2.BÖLÜM [Geçmişten Gelen]

62 6 1
                                    

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


2.BÖLÜM

Gece üzerine yönelen bakışlardan kaçmak istedi. Adını bilmediği adamın kendisini soyarcasına bakışları utanmazca devam ediyordu. Mavi gözleri Gece'ye gökyüzünü anımsattı. Belki de gökyüzü bu mavilikleri görüp kıskanırdı. Gökyüzünü kıskandıracak mavi... Adama çok yakın olduğunu düşünerek bir adım geri gitti. Üzerinde resmi takım olasına rağmen kravat takmaması sportif bir görüntü sergiliyordu. Metal grisi pantolon ve ceketi, beyazı andıran mavi gömleğiyle mükemmel duruyordu. Üstten iki yakası açılmış tüysüz teninin bir kısmını gösteriyordu. Küçük bir kısmını, diye düşünerek yutkundu. Geniş, uzun vücudunu saklamadan gözler önüne sergiliyordu. Takım elbisesi bile geniş omuzları ve kaslı gövdesini saklayamamıştı.

Adamın söylediklerine konsantre olmaya çalıştı. Vücuduna yayılan adrenalin, şeytani zaaflara sebep oluyordu. Sesinin güçlü çıkmasını umarak, "Be... beni... Anlayamadım?" diye kekeledi. Kahretsin, korktuğu kekelemesinden belli oluyordu.

"Dediğim gibi..." dedi adam bıkmadan. "Basit! Seni arıyordum. Şuan seni buldum!"

Kibarlığı bırakmanın zamanı gelmişti. "Kimsin?"

Mavi gözler umutla parladığında yutkundu. İfadesiz yüzlerden hoşlanmıyordu. Bu adamın sert yüz hatları ve ifadesiz yüzünden rahatsız bile olmamıştı. Siyah kısa kesim saçlarının dağınık çekli ise büyüleyici görünüm sergiliyordu.

"Ayaz! Beni tanıman lazım?"

Ayaz? Birini tanıyor gibiydi ama karşısındaki adama hiç benzemiyordu. Gözleri hariç! Gözler aynı olmasına rağmen karşısındaki gözlerde olgunluk, özlem ve acı vardı.

Hiç tereddüt etmeden "Tanıyamadım?" diye mırıldandı.

Ayaz'ın anlayışla gülümseyen dudaklarına takılı kaldı. İlk defa gülümsemiş ve sağ yanağına yerleşen gamzesini fark etti. Dolgun ve yerinde dudaklarından çok o gamze kalbinin daha hızlanmasını sağladı. İlk gördüğü bir adamdan bu kadar etkilenmesi doğru değildi.

"İlk öpüştüğün erkek!"

"Hı?" dedi kendine engel olamadan.

"İlk çıktığın ve seni ilk öpen kişiyim!"

Öylece adama baktı. İlk öpüştüğü kişiyi normal olarak unutmuş değildi. Kim ilk öpüştüğü kişiyi unutur ki? Tam önünde dikilen adam hiç benzemiyordu. Çocukluk hatıraları bulanık olsa da aklında kalan sönük bir tipti. Uzun boylu, cılız, dişleri telli, sivilceli... birisiydi. Ama şimdi önünde duran adama benzemiyordu. Adamın duruşunda ağırlığını hissedebiliyordu. Konuşmasa bile kendisine baktığı mavi gözlerinde neler demek istediğini anlardı. İlk olarak tersine olan bir şey vardı. İlk öpüştüğü kişi cılızdı. Karşısında ise kas yığını haline gelen atletik bir vücut vardı. O olamaz! Tanıdığım Ayaz fazlasıyla sönük birisiydi. Bu adam... Güçlü!

SENİ BULDUM! #wattys2016Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin