KÜÇÜK MASUM YALANCI

-5-

Kapak tasarımı için buse145 teşekkür ederim.EyvAllah kanka.Tehlikeli tesadüf hikayesini herkese öneririm.

Eve girer girmez Buğra koşarak tuvalete gitti.Sanırım avucumuza işeme konusunda ciddiydi.
Ben de hiç izin dahi almadan koltuğun birine yayıldım.Akın'da tekli koltuğa oturunca aramızda sessizlik oldu.Ne ben konuşuyordum ne o beni dinlemek için can atıyordu.
Bu sessizlik daha ne kadar sürecek diye merak ediyordum.
Akın konuşmamakta ısrarcı gibiydi fakat Buğra Akın'ın tam tersiydi.

Aslında Buğra'yı okulun çıkışında siyahlar içinde gördüğümde biraz ürkmüştüm fakat o kadar da korkunç birisi olmadığını anlamam uzun sürmedi.

Bir ses duymamla Akın'a döndüm.Sanki tuvaletten geliyordu.Akın'la beraber tuvaletin önüne gelince,

-Selen, lan Akın biri beni duysun artık.Zor durumdayım.Tuvalet kağıdı bitmiş.Götümde iz çıktı artık.

Ben gülmemek için kendimi zor tutarken Akın çoktan tuvalet kağıdını almıştı.Kapıyı açtığında içeriden,

-Basıldım diye çığlık sesi gelince gülmeye başladım.

Akın ise gülecek gibiydi fakat yine de ciddiliğinden ödün vermiyordu.Tuvalet kağıdını uzattı.

-Bağırma lan işte getirdik tuvalet kağıdını.Lan ne yapıyorsun? Sarılma oğlum bana.Otursana şuraya.

-Kahramanım gibi bağrışmalar gelirken içeriden onları yalnız bırakıp salona geçtim.Dizüstü bilgisayardan Lucy filmini seçerek televizyona bağladım ve onları beklemeye başladım.

Sonunda Buğra mutlu,Akın ise sinirli bir şekilde içeri gelince filmi başlattım.
Ara sıra Buğra ve Akın yorum yapmasa filmi izleyebilirdik aslında ama susmuyorlardı.

-Akın sen beyninin yüzde kaçını kullanıyorsun?

-Buğra sen beyninin yüzde kaçını kullanmıyorsun diye soracağım fakat baya yüksek bir rakam söyleyeceğinden dolayı susuyorum.

Buğra bana dönüp,

-Laf mı soktu şimdi bu bana? diye sorunca malesef anlamında kafamı yana eğdim.
Yine yavaştan yavaştan çişim gelmeye başladı bak ona göre ayağını denk al dedi ve sanki laf sokmuş gibi bana dönüp elini kaldırdı.Benim çakmayacağımı anladığında hareket çekip önüne döndü.

Akın'ın konuşmasıyla ben de ona döndüm.

-Ayıp lan harbi ayıp.

Akın bir kıza hareket çekildiğinden rahatsız mı olmuştu?
Gözlerim yaşardı doğrusu.

Akın'ın tekrar konuşmasıyla bütün hayallerim yıkıldı.

-Ben sana böyle mi öğrettim?Bak şimdi önce bileğini yalayacaksın.Öyle daha güzel ses çıkıyor.

-Akın böyle mi? diyerek ona doğru sesli bir hareket çekince,

-Aynen öyle aferin dedi.

Sonra yeni farketmiş gibi hızla bana döndü.Kaşlarını çatıp bana bakmaya devam etti.Sanırım bir şeyler söylemek istiyordu ya da küfretmek.Bence ikincisi daha mantıklıydı.Ağzını oynatıp bir şeyler dedi ama ben anlamadım.Sonra yukarı bakarak sabır çekti.

-Benim uykum geldi.

Buğra ile aynı anda söylediğimiz cümle karşısında ben gözlerimi açıp gülerek bakarken,Buğra  anırıyordu.

Hızla saçımı çektiğinde,

-Ne yapıyorsun?diye bağırdım.

-Kocam seninkinden daha yakışıklı olacak dedi.