İçimdeki Karanlık / The Darkness Within (1.cilt)

19. Bölüm - Dersler

19. Bölüm- Dersler

Bir sonraki sabah Harry, Ron'la olan olay hakkında James'ten uzun bir nutuk dinlemeyi bekledi. Şaşırtıcı bir şekilde James, Harry'i kahvaltı için Büyük Salon'a götürürken olaydan hiç bahsetmedi.

Harry salona girer girmez Draco'yu Slytherin masasında buldu. Draco anında Harry'nin gözlerini yakaladı ve Harry'nin mesajının ulaştırıldığının sinyalini vermek için başını salladı, Harry de aynı şekilde geri cevap verdi. Harry, Gryffindor masasına oturduğunda çok kırmızı görünen bir Ron'un, Hermione, Ginny ve Damien'la beraber oturduğunu gördü. Hepsi de Harry yaklaşırken görmüşlerdi ve yüzlerinin değiştiği renkler Harry'i günün kalanı boyunca gülümsetmeye yeterdi.

Harry, Gryffindorlar'ın kalanından olabildiğince uzağa oturdu. Birinin karşısına oturduğunu gördüğünde henüz önündeki yemeğe dokunmamıştı bile. Harry başını kaldırdığında Damien'ı gördü, bir kez daha, karşısında oturuyordu.

"Seninle konuşmam lazım." dedi Damien yüzünde ciddi bir ifadeyle.

"Senin ne zaman benimle konuşmaman lazım ki?" dedi Harry, biraz krep alarak.

"Harry, dün olanlar...insanlara böyle davranmaya devam edemezsin! Başkalarına o kadar iğrenç isimlerle hitap edemezsin ve kesinlikle başkalarına Ron'a zarar verdiğin gibi zarar veremezsin." Damien son kısmı becerebildiği en sessiz çekilde söyledi.

Harry, Damien'a yalnızca gözlerini kırpıştırdı.

"Ve sen senin bunu bana söylediğin için dinleyeceğimi düşünüyorsun?" Harry dişlerini sıkarak Damien'a eğilip yaklaştı.

"Sırf sen işe yaramaz anne babasından ne isterse alan şımarık küçük bir veletsin diye, bu bana ne yapıp yapamayacağımı söyleyebileceğin anlamını taşımaz!" Harry tısladı Damien'a.

Damien, Harry'nin sözlerine tamamen şok olmuş göründü. Derin bir nefes alarak abisiyle konuşmadan önce kendini sakinleştirdi.

"Harry, öncelikle ben her istediğini alan şımarık bir çocuk değilim, ikincisi, eğer anne babamız hakkında bir daha aynı şekilde konuşacak olursan, o zaman sana benim ne kadar hasar verebildiğimi göstereceğim."

Harry bu sözler üzerine kahkahalarını ancak kontrol edebildi.

"Konuşmadan önce düşünüyor musun sen? Gerçekten beni tehdit edebileceğini mi sanıyorsun? Dinle çocuk, senin hayatında tanıştığın insandan daha fazla insanın canını yaktım ben. Benim hakkında sana ne söylenildiğini bilmiyorum, ama besbelli doğru değil, ne kadar acı verebileceğimi fark etmiyor olduğuna göre... Hiçbir şey değilse de benim için hissetmen gereken duygu korku." diye bitirdi Harry.

"Ben senden korkmuyorum, birazcık bile. Ve korkmam gerektiğini biliyorum, özellikle de dün geceden sonra, ama korkmuyorum. Sana karşı ne hissetmem gerektiğine gelirse, Harry sen sevsen de sevmesen de sen benim kardeşimsin ve ben kendi kanımdan birinden nefret edemem. Sen ne dersen de ya da ne yaparsan yap bu böyle."

Damien bunu söyleyerek kalktığında şaşkına dönmüş görünen bir Harry ile yüz yüze geldi.

"Bu arada, biz dün akşamki olaydan kimseye bahsetmedik ve sen de bahsetmemelisin."

Harry bunun üzerine şaşkınlığından kurtuldu.

"Neden?" diye sordu Harry.

"Yani, ancak problemlere sebep olur. Sadece senin için değil, senin kendini korumak için asan olmadığında sana saldırdığı için Ron'a da."