44. Bölüm – Tuhaf Şans
Harry gece bir ara uyandı. Hala odasının soğuk zemininde yatıyordu. Gözlerini açtı ve nerede olduğunu görmek için başını kaldırmaya çalıştı. Etrafına bakmaya çalışırken görüntüsü bulanıklaştı. Kuzguni saçlı çocuk dikkatle kendisini yerden kaldırdı ve onu saran acıya inledi. Yükselmiş ateşi yüzünden gözlerini zorlukla açabiliyordu.
Harry sonunda yatağına ulaşabildi ve üzerine yığıldı. Üstünü değiştirmekle bile uğraşmadığı için yatağa tamamen giyinik bir şekilde uzandı. Ağzı kuru ve dili sanki yaraymış gibi hissediyordu. Su almak için tekrar ayağa kalkmak zorunda olduğunu biliyordu, asasız sihri ona yardım etmezdi, belleği yenilenene kadar değil. Ne kadar susamış olursa olsun, Harry tekrar ayağa kalkamadı, onun yerine yatağına kıvrıldı ve ateşin sebep olduğu başka bir uykuya daldı.
Damien endişeden ölüyordu. Babası hala hastanedeydi, Şifacı Davis onu gece orada tutmak istemişti, yalnızca yaralarının düzgün iyileştiğinden emin olmak için. Şifacı Davis, yasa tarafından Harry'nin St Mungos'da göründüğünü haber vermek zorundaydı. Tahmin edildiği gibi basın anında oradaydı. Zaten saldırının sonucu rapor edildiği için oradaydılar. Damien çabucak, basın tarafından taciz edilirse diye eve götürüldü. Karanlık Prens'in kardeşi ve diğer her şey olarak o kolay bir hedefti. Lily onu gözünün önünden ayırmıyordu.
Damien'ın bildiği kadarıyla, Weasley ailesi hala hastanede Bill'le beraberdi. Her halükarda onlardan yardım isteyemezdi. Onlar kendi aile krizlerindeyken, onlardan yardım istemenin doğru olmadığını hissetti.
Bu geriye bir tek Hermione'yi bırakıyordu. Damien ona birkaç kez telefonla ulaşmayı denedi, fakat anne babası onun henüz hastaneden dönmediğini söyleyip durdu. Damien ne yapacağını bilmiyordu. Harry büyük olasılıkla korkunç bir durumdaydı ve yanında birine ihtiyacı vardı, ama Damien'ın evden ayrılmaya izni yoktu. Arkadaşları da yardıma gidemiyorlardı.
Damien annesinin yanından izin isteyerek ayrıldı ve yukarı kata yöneldi. Dışarı çıkması gerekiyordu, ama nasıl yapacağını bilmiyordu. Görünmezlik pelerini de hala Harry'deydi, o yüzden onu kullanamazdı.
Damien bir çözüm düşünmek için kendini zorlayarak yatağında oturdu. Cep telefonunu çıkardı ve Harry'e başka bir mesaj gönderdi. İyi olup olmadığını bilmek istiyordu. Belki Şifacı olduğundan daha ciddi göstermişti durumu. Belki Harry sadece birazcık hasta hissediyordu, ama iyiydi. Harry'e üç mesaj gönderdikten ve bir saatten daha fazla bekledikten sonra, Damien paniklemeye başladı. Cevap yoktu. Harry'nin başı dertte olabilirdi, gerçekten hasta olabilirdi.
Damien yalnızca doğru olduğunu hissettiği şeyi yapmaya karar verdi. Ayağa kalktı ve montunu geçirdi üzerine. Odasındaki şömine canlanırken penceresinden dışarı tırmanmak üzereydi.
Damien çabucak şömineye koştu. Odasındaki şömineyi kullanan tek kişiler arkadaşlarıydı. Gerçekten de Ginny Weasley'e ait olan baş şöminede göründü. Cidden yorgun ve sanki o gün çok fazla ağlamış gibi gözüküyordu.
"Gin! İyi misin?" Damien sordu çabucak.
"Hayır pek değil, sen nasılsın?" Ginny sordu boş gibi bir sesle.
"İyiyim, her şeyi düşünürsek. Bill nasıl?" Damien sordu, korkuyla.
"Hala aynı. Komada. Şifacı dedi ki uyanacak olmalı, ama..." Ginny sesini kaybetmiş gibi göründü.
"Ginny, çok üzgünüm. Mrs Weasley nasıl?" Damien sordu, Bill'in haberleriyle yasta hissederek.
"Hastanede, o ve Fleur ikisi de gece onunla beraber kalıyorlar. Geriye kalanımız eve döndü. Hermione de burada. Anne babası senin aradığını söylediler"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İçimdeki Karanlık / The Darkness Within (1.cilt)
FanfictionYa Kılkuyruk, Voldemort'a Potter'ların saklandıkları yeri söylemeseydi, ya bunun yerine Harry'i ona götürseydi ne olurdu? Karanlık Prens Üçlemesi'nin ilk cildi, bir Karanlık Harry hikayesi. *Bu hikaye Kurinoone'a ait The Darkness Within'in Türkçe çe...