Hiç okula gidesim yoktu. Her öğrenci gibi. Ama gitmek zorundasın işte saçma bir sistem ve bizde uşakları olarak istediklerini yapmak zorundayız. Hayatta da genel olarak aynı sistem yokmuydu. En küçüğünden ailen vardı, evin içinde ve dışında emirleri onlar veriyordu zorunlu olarak da uygulamak zorundaydım ama bir gün babamı umursamadan dediklerine karşı gelecektim ve bu benim ailemle en kötü dönemim olacaktı, Ergen Tripleri.. Bunları düşünürek evden dışarı adımımı atmıştım. Sağa sola bakarak sigaramı yaktım sanki birinin görmesinden korkum varmış gibi.
Tam okulun önüne gelmiştim ki vazgeçtim. Bu gün okula gitmeyecektim cebimde param da vardı içerdim biraz. Tekel açılana kadar parkta oturup sigaramı içtim. Tekel açılınca gidip bi 35'lik Votka aldım. Gördüğüm en kuytu köşeye geçip içmeye başladım. Şişenin dibini gördüğümde saat 11:33'tü. Ayağa kalkmaya çalıştım.. kalkamadım. Sert bi düşüşle kalkmamaya karar verdim. Biraz daha param vardı. Bütün hafta yiyeceğimi ve sigaramı alacağım paranın hepsine içmiştim. O az paraya da ayağa kalkabildiğim zaman 2 bira aldım, onları da içtim. 3-4 dal sigaramdan başka bişey kalmamıştı. Saat 1 olmuştu. Miğdemi garip hissediyodum zaten reflüm vardı. Duvarlar ve duvardaki yazılar çok garip geliyordu. Ayağa kalkmak istedim tekrar, olmadı. 10 dakika sonra tekrar denedim. Kalktım. Biraz yürüdüm. Dünya gerçekten de kafan güzel olduğu zaman mükemmel gözüküyor. Bana omuz atanlara, çevremden geçen kızlara, "İyi misin evladım?" diye soran amcalara aldırmıyordum. "Saat 1:03". Geçite gittim. Bir sigara yaktım etrafımdan geçenleri izliyorum. Gözüme herkes Müzeyyen gibi gözüküyor. Yanıma bir amca oturuyor. Nereli olduğumu soruyor. Cevap veremiyorum. Kalkıp gidiyor. Sigaramdan bir nefes çekiyorum. Geçitin meşhur kedisi Ramazan yanıma tünüyor. Biraz beni seyrettikten sonra gidiyor. Saate bakıyorum. "1:03". Gökyüzüne bakıyorum. Gözlerim kapanıyor..