"Hastalığı tek karakterli olmaması icinde hem Oğuz hemde Kıvanç var . İki karakterde birbirine zıt ve birbirlerinden nefret ediyor . Kıvanç sinirli ve korkusuz . Ozan daha sakin ve düsünerek adım atıyor.
Birbirlerine öylesiye düşmanlar ki Kıvanç sırf Ozan da yok olsun diye kaç kere kendini öldürmeye çalıştı . Piskolojik olabilecegini düsundugumuz icin size geldim . " dedi .
Ben neye sok olacagımı şasırmıstım . Bu o adam olma olasılığınamı yoksa hastalığınamı daha da kötüsü eğer oysa onu benim iyilestirecegimemi , soktan çıkıp cevap vermem gerekiyordu .
" Peki fotoğrafı varmı ? " dedim , titrek bir sesle icimdende lütfen o olmasın dualarını eksik etmedim .
Efe cebindeki telefonu cıkarıp bana doğru bir fotoğraf uzattı . Fotoğrafda Efe ve hayır bu olamaz ya ama evet oydu bu Kıvanç ' dı .
Şuan o kadar kötü bir durumdaydım ki . Bu adamı iyilestirmezsem Faruk Hoca beni gercekten bitirirdi . Bu düsüncelerden arınınıp Efe ' ye ;
" Ben bunu bir düsüneyim dedim " ve Efeyle el sıkısıp odadan çıktık .
Bugün ki tüm randevularımı iptal edip cıktım . Biraz kafamı dağıtmam lazımdı , ve de düsünmem . O adama yardım edebilirdim bunu basarabilirdim belkide ama bu cok zordu . Hem sinirli hemde ukala olması işimi dahada zorlastırıcaktı .
Bide ona piskolok oldugumu söylemeden ona yardım etmem gerekiyordu ama bu nasıl olucaktı . Beni görmek bile onu sinirlendirirken. En önemliside onu tanıdığımı Efe ' ye söylicekmiydim. Söylemem lazımdı Kıvanç ' tan duyması hoş olmazdı .
Efe ' nin telefon numarası bende yoktu . Faruk hocayı arayıp ondan almalıydım ve de biraz akıl danışmalıydım . Faruk hocayı aradım telefon birkaç kez çaldıktan sonra açtı.
" Alo Faruk hoca " diye basladım konusmaya sonra "Efe Bey 'in telefon numarasını isticektim . " diye ekledim.
O da bana " Tabi veririm , düşündünmü peki bu cok riskli bir sey " dedi .
Bende " Evet düsündüm kabul etmem gerekiyor. Ama onu kandırmak benim icin biraz zor olucak . Daha önemliside beni yanında isticekmi . " dedim .
Faruk hoca " Evet Adacım haklısın ama baska türlü bir yolu yok Kıvanç' ın babası benim en yakın arkadasım . Onları kıramazdım sana güveniyorum . Kıvanç ' ında seni sevicegini düşünüyorum . " dedi ."
Bense " Benden pek hoslanıcagını düsünmüyorum . Çünkü biz daha önce kötü bir sekilde karsılasmıstık . " dedim .
" Nerde " diye meraklı bir sekilde sordu . Bende olanları birbir anlattım . Bu yoldan devam etmem gerektigini söyledi . Efe ' ninde telefonunu almıştım . Şimdi sıra onla konuşmaya gelmisti .
" Alo Efe ben piskolog Ada " diye basladım soze oda
" Meraba Ada düsündünmü " dedi . Bende " Biraz konusabilirmiyiz. " dedim .
Oda "**** cafede olurmu " dedi . Bende kabul ettim . Zaten cafe yakındaydı . Yürüyerek gidebilirdim .
Cafeye geldigimde sagdaki masada Efe beni bekliyordu . Beni görünce ayağa kalktı . Ve oturmam icin sandelyeyi gösterdi . Yanımıza garson geldi iki kahve istedik ve gitti .
Bende söze " Konustuklarımızı düşündüm . Faruk Hocaylada konustum . Ama nasıl olucagı hakkında biraz daha konusmak istiyorum ." dedim .
O sırada kahvelerimizde geldi kahvesinden bir yudum alarak söyle cevap verdi ;
" Aslında benim aklımda birkaç sey var . Öncelikle Kıvanç yeni ev arıyor . Size yakın biyerde bulmayı düsünüyorum . Kıvanç ' ın eski sevgilisinin ölmesinden sonra nerdeyse hic ciddi iliskisi olmadı . " derken sözünü kesip ,
" Ne yani onunla sevgilimi olmam lazım " dedim . Ben onu kandıramazdım .
" Aslında evet , onun duzelmesi icin Melisa ' yı unutması lazım . " diye ekledi .
O hala baska birini severken onunla sevgili olmam imkansızdı nerdeyse .
" Bu imkansız gibi birsey beni görmeye bile tahammülü yokken . " dedim . Ve söyledigim seyin farkına varmalıki bana su soruyu sordu .
" Nası yani birbirinizi tanıyormusunuz ? " derken .
Efe birden ayağa kalkıp arkadan gelen birine sarıldı . Arkamı döndüğümde saskınca bana bakan yüz ....