o yüzden" 

Ah Eren ah! Ben sana ne Müge'ler getiririm be yavrum. Umutla İnci'ye baktım:

"Banada alışveriş sözü verdi, yani Büşra ve  bana, orda çok güzel mağazalar varmış" durum 3-1 idi...

" ya sana ne söz verdi deniz? hmm, dur tahmin ediyorum babasının araba koleksiyonundan  biriyle gelecek değil mi?

"yanii... evet " Selim'e döndüm ve gevşek gevşek baktım. Ardından durduramadığım çenemi açtım:

"herkese söz verdiğine göre sana da vermiştir. Seninkini de tahmin etmemi ister misin?"

Eren lafa atlayacakken Selim susturdu ve bana kızgın bir bakış fırlattı. Ne var yani? Hayatım boyunca insanları ayakta tutmak için kendimi yıkıp durmuştum. Birazda ben eğlenemez miydim? Özlem ve Batu bir cevap almak üzere gittiler:

"herneyse ben gelmiyorum" 

"neden yaaa?"diye gözlerini büyüttü inci. 

"ben o kızın evine gitmem İnci! Buda böyle bilinsin!" diyerek koltuğa oturup pizzamı yemeye koyuldum. 

"ya özlem çok iyi biri ama."  

"bir...her iddiasına varım Müge gelmeyecek, ben Özlem'i daha Müge ile konuşurken bile görmedim.  iki...kızlar dağ başında mağaza olmaz.üç...o ihtimali göz önünde bulunmuyorum ve son sözümdür ben gelmiyorum...ama siz özlem'le gitmek isterseniz  o ayrı konu size iyi geceler pardon özlemli geceler" dedim ve atarımı yaptım.

Birlikte büyüdüğüm arkadaşlarım beni satıyordu ama onları yalnızda bırakamazdım.Düşünceleriyle beynim yankılanırken herkesin uyuduğunu farkettim ve aşağı indim.Mutfağı beraber kullanıyorduk.
Böyle zamanlarda bitki çayı rahatlatırdı.Mutfağa girdim ve elinde iki fincanla selimi gördüm:

"çay alırmısınız atarlı hanfendi"

"almam beyefendi ben kendim yaparım"

"alya" dedi bastırarak.

bir daha desene  öhöm öhöm! ne diyom lan ben?

''Efendiiim?'' dedim bende aynı şekilde vurgulayarak.

''O çayı alırmısın? Zaten Özlem ile benim aramda bişey olduğunu düşündüğün için...pardon, Batu'nun yanında bunu düşündüğün için benim sana atar yapmam icap eder. Fakat Batu orada olmasa bile  Özlem ve ben sadece arkadaşız. Bu kadar...''

Çayı sinirle elinden aldıktan sonra bakış attım:

''Zaten en iddialı ilişkiler önce 'Biz sadece arkadaşız' veya 'Aramızda bişey yok' cümleleriyle başlar. Çocuk mu kandırıyorsunuz siz beyefendi?''

''Bakıyorum da kıskanmışız.''

'' 'hayır ben kıskanmadım' temalı ergen triplerine girmeyeceğim. Çünkü kırıldım. Ben sana aşkımı söylerken bana hep arkanı döndün. Gidecek bir yerin vardı orayı yağmaladın, yıktın.Sen eğer gelmek isteseydin...sokaklarının hepsi istediğinde bana çıkardı.Beni arkanda bırakma dedim, bana acı olma, seni güzel hatırlayayım istedim...Dinlemedin beni, dinlemezdin de zaten hiç beni. Alışkındın gitmeye dimi? Ben sana sevgimi kelime kelime hecelerken beni bırakmaya alışkındın...''

Gözlerimden dökülen yaşları yeni farkediyordum. Bütün içimi dökmüştüm. Yılların birikimi bu değildi elbette ama yüzüne söylemek istediklerimi söyleyince rahatlamıştım elbette ki.

Daha rahatlayacağım Selim bey...

Bu daha bişey değil...



YA UNUTURSAMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin