10. BÖLÜM

15.8K 780 346
                                    

Selamun aleyküm can okurlarım...

Herkese desteklerinden dolayı çok teşekkür ederim. Hikayem 11 bini geçmiş ve ben çok mutlu oldum. Kendi kategorisinde(spritüel) 10.sırada. Gerçekten çok çok mutluyum. O yüzden herkese çok teşekkür ederim. İyiki varsınız,Allah razı olsun.

Oy veren ve yorum yapan hatta hayalet okuyucularıma da cidden teşekkür ederim. Sizleri seviyorum.

Vote ve yorumlarınızı bekliyorum. Küçük bir yorum bile beni sevindiyor ve hikâyeyi hemen yazmak için heyecanlanıyorum.

Lafı fazla uzatmadan Allaha emanet olun. Hayırlı geceler...

Keyifli okumalar.....

***

O gece yaşanan olaydan sonra dört gün geçmiş, Umut kabuğuna çekilmiş kimse ile konuşmuyordu. Mektup da yazılanları tam olarak bilemesem de onu çok etkilediği aşikar ortadaydı. Derdine derman olup, onu neşelendirmek için uğraşıyordum. Bu olay sebebi ile Umut ile yakınlaşmıştık. Her ne kadar gerçek bir karı koca olamasakta bir arkadaş olarak kalmayı becermiştik sanki. Akşam olunca ben yatağa, Umut ise koltuğa yatmaya gidiyordu. Umut ile sadece o gece birlikte yatıp uyumuştuk. Onunla beraber yatmak huzur vericiydi. Şimdi düşününce bile heryerimi o an yaşadığım huzur sarıyordu. O huzurla beraber mest oluyordum.

Baş dönmesi ve mide bulantısı geri nüksedince unutmuş olduğumuz sonuçları almak için yola koyulmuştuk. Umut, seti arayıp gelemeyeceğini acil işinin çıktığını söyleyip beni alıp hızlıca evden ayrıldık.

Yol boyunca ikimizde sessiz kalmış, bir kelam etmeden hastaneye gelmiştik. Bazen Umut'a ulaşamıyordum. İç dünyasında neler yaşıyor merak ediyordum. Onu güldürmek ve mutlu etmek için herşeyi yapardım. Gülüşü bir nevi ilaç gibiydi, ruhuma iyi geliyordu. Gülüşü sabâ rüzgârı gibi yumuşak ve huzurlu, hem can alıcı ve bir o kadar bağlayıcı idi.

Hele kokusu tarif edemeyeceğim türdendi. Öyle kitaplardaki gibi toprak, yağmur, deniz veya orman kokmuyordu. Baştan aşağıya sevgi, huzur ve güven kokuyordu. Ya da ben onun kokusunu öyle algılıyordum. Ama kokusu bir nevi uyuşturucu gibi insanı kendine alıştırıyordu. Gün geçtikçe ben bu adama bağlanıyor ve aşık oluyordum. Onda ise ufak bir belirti yoktu. Adı Umut'tu ama bana umut olamayacağı şimdiden belliydi.

Arabanın durması ile düşüncelerimden sıyrılıp etrafıma baktım. Hastaneye geldiğimizi anlayınca emniyet kemerini çözdüm. Arkadan çantamı alıp önüme dönerken Umutun bakışları ile takıştım. Bir kaşımı havaya kaldırıp 'ne oldu' dercesine bakış attım. Umut ifadesiz bir halde bana bakıyordu. Bakışları ateş gibi vücudumu yakmaya başlamıştı. Arabaya sığmayacak hale gelmiştim ve hemen dışarıya çıkmalıydım. Zorla yutkunarak seri bir şekilde çantamı kavrayıp arabadan çıktım. Arkama bakmadan hızlı ve seri adımlarla hastaneye girdim.

SANATÇI-(Hayat Serisi-1)(tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin