"Ya gidelim buradan!" dedim.
"Ben gitmem. Ozan'ı bırakıp gitmem" dedi Eda.
"Bin gitmim. İzin'i birikip gitmim" dedim.
"Ben de Toprak'ı bırakmam!" dedi Melek.
"Ah bir sevgili yaptınız. Onu bırakmam bunu bırakmam. Sapım ben sap!" dedim.
"Hihihi. Ay ne güzel ayırdı beni kızla." dedi Eda.
"Ne haliniz varsa görün ben bu kamptan gideceğim!" dedim ve klübeden çıktım. Çıkmaz olaydım! Yağmurdan kayganlaşmış toprakta kayıp suya düştüm. Haha bir de herkes gülüyor. Bizim kızlarda
"Hı! Ben gidiyorum!" diye tekrar klübeye gidip üstümü değiştirdim.
Geri çıktığımda toprağa dikkat ederek müdürün klübesine geldim ve içeri daldım. "Gitmek istiyorum!" dedim. İçeride müdür, hoca ve Deniz vardı. Şansıma benim!
"Nereye?" dedi hoca
"Evime! Ben bu salakların yanında daha kalamayacağım." dedim.
"Salak malak ayıp oluyor kızım" dedi müdür.
"Onu bunu boşverinde siz bizi nasıl aldınız? Adım..." sustum çünkü bu örnekte sadece aklıma Deniz ismi geliyordu.
"Adın?"
"Adım kız ismi!" dedim.
"Ceza alacaksın!" dedi müdür
"Ceza olarak kovabilirsiniz mesela!"
"1 hafta yemek yok! Hemde tüm kampa senin yüzünden!"
"Gebersinler hiç biri umrumda değil!" dedim ve klübeden çıkıp kampın ortasına gittim.
"Hey millet! Ceza aldım. Ve ceza olarak tüm kampa 1 hafta boyunca yemek verilmeyecek. Hadi gelin hastanelik edin beni! Sizde kurtulun bende!" diye bağırıyordum. Millet teker teker üstüme gelmeye başladı. Ama ben onlara kendimi güçlü göstermek için -aslında kaçmak için- yerimden hareket etmedim.
Tüm erkekler önümde sırayla ve sinirle duruyordu. "E? Ne duruyorsunuz? Bana vurmayacak mısınız?" dedim. Cidden dayağı hak ediyordum! Ne kaşındım ben ya. Şahsen karşımda ben olsam ve bunları desem dalmıştım.
"Biz kızlara vurmayız" eh biraz şöyle şerefli olun be!
"İyi kutlarım o zaman sizi. Aç kalacaksınız ama" dedim ve tam gidiyordum ki yakamdan çekildim.
"Yok öyle bir şey küçük hanım. 1 hafta sonra yemekler geldiğinizde hepimize sen yemek yapacaksın" dedi biri.
"Ne!? Hayatta yapmam" dedim.
"Yapacaksın. Yoksa seni kurtlara yem ederiz" dedi. Haha çok korktum.
"Geçen kayıp olduğumda kurttan kurtulmuştum. Bundan da kurtulurum" dedim dik durmaya çalışırken.
"Demek ki bizim küçük hanımefendi on tane kurtla başa çıkabilirmiş" dediğinde gözlerim yerinden fırlarcasına açıldı.
"Hayır ya! Ne on tane kurdu? Şaka mı bu?" dedim.
"Biz ciddiyiz ama sen bilirsin" dedi.
"Tamam tamam yapacağım" dedim ve klübeye ilerledim.
"Kovulacağım dedim yemek yapacağım değil!" diye söyleniyordum.
Klübeye girdiğimde kızlar yoktu. Ne ara, nereye gitmişlerdi? "Hahhaha ciddi misin?" diye içeri kızlar ve tanımadığım iki erkek girdi. Eh kızlar yavaş!
"A-a Seda sende mi buradaydın?" dedi Eda. Sesi garipti. Oha lan sarhoş bu kız!
"Ya ne içirdiniz şuna?"dedim.
"Zorla içti durduramadık" dedi Melek.
"Sen iyisin ayıksın değil mi?" dedim
"Ben iyiyim de şunu ayıltalım." dedi Melek.
"Limonu versene" gün intikam günü!
"Ağzını aç Eda" dediğimde ağzını açtı. Bende limonu hemen ağzına sıktım.
"Bu ne ya? Öy! Çok ekşi!" dedi yüzünü buruşturarak.
"Oh iyi oldu. Bilmem ayılır mı ama intikamımı aldım!" dedim ve o küçük klübenin içinden çıktım. Klübe 5 kişiyle o kadar sıcak oluyor ki her yerimden ter akıyordu.
"Pişt kız!" diye ses duyduğumda arkamı döndüm. Bir çocuk eliyle bana 'gel' işareti yapıyordu. Bende salak gibi mal gibi gittim.
"Ne oldu?" dedim.
"Siz geçen gün köfte getirdiniz diye ceza aldınız ya. Şimdi o köfteleri ver" dedi.
"Köfte yok bitti" dedim.
"Bul o zaman. Yoksa kurtlar seni köfte diye yer" dedi ve gitti.
"İyi de ben köfteyi nereden bulayım!?" diye arkasından bağırdım.
"Ya köfte getirir yeriz. Ya da köfte eder yediririz" dedi. Ayağıma yere vurarak ofladım ve arkamı döndüm. Döndüğüm gibi arkamda bana bakıp gülen bir Deniz gördüm.
"Ne haber köfte?" dedi.
"Haha çok komik. Gülmeyi unuttum. Çekil önümden köfte bulmam gerekiyor" dedim.
"İyi şanslar. Emin ol bol şansa ihtiyacın olacak" dedi ve yanımdan geçti.
"Aptal! Salak! Mal!" diye fısıldadım. Dünyada ki tüm salakları bu kampa mı topladılar acaba!?
Merhaba! Hızla artan okunma sayısı beni o kadar mutlu ediyor ki! Hepinize teşekkür ederim!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Erkek Kampında 3 Kız
Aventura"Bazen sadece 'Köfte' olmak istersin" •••••••••••• Yanlışlıkla bir kampa gidiyorusunuz. Ama durun biraz! Bu bir erkek kampı. Bir 'Köfte'nin ve 2 arkadaşının erkeklerle olan imtihanı... Deniz, Toprak ve Ozan'la sevgi ile karşılaşırken, Can, Mert ve T...