"saat"
tüm seslerin dış kapının diğer tarafında kaldığı bir an vardır ve bide sessizlik. tüm seslerin odayı hatta evi terk ettiğinin farkına varan sessizlik sessizce sesini öyle bir doza yükseltirki geriye sadece nadiren duyulan araba vızırtıları ve bide tik taklar kalır. bu tik taklar işkence olur. gözlerini kapantınca kabustur, gözlerini açtığında hipnoz olursun. ve ardından yok olursun. kendi kendine boğulursun. sırıl sıklam su olursun ama hepsini güneşin sıcağı ve bir kaç kuş bağırtısıyla unutursun....
"zaman"
hangimiz kaybolmadık? net bir şey söylenicekse -hiç birimiz- diyebiliriz. farkında olmadan bile kaybolduğumuz günler, aylar hatta yıllar vardır. pazartesi sabahı kalktığını hiç unutmadan, cuma akşamı yattığında haftasonu planları yaparken salı, çarşamba ve perşembenin hiç umursamadığı insanlar vardır elbet. hiç olasılık kullanmama gerek yok aslında çünkü var. bu sadece basit bir -günler içinde kaybolmuş insan- örneğiydi. eminim ki bu örneğe sende dahil oldun. peki hiç düşündün mü? -yıllar içinde kaybolmak nasıl bir şey?-