Medya:Kerem(Ayy çok yakışıklı.😍)
Bölüm şarkısı:One direction-kiss youKahvemi püskürtmem bir olmuştu mertin ne işi vardı burda sanki beni takip ediyordu beni herneyse asıl soru mertin yanında ne işi vardı melis kerem'e sesleniyordu kerem yanımıza geldiğinde melise dedi ki
_aaa melis naber
Melis umursamadan
_iyidir kerem senden
-Benden'de iyi
Mert beni görmemişti ve gözü kerem'e dönünce beni'de görmüştü ve mert büyük adımlarla yanımıza gelip kerem'e seslendi
_kerem ne işin var burda
_yeni komuşularımız
Mert gülüyordu ve ben'de birden barmagımı kaldırıp
_ yo_yok_yoksa siz
Mert sözümü kesip
-evet biz kardeşiz
_ohaaa
_ beğenemedin 'mi
_evet seni beğenemedin ama kardeşin tatlıymıs yani daha doğrusu çok talıymis
Melis altan bacagıma vuruyordu
_bence siz gidin başka masaya çünkü burası çok soğudu üşumeye başladım
_ şal vereyim
_şuan'da burayı terk et!!
Mert hep olduğu gibi gene arkasına dönüp başka masaya oturmuştu ben çantamı alıp kalkarken melis kolumu tutup
_ bırak sen niye gidiyorsun o gitsin
kafamı salladım ve yerime geri oturdum. Mert bana bakıyordu bende gözlerimle dön önüne gibi yapınca önüne döndü ve mert elini kaldırıp garsonu çağırıp sesizce birşey söyledi garson kafasını sallayıp gitti ve 5 dakika sonra;
🕖🕖🕖🕖🕖🕒🕒🕒🕒🕒🕒🕒🕒🕒
Bana ve melis'e milkshake geldi en sevdigimden'di cilek'li melisin'de en sevdiginden'di çikolatalı ben garsona sordum
_biz sipariş etmedik
_biliyorum
_o zaman neden getirdin dalga mı geçiyorsun
_ birincisi dalga denizde olur ikicisi'de şu beyefendi gönder'di
_ mert'mi
_bilmem ismini ama o gönderdi kırmızı tişortlu.
_saol
_herzaman
_☺
İki milkshake alıp mert'lerin masasına gittim ve masasına bırakıp
_bunları kendin iç istersen biz kendimize alırız .hala neden anlamak istemiyorsun bir daha benle konuşma beni gördüğün yerde yolunu değiştir.
_sana'da iyilik yaramıyo
_bana iyilik yarıyo ama sende gelen iyilik yaramıyo.
Elimi masa'ya vurup kendi masa'ma gittim ve oturdugum'da melis dedi' ki
_ya abla vermeseydin içerdik
Gözlerimi börtletip
_melis
_öf tamam ya
_ bizim paramız var biz alırız kendimize
_istemiyorum.
_sen bilirsin ama istersen istediğini alabilirsin.
_teşşekürler
_ya ben yemek yicem sen'de yermisin.
_olur
_ne yiceksin ben pizza yicem
_tamam o zaman ben'de pizza yerim.
Ben garsona el kaldırdıktan sonra garson yanımıza gelip ne istersiniz diye sordu ben'de dedimki
_ ben pizza istiyorum yanında 'da kola istiyorum
Melis'de dedi ki
_bende pizza istiyorum yaninda'da kola istiyorum
Garson'da başka isteğiniz varmı dedigin'de hayır dedikten sonra garson 20 dakika'ya hazır olur
🕙🕥🕥🕕🕙🕙🕙🕙🕙🕙🕙🕙🕙🕒
Pizza'ların kokusu buraya kadar geliyordu. pizzalarımız geldigin'de
Kola'lalarimizi açtıktan sonra birmirimize
_afiyet olsun
_sana'da afiyet olsun
Yemeğimizi yeme'ya başlamıştık
🕥🕥🕥🕥🕥🕥🕥🕥🕥🕥🕥🕥🕥🕥🕥
Yemegimiz bittikten sonra masa'nın üstünde'ki pecete'yi alıp ağzımızı sildik.
-Hadi kalk eve gidelim.
-Tamam.
Melis'de kalkınca çantamı masanın üzerinden alıp çıkışa yürümeye başladım. Bu sırada Mert'e de ölümcül bakış atmayı unutmamıştım. O da peşimizden ayaklanırken gözlerimi devirdim. Kapıya çıkınca elimle işaret yapıp bir taksi durdurdum. Melis'le kapıyı açıp otururken taksicilerin klasık sorusunu beklemeden oturduğumuz sitenin adını verdim.
-Manolya Siteye
-Tamam abla
Bir kez daha göz devirdim. Ben de bu aralar çok fazla göz devirir olmuştum. Melis'e baktığımda yine elindeki telefonla uğraşıyordu. Allah aşkına bu kıza ne zaman baksam sürekli elinde telefon vardı. Taksicinin geldik demesiyle ücreti ödeyip arabadan indim. Melis'de peşimden inerken Tekin kardeşlerin de binaya girdiğini görmüştüm. Bu arada soyadlarını merak etmiştim ve Kerem'e sormuştum. O da bana soyadlarının Tekin olduğunu söylemişti. Binaya girip demir kapıyı kapattım ve Melis'in kapısını tuttuğu asansöre doğru adımladım. Melis tek kelime etmezken bende konuşmamayı seçtim. Bu sıralar yorgunduk, ikimizde...sadece bedenen değil ruhende yorgunduk. Hele bu miras olayı bu kadar yokluğun içinde ilaç gibi gelmişti. Bizim kata gelince kapıyı ittirip indim. Evin kapısına adımlarken etrafı ilk defa inceleme fırsatı buluyordum. Kafamdaki düşüncelerden evi dolaşmaya fırsat kalmamıştıki mutfağa bike bir su içmek için giriyordum. Yemekleri sürekli dışarda yiyorduk. Ama artık alışmam gerekiyordu. Melis'in dürtüklemesiyle kendime geldim.
-Abla kapıyı açsan diyorum hani burada ağaç oldum,kök saldım.
Hafif bir tebessümde bulunup anahtarı kapının deliğine sokup açtım. Aynı zamanda da konuşuyordum.
-Dalmışım, kusura bakma.
-Zaten son zamanlarda hep dalgınsın, silkelenip kendine gelsen iyi olur. Hem Mert'e aşıksın onu anladım. E o zaman ne duruyorsun ki seviyorsan git konuş bence.
-Saçmalama aşık falan değilim hem aşık olsam da ben niye onun ayağına gidiyorum be o benim ayağıma gelsin.
-Valla sen abayı yakmışsın. Herneyse yoruldum ben odama çıkıyorum, sana iyi geceler.
Birşey dememe izin vermeden merdivenlere doğru adımlamaya başladı. Bıkkınca kafamı salladım. Benim hayatımda Melis'den başka kimse yokken Mert'i hayatımın ortasına oturtamazdım ki hem ben böyle kendimce teşhis koymaya çalışıyordum ama Mert bana karşı birşey hissetmiyor olabilirdi. Düşünceler beynimi sarmaşık misali sararken montumu dolaba asıp bende merdivenleri çıkmaya başladım. Odama ulaştığımda üzerimi hemen değiştirip pijamalarımı giydim. Yatağıma girip biran önce uyumayı diledim.
🕒🕒🕒🕒🕒🕒🕒🕒🕒🕒🕒🕒🕒🕒
Melis'in aşağıdan adeta anırmasıyla uyandım.
-Ablaaa hadiii!
-Geldim Melis neden bağırıyorsun bu kadar!
-Ne yapıyım uyanmıyorsun başka türlü!
-Ayy tamam tamam!
Yanlız biz hala bağırıyoruz. Kafamı onaylamazca sağa sola sallayıp gözlerimi ovuşturarak yataktan kalktım. Anormalleşmiştim iyice. Odamdaki banyoya doğru yürürken adeta bir zombiye benziyordum. Kapıyı açıp içeri girdim ve elimi yüzümü yıkamak için çeşmeyi açtım.
🕒🕒🕒🕒🕒🕒🕒🕒🕒🕒🕒🕒🕒🕒
Banyoda işlerimi hallettikten sonra çıktım üzerımı değiştirip odanın kapısından dışarı çıktım ve aşağıya adımlamaya başladım.(Eylül'ün giydikleri;))
Mutfağa girdiğimde şok dalgası bedenime yayıldı. Melis kahvaltıyı mı hazırlamıştı? Tamam bunu belki hazmedebilirdim. Ama benim için asıl şaşkınlık verici şey o masada Kerem Tekin ve Mert Tekin'inde olmasıydı. Gözlerim kocaman açılırken ağzımında hafif aralanmasını engelleyemedim. Allah aşkına bu kadermiydi biz bunlarla hertürlü karşılaşıyorduk. Özellikle ben ve Mert sürekli yanyanaydık resmen. Bakışlar bana dönerken kibar olmaya karar verdim ve kibarca
-Hoşgeldiniz.
Dedim. Bu sefer onlar şaşırırken masadan bir sandalye çekip oturdum. Onlara baktığımda benden kaba davranmamı bekledikleri açıktı. Yüzleri çok komikti ama. Tamam ben Mertle aynı ortamda olunca nazik davranamıyordun ama bundan sonra kendimi azıcık frenleyebilirdim. Melis o gergin havayı dağıtmak amaçlı öksürdü ve konuştu.
-E hadi başlayalım afiyet olsun.
Bende tabağıma kahvaltılıklardan koyarken olabildiğince Mert'le gözgöze gelmemeye çalışıyordum. Hadi hayırlısı dedi içsesim. Ben de onu taklit ettim ve hadi hayırlısı dedim içimden.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAYAN YILDIZLAR (Düzenlemede)
Ficção AdolescenteOnlar gökyüzündeki iki kayan yıldızdı...Parlak iki yıldız... °°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°° Eylül farklıydı... Mert farklıydı... İkiside masumdu aslında. İkisinin içinde bir yerlerde küçük çocuk vardı. Ama hayat her zaman yüzümüze gülmez...