Veteriner

15.8K 862 7
                                    

Eve geldiğimde odama çıktım ve yara olan yere baktım. Kanamıştı kötü görünüyordu ama buna ayıracak vaktim yoktu. Eser beni yanlış anlamıştı, kendimi yatağa attım ne yapacaktım şimdi ben ? Ayağa kalktım. Bana inanmak zorundaydı. Hemen üzerimdeki okul formasını çıkartıp elime ne geçerse onu giydim. Yatağımın üzerindeki ayıcığı aldım ve aşağı indim. Songül Teyze bana garip bir bakış attı. Üzerime baktığımda pembe unicorn baskılı pijama altı üstünde de lolipoplu pijama üstü vardı, ama bunu umursayacak durumda değildim. Evden çıktım ve Eserlerin evine doğru koşmaya başladım. Ayağımın acıdığını hissettiğimde durdum. Lanet olsun ayakkabı giymeyi nasıl unuttum ben ! Tekrar koşmaya başladım Eser'lerin evini gördüğümde daha da hızlandım. Sonunda eve yaklaştığımda bahçe kapısını açıp bahçeye girdim. Kapıya doğru koştum ve yumruklamaya başladım. Biri kapıyı açtığında üstüne düştüm. Düştüğüm kişi beni tuttuğunda, Eser olduğunu anlamıştım.
"Ilgın ? "
Omuzlarımdan tuttu ve düz durmamı sağladı.
"Niye geldin ?"
Nefessizlikten zorla konuşmaya çalıştım. Göğsüm patlayacak gibiydi. Elimde tuttuğum ayıcığı Eser'e uzattım ve zorlukla dudaklarımı araladım.
"Bunun için."
Daha sonra ise gözlerim kapandı...

××××××××××××××××××

Eser'den...

Ilgın kollarımın arasına düştüğünde ne olduğunu anlamaya çalışıyordum. Ilgın'ı koltuğa yatırdım ve düşürdüğü ayıcığı yerden aldım. Ilgın'ın üzerine bir örtü örttüm ve baş ucundaki tekli koltuğa geçtim. Elimdeki ayıya baktım. Neydi şimdi bu ? Ilgın kıpırdandığında gözlerimi ona çevirdim. Gözlerini araladığında tekli koltuktan inip Ilgın'ın yattığı koltuğun ucuna çömeldim ve elini tuttum.
"İyi misin ?"
Kalkmak için yeltendiğinde kalmasına yardımcı oldum.
"Şey... ben buraya geldim."
"Ne ?"
Ne diyordu bu kız?
"Ben buraya geldim."
"Gelebilirsin Ilgın, ne var bunda ?"
"Ama ben senden özür dilemeye geldim."
"Neden ?"
"Çünkü seni kırdım ve insan sevdiği insanı üzmemeli."
Yüzümde bir gülümseme oluşurken Ilgın'ı kendimi çektim ve sarıldım. Ilgın sarılmama karşılık verirken ona daha çok sarıldım. Sarılmak, ne güzel bir histi öyle, tirilyonlarca insanın arasından sadece onu seçen kalbinin, sadece onun kalbinin üzerinde atması ne güzel bir histi. Her gün daha fazla aşık oluyordum ona. Ilgın'ı kendimden ayırdım ve dudaklarına aynı Ilgın gibi minik olan bir öpücük kondurdum ve ayağa kalktım.
"Sıcak çikolata ister misin ?"
Gülümsedi.
"Olur."
Mutfağa yöneldim. Ilgın da arkamdan geldi ve tezgaha oturdu ben sıcak çikolataları hazırlarken bana bakıyordu.
"Eser ?"
"Ne ?''
"Kaba şey."
"Efendim minik ?"
"Şey adını hala koymadığımız o kedi nerede? "
"Bilmiyorum onunla ilgilenecek birileri vardı ama onları işten çıkardım. "
"Ne !"
"Ne oldu ?"
"Niye çıkardın gerizekalı? "
Tezgahtan indi ve bana yaklaştı.
"Eser kedi nerede ?"
Aklıma gelen şeyle mideme bir şey oturdu. Kedi neredeydi ? Hızla yukarı çıktım. Ilgın da peşimden geliyordu. Kediyi koyduğum odaya girdim. Yerde hareketsizce yatan kediyi gördüğümde. Birkaç adım geriledim. Ilgın yanıma geldiğinde korkuyla kediye baktı.
"Eser !"
Ilgın'ın titreyen çenesi ve dolan gözleri gözlerime baktığında gözlerimi ayırdım ve hızla kedinin yanına gittim. Daha da yaklaştığımda zorlukla nefes alan sesini duydum. Yaşıyordu !
"Ilgın !"
Ilgın bana doğru yaklaştı.
"Ne oldu ?''
"Ilgın yaşıyor. Veterinere götürmeliyiz boş bir kutu bul hadi !"
Ilgın hızla yan taraftaki dolabı açtı ve boş bir ayakkabı kutusu çıkardı. İçine küçük bir battaniye yaptı, kediyi kutuya koydum. Ilgın kediyi sardı ve aşağı indi ben de peşinden indim. Dışarı çıktım ve arabaya doğru ilermeye başladım. Ilgın arabaya bindiğinde ben de bindim ve arabayı çalıştırıp veterinere doğru sürmeye başladım. Ilgın gözlerini bana çevirdi
"Ya Eser hiç mi aklına gelmez bu kedi."
"Ilgın bak evde tek durmak istiyordum, bu yüzden herkesi kovdum. Kovduklarımın arasında o bakıcının olduğunu bilmiyordum."
Ilgın sinirle yüzüme baktı.
"Bundan sonra bende kalacak ! Annemler zaten eve fazla gelmiyorlar geldiklerinde de uzun sohbetler etmiyoruz."
"Peki."
Arabayı hızlandırdım ve veterinerin otoparkına park edip aşağı indim. Ilgın elindeki kutuyla beraber indi ve kliniğe doğru yürümeye başladı, içeri girdiğinde yanında yürümeye başladım. Kedinin içinde olduğu kutuyu hemşire gibi görünen birisine uzattı ve bana döndü. Hemşire kediyi doktorun yanına götürmek için gittiğinde, konuşmaya başladı.

"Çok sorumsuzsun !"

Sinirle dudağımı dişledim bunca olayın arasında kedi aklıma bile gelmemişti. Ilgın doktorun odasına girdiğinde koltuklardan birisine oturdum. 

Ilgın'dan...

Bir an için kedi olayını fazla abarttığımı düşündüm, ama haklıydım. Bir canlının hayatıyla bu şekilde oynayamazdı. Gözlerimi gözleri kapalı olan kediye çevirdim. Yemek yemediğinden dolayı alamadığı vitaminler için serum takmışlardı. Serumun bitmesi için 2 saat burada durmamız gerekiyordu. Doktorun odasından çıktım ve Eser'in yanına yaklaştım. Oturduğu sandalyenin yanına oturdum. Ne olursa olsun, yeni barışmıştık ve küsemezdik.

Bölümlerin aşırı geç geldiğini biliyorum. Dediğim gibi birkaç ay böyle olacak. Üzgünüm.

Hepinizi çok seviyorum 💞🐙

ORTAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin