Adsız Bölüm 3

259 55 8
                                    

                               Sus gönlüm...                                                                                                                                                                                      Bu kışın bahar dönünceye kadar ...                                                                                                                                            BU gece gündüz oluncaya kadar...                                                                                                                                            Uzak yollar yakınlaşıncaya kadar...                                                                                                                                            Bu sıkıntının ardından ferahlık gelinceye kadar...                                                                                                                Ve yüzümüz vuslat gözyaşlarıyla ıslanıncaya kadar  SUS!                                                                       Kitap okuyordu Zeynep.Sanki bu satırlar onun için kaleme alınmıştı.Ne de güzel söylemişti Şems Hazretleri...Sanki Zeyneb'e hitap ediyordu her cümle,her kelime,her harf...Zeynep okudukça aşkı daha çok körükleniyordu.Onu unutmak istiyordu.Ama kalbi aynısını istemiyordu.Kalbi vuslat istiyordu.Kalbini aşk ateşi sarmıştı bir kere ...Unutmak çok zordu.Aşk kalbe girince çıkması zordu.Aşk hançeri saplanmıştı yüreğine...Sürekli kanıyordu.Bunun çaresi vuslattı...Hançer ancak o zaman çıkardı yerinden,acısı vuslatla dinerdi.Onu hep yanında görmek,gözlerine bakmak istiyordu Zeynep...

Sabah olduğunda kapının sesiyle uyandı.Kapıyı açmak için kalktı.Kapıda kimse yoktu.Ama yerde bir tane kutu vardı.O gün Zeyneb'in doğum günüydü.Zeynep Gülsüm'ün sürprizidir diye heyecanlı heyecanlı kutuyu açmaya başladı.Kutunun içinde Zeyneb'in kırılan telefonunun aynısı vardı.Ama Gülsüm bunu nasıl almıştı?O kadar durumu yoktu ki...Tam kapıyı kapatacakken bahçeden bir ses geldi.Merakından hemen bakmaya koştu.Rabia yaramazlık yapıp yakalanmış çocuklar gibi donmuş bir şekilde Zeyneb'e bakıyordu.Zeynep gülümsedi.Ne kadar iyi bir kızdı Rabia... Kötü yakalanmıştı.Telefonu bırakan Rabia'ydı.İkisi birbirine bakıp gülümsemeye başladılar.Rabia çok iyi ,cömert bir kızdı.İnsanlara hediye vermeye bayılırdı.Maddi durumları da iyiydi.Zeyneb'e kanı ısınmıştı.ASLINDA sırf bunun için almıştı telefonu.

_Buna hiç gerek yoktu.Hem suçlu değildin ki...Kabul edemem.

_Ya olsun...Lütfen ya...Kabul et.Bu arada bahçenizede izinsiz girdim.Kusura bakmazsın umarım.

_Hiç önemli değil.Ayrıca telefonu kabul edemem.

_O halde sende bunu doğum günü hediyesi olarak kabul et.Az önce seni kendi kendine mırıldanırken  duydum.Çok hoş bir tevafuk.

_Ama...

_İtiraz kabul etmiyorum.Hem verilen hediye geri çevrilmez ,öyle değil mi?

_Pekala kabul .

_Telefon numaranı verir misin?Hani arada konuşurduk ,tabi senin için sorun değilse.

_Olur ,istediğin zaman arayabilirsin .

_ALLAH'A (CELLE CELALÜHÜ) Emanet ol!

_Sende ...

Zeynep çok sevmişti Rabiayı.Çok sevecen biriydi.Ama onu henüz tanımıyordu.

Rabia evine vardığında Akif dertli dertli düşünüyordu.Rabia usulca abisinin yanına yaklaştı.

_Abiciğim!

_Efendim Rabia

_Ne düşünüyorsun ?Yine hülya değil mi?Sevmediğin bir insanla evlenmek zorunda değilsin.

_Rabia ne yapacağım ben?Onunla bir ömrü paylaşamam.Biz çok farklıyız..Onu sevmediğim halde onunla evlenemem.Hem ona,hem kendime kötülük yapmış olurum.Daha geç olmadan bitirmem lazım.Ama kimseyi kırmak istemiyorum,biliyorsun.

_Abi hemen ara !

_Şİmdi mi?

_Evet ,yarın buluşmak istediğini söyle.

_Sen büyüdünde abine akıl mı veriyorsun şeker kız.

Akif kardeşini çok seviyordu.Onun için çok değerliydi Rabia...Ve Akif hülyayı aradı.Yarın buluşmaları gerektiğini söyledi.O da kabul etti.Akif ne diyecekti?Onun kalbini kırmadan bunu halletmeliydi.Derin düşüncelere dalmıştı Akif.Bu sırada annesi içeri girdi.

_Oğlum sütün geldi...Her akşam annesi Akif le Rabiaya süt içirirdi.Küçüklüklerinden bu yana her akşam süt içmek zorundalardı.Yoksa annelerinin tribinden yanından geçilmezdi.

_Annelerin çiçeği.Biz bebek miyiz?İçecek olsak kalkar alırız çiçeğim.

_Olmaz iç bakayım sütünü.

Bu sırada Rabia ortalıkta yoktu.Çoğu zaman süt içmemek için saklanırdı.Annesi onun odasına girdiğinde her zamanki gibi yine yoktu.Saklanmıştı.Bu sırada dolaptan''AH''sesi geldi.Dolaba girmişti.Annesi ağır adımlarla dolaba doğru ilerledi.Hızla dolabın kapağını açtı.

_Koca bebek...

_Ah başım başımı çarptım.

_Hmm sen saklanır mısın ,böyle olur.

_Kızım abinle hülyanın arasımı bozuk ?

_Yani öyle denilebilir.

_ALLAH (CELLE CELALÜHÜ) hayırlısını VERSİN!

Sabah olduğunda Akif annesi ve babasıyla durumu konuşmak üzere mutfağa girdi.Kahvaltı yapıyorlardı.Akif durumu anlatınca annesi ve babası ters tepki vermedi.Akif,Rabia ve Hülya Derin kafede buluşacaklardı.Akif'in içini bir sıkıntı sarmıştı.Rabia ile birlikte yola çıktılar.Buluşma saatleri 01:30 'du.Akif ve Rabia kafeye girdiklerinde Hülya çay içiyordu.Hülya onları görünce bardağı elinden bıraktı.Çok merak ediyordu.Acaba ne diyecekti Akif?Hülya ok kıskanç,fesat ve kendisini çok beğenen bir insandı.

Akif ve Rabia masaya oturdular.Selam verdiler.

_Hülya ben...

_Hayrola canım çok merak ettim.Ne söyleyeceksin?Yoksa bana sürpriz mi yaptın?Ay hadi heyecanlandırma beni...

_Hülya hanım sizi üzmek istemem.Ama buraya gelme sebebim,sizinle konuşmak istemem.Sürpriz için falan değil.Sizden çok özür diliyorum.Ama ben sizi tanıdıkça ikimizin çok farklı olduğumuzu,yapamayacağımızı anladım.Bunun için....

Hülya donmuştu.Gururuna yediremiyordu.Kimse onu terk edemezdi.Sadece kendi terk edebilirdi.

_Bunun için, ne bunun için, ayrılmak mı istiyorsun?Budala benim gibi kızı bulmuşsun geri tepiyorsun.Elimi sallasam ellisi...dedi ve çantasını Alıp öfkeyle,hızla kalktı.VE koşa koşa kapıya doğru gitti.Akif çok vicdanlı biriydi.Peşinden gitmek için ayağa kalktı.Rabia bileğinden tuttu.

_Abi bırak gitme şunun peşinden!İnsanca bir tavır sergileyebilirdi.O seni hak etmiyor.Akif sessizliğini korudu.Yerine oturdu.Hata yapmıştı Akif.İlk başta evet dememeliydi.Ama babasının arkadaşını kırmak istememişti.Kız da Akif'i beğenmişti.Akif şimdi çok pişman.

Eve gittiklerinde Akif'in telefonuna Hülya'dan bir sürü mesaj gelmişti.Çok edepsizce,çok çirkin şeyler yazmıştı.Akif aslında ayrıldığı için sevindi.Çünkü ayrıldıktan sonra onu daha iyi tanımıştı.

DUAM SENSİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin