Justin: şşt
demi: ne
Justin: bebeğim böyle kaba konuşmak sana hiç yakışmıyor
demi: yorgunluktan ölmek üzereyim birde seninle kibar kibar konuşamam
demi: afedersiniz
Justin: herneyse
Justin: şuan kafede olduğumu söylemiş miydim
demi: hayır söylememiştin
demi: o yüzden nerede oturduğunu söyledi yanına geleyim
demi: burası çok kalabalık seni ayırt edemem
Justin: yo söylemiyorum
Justin: sen bul
demi: tam karşımdaki masada beş çocuk var
demi: onun yanındaki masada kız arkadaşıyla oturan bir oğlan var
demi: diğer masada iki kız var
demi: diğerinde bir oğlan var
demi: kafeye kız arkadaşınla gelmiyorsun değil mi
demi: yoksa seni öldürürüm
Justin: hayır kız arkadaşımla gelmedim
demi: kızarkadaşınmıvarpislik
Justin: seni sayıyorsak evet
demi: o zaman yok
Justin: bu acıttı
Justin: ayrıca saçlarınla oynamayı kes fena görünüyorsun
demi: beni mi izliyorsun
demi: kim olduğunu buldum
demi: kırmızı ceketli olansın değil mi
demi: tanrım justin dediğin kadar yakışıklıymışssın
Justin: ne
Justin: ben o falan değilim
Justin: yakışıklı mı
Justin: kırmızı ceketli çocuk sana mı bakıyor ki
demi: şansımı dememek istedim ama tutmadı
demi: kırmızı ceketli çocuk yakışıklı ama
Justin: benim kadar değil
Justin: kıçıma kaş göz çizsem ondan daha yakışıklı olur
Justin: sevimsiz
Justin: saçı süs köpeği gibi
Justin: hem boyu senden kısa
demi: buradan öyle görünmüyor ama
Justin: uzaktan görünmesine bakma yakından çok çirkin
demi: sen nereden gördün
Justin: of çirkin diyorum sana
Justin: beni sinir etme
demi: iyi tamam
Justin: aferin
demi: senden aferin aldığıma göre rahatça ölebilirim
