Şarkılar nasıl bu kadar çok hakim olabiliyorlar bize? Nasıl hissettiklerimize ya da davranışlarımıza yön verebiliyorlar? Nasıl bu kadar güçlü olabilirler ki? Sanırım biz yapıyoruz bunu. Biz veriyoruz o gücü onlara. Mutlu olduğumuz anda bir melodi duyduğumuzda hüzünlenebiliyorsak buna aslında biz izin veriyoruz. Her şarkıda kendimizi bulmaya izin veriyoruz,yaşadıklarımızı kafamızda o şarkılara göre uyarlıyoruz. Onlarla hissediyoruz,daha önce hissetmediğimiz şeyleri,onlar hükmediyorlar bize ama zorla değil asla. Biz de istiyoruz,bir şeylere kapılmak. Çünkü insanoğlunun en insani duygusudur ait olma. Bir yere ait olmak bizim içimizde her zaman var olan bir histir. Hiçbir zaman ardımızda bırakamayacağımız. Ait olmak bizi değerli hissettirir. Kimi zaman bir şarkının sözlerinde kimi zaman bir kitaptaki karakterde kendimizi buluruz,kendimizi o satırlara ait hissederiz. Onlarla bütünleşiriz,şarkıyı söyleyen de yazan da biz oluruz. Kendi kendimizin orkestrası oluruz,kalbimizin orkestrası. Kimi zaman imreniriz onlara, keşke ben olsaydım bunu gerçekten yazan ve söyleyen diye ama kimi zamanda bunu birinin yapmış olması bile rahatlatır bizi. Dışarıda bunları yaşayan başka insanların olduğunu bilmek,içimize o bilindik rahatlık duygusunu verir. Yalnız olmadığımızı hissederiz. İşte müzik bu kadar derindir aslında,bu kadar içimizdendir,bu kadar bizdendir.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hayattan Alıntılar
Non-FictionYazmak her zaman tutkum olmuştur. En zor zamanlarda beni kurtaran,bana yardım eden; en mutlu zamanlarımda ise bana olabilecek en iyi dost olmuştur. Burada bu zamana kadar yazdığım ve yazmaya devam ettiğim kısa yazılarımı okuyacaksınız,kendinizden bi...