Artık Geri Dönüş Yoktu

11 0 0
                                    


     Kenanla göz göze geldik.Elimiz ayağımız birbirine dolaşmıştı.Okadar korkuyordum ki nefesim kitlenmişti ve soluk bile alamıyordum.Faruk küfür ederek üzerimize doğru gelmeye başladı.Bizi polise teslim ederse hapse girerdik.Birşey yapmam gerekiyordu.Aklıma gelen ilk ve tek şeyi yaptım.Belime taktığım tabancayı çıkartarak Osman'ın babası Faruk'a ateş ettim.Üzerimize geldiği sırada birden yere yıkıldı.Hayat o an aynı filmlerdeki gibi ağır çekime geçti,başımdan aşağı kaynar sular dökülmüş gibi hissettim.Düşünemiyordum,hareket edemiyordum,konuşamıyordum.Sadece neler olduğunu anlamaya çalışıyordum.O sessizliği Kenan'ın sorusu bozdu.Bana bakarak 'öldü mü ?' dedi.Cevap veremedim.Silah sesini birinin duymuş olma ihtimali azdı ama yinede donup kalmıştık.

     Kendimi toparlamaya çalıştım ve dizlerimin üzerine çöktüğüm durumdan kurtulup ayağa kalktım.Faruk'un yanına gittim.Nefes almıyordu.Kenan gelip nabzına baktı ama yaşamıyordu.Herşey için çok geçti.Zamanı geriye alamazdık.Artık hiçbirşey eskisi gibi olamazdı.Paraları alıp evden çıktık ve arabaya doğru yürümeye başladık.Kimse yoktu ve ortalık gereğinden fazla sakindi.Faruk büyük ihtimalle eve birşey almak için gelmişti ve tesadüfen karşılaşmıştık.Ya da kendimizi buna inandırmak istiyorduk.Arabasına baktık içinde kimse yoktu.Birsüre boş arazide bekleyip sağa sola baktık.Gelen giden yoktu.Arabaya binip ordan uzaklaştık.Bu durumun ne olursa olsun bizim üzerimize kalmaması gerekiyordu.Hem hırsızlık yapmıştık hemde birini öldürmüştük.Kenan arabayı kullanıyordu.Hiç konuşmuyorduk.Yanlış yaptığımızın ikimizde farkındaydık ama artık bunun geri dönüşü yoktu.Kenan'a biraz şehir içinde dolaşmasını söyledim.Sonra sahile plan yaptığımız yere çektik arabayı.Ve orda birbirimize söz verdik.Bu olaydan ikimizin dışında kimsenin haberi olmayacaktı.En güvendiklerimizin bile.

     Kenan arabayı çalıştırdı beni eve bıraktı paralar sende kalsın dedi.Bende paraları kömürlüğe sakladım ve eve girdim.Annem 'hoşgeldin oğlum aç mısın ?' dedi.Tokum diyebildim sadece.Hemen odama geçtim yatağa uzandım ve düşünmeye başladım.Nasıl yapardım ben böyle bişeyi.Yeryüzünde bukadar çok insan varken böyle bişey neden benim başıma gelmişti.Kendimi kafayı yiyecekmiş gibi hissediyordum.Tam uykuya dalacak gibi oluyordum kötü bir kabusla sıçrayıp uyanıyordum.Bütün gece uyuyamadım.

     Ertesi sabah kimse uyanmadan üzerimi giyip hemen dışarı çıktım.Kenan'ı aradım.Telefona hemen cevap verdi.Belli ki o da hiç uyumamıştı.Parkta buluştuk.Bugün bizim için çok zor birgün olacaktı.Bugün olanlar bizim kaderimizi belirleyecekti.Acaba öğrenmişler miydi ? Kafeye geçip birer çay söyledik ve kahvaltı yapmaya başladık.Yakınlardaki camiden birden sela okunmaya başladı.Dikkatlice dinledik.Okunan Osman'ın babası Faruk'un selasıydı.Midem yerinden kopacakmış gibi ağrıyordu.Kalbim adeta beynimde atıyordu.Ellerimle öldürdüğüm bir adamın selasını dinliyordum.

     Kenan'la elimizden geldiğince sakin ve normal davranmaya çalışıyorduk.Öğleden sonra cenaze için camiye gittik.Faruk yaşadığımız yerde sevilen ve tanınan bir insan olduğu için cenaze hayli kalabalıktı.Bütün esnaflar,bankacılar,tanınan insanlar ordaydı.Ortada kimsenin bizden şüphelenmesini gerektirecek bir durum yoktu.

     Sonra birden Osman ve annesini gördüm.İkiside perişan halde ağlıyorlardı.Gözlerim kararıyordu.Dizlerimin bağı çözülüyordu ve bayılacak gibi oluyordum.Bu insanların üzüntüsünün,bu şekilde harab olmalarının tek sebebi bendim.Bu yükü taşıyamıyordum.Aklıma geldikçe çıldıracak gibi oluyordum.Bu yükü taşıyamazdım.Bu kadar güçlü bir insan değildim ben.

     Cenaze namazı kılındıktan sonra,cenaze gömülmek için mezarlığa götürüldü.Biz orayada gittik.Orda bir söz aklıma geldi.'Katiller maktüllerini izlemeyi severler' diye.Gerçekten de öyleydi.Sanki o ceset toprağa karışmadan rahatlamayacaktım.Bir dakika gözlerimi ayıramıyordum.Sonunda Faruk'u gömdüler ve herkes dağıldı.Bizde Kenan'la birlikte ordan ayrıldık.

     Plan yapmamız gerekiyordu.Bundan sonra ne yapacaktık? hayatımıza nasıl yön verecektik ? Bunları bir an önce konuşmamız gerekiyordu.Kafede oturup çay içmeye başladık.Artık kafamdan bunları silmem lazımdı.Kimse bizden şüphelenmiyordu işte.Şüphelenmeleri için bir sebepte yoktu.Hiçbiryerde parmak izimiz yoktu.Ama yine de neden bu kadar huzursuzdum anlayamıyordum.Aklıma sadece şuanda 100bin lira paramız olduğunu getirmeye çalışıyordum.Oturup Kenan'la uzun uzun konuştuk ve aradan 1-2 hafta süre geçtikten sonra burdan başka biryere taşınmamız gerektiğine kadar verdik.Ancak büyük bir sorunumuz vardı.Bu durumu ailelerimize nasıl açıklayacaktık ?

Kan ve ParaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin