Bölüm 2

17 0 0
                                    

Multi: Defne
Yine lanet olası alarmımın sesiyle uyandım. Her zamanki gibi siyah bir şeyler giydim maviyide severdim ama maviyi sevemem siyaha aşık iken bu söz ile günün felsefesinide yapmış bulunuyorum dağılın gençlik. Acele ile siyah çantamı aldım ve okula doğru ilerledim bu gün erken çıkmıştım. Yüriyerek gidicektim. Abime abim ben okula gidiyorum geç kalma.mesajı attım ve kulaklıklarımı takıp hızla okula doğru ilerledim. Önüme bakmadan gittiğim için (her zamanki gibi) bir ağaca tosladım bir dk bu bir ağac değilmiş bir insanmış. Yere düştüm kafamı kaldırdığımda dün kavga ettiğimiz çocuk ile karşılaştım.

-Önüne baksana be hayvan dedim

-Kızım asıl çarpan sensin dedi diklenerek kızıyordum ama.
Yüzüne yaklaşarak.

-Olum ağaç gibi yolda dikilirsen sonu bu olur dedim
Oda bana daha çok yaklaştı ve

- Ailen terbiye vermemiş sana hanfendilikte yok dedi yüzüne bir tane yumruk çaktım ve

-Ailemin adını o leş ağzına alma dedim koşarak oradan uzuklaştım ağlıyordum. Ben annemi babamı çok az tanımıştım ki bana terbiye versinler. Onları sevmeyi bile bilmiyordum ki ben. Okulun oraya geldiğimi farkettim. Hızlıca içeri girdim tam o sırada bir adet deli derin ile karşılaştım sıkıca sarılıp

- birileri gezmelerden gelmişte bizimi bulmuş dedim dalga geçercesine dudağını büzüp

-ama yaaa dedi sırıttım kolumu omzuna attım ve

-Hadi yürü güzellik dedim beraber sınıfa doğru ilerledik 1. Ders matematikti ve bennn tabikide girmek istemiyordum ama ne oldu biliyormusunuz derse girdim. Lanet olsun bu dünya lanet olsun bu sevgi

O sırada telefonum çaldı garsonluk yaptığım kafenin patronu arıyordu.

Alo dedim

Defne acilen buraya gel kafe çok kalabalık garsona ihtiyacımız var dedi benim pinti patronum

Peki efendim hemen geliyorum dedim öğretmen bana kızgın gözlerle bakıyordu.

-Ne bakıyorsun deyip sınıftan çıktım hemen bizim cafenin oraya sürdüm. Geldiğimde park yeri yoktu. Hızlıca bir yere park ettim. Ve cafeye girdim. Patronum bana uniformamı uzattı tuvalete gidip üzerimi giydim. Çıktığımda çok ses vardı ve bazı müşteriler ayaktaydı bu gün çok zor olucaktı

...

Saat 5 e geliyordu ve cafe sabahki kadar yoğun değildi. Bir yerde böyle bağlı kalıp çalışmak zoruma gidiyordu. Ama yapıcak bir şey yoktu. Aynı ailemle babamın yokluğu gibi. Bu düşüncelere dalmışken patronumun (!) sesiyle kendime geldim

-Defne niye orda mal mal dikiliyorsun yeni müşterilere baksana kızım dedi içimden söve söve bir masaya yaklaştım. Olamaz bu masadakiler belalı olduğum çocuk ile arkadaşlarıydı ama yapıcak bir şey yoktu çünkü şuan masalarının önünde dikiliyordum.

-Bir şey istermisiniz dedim soğul bir ses ile
Oradaki çocuklardan biri belalı olduğum çocuğa dönerek

-Batu bir şey yiyicekmisin dedi adı batuymuş bu çakma bad boy un

-Can ben şu garsondan alıyım dedi bana dönerek bende sinirle

-Üzgünüm ama ben satılık değilim başka kapıya dedim

-Ama ya ben seni istiyorsam dedi göz kırparak dişlerimin arasından burnumdan soluyarak

-Sabahki gibi bir porsyon yumruk istermisin canım dedim

-Aaaa doğru ya prensesimiz burada çalışıyor ve bana sabahki yumruğun hesabını vericek ayrıca burada çalıştığını okuldakiler duyarsa ne olur biliyormusun dedi tehtid edercesine

-Çakma erkek bozuntusu şimdide tehtid etmeye mi başladın dedim sırıtarak çünkü okuldakiler umurumda bile değildi.

-Bak kızım benim ağsabımı bozma dedi yaklaşarak benden bir iki santim uzaktaydı.

-Seni istiyorum ve bunu alıcam dedi sırıtarak yalandan sinir bozucu bir kahka atıp

-Çok beklersin piç kurusu dedim ve yumruğumu çaktım. Arkama bile bakmadan hızlıca dışarı çıktım. Rahatlamam lazımdı yoksa kötü tepkiler verebilirdim. Arabama atlayıp hızlıca sürmeye başladım buradan uzaklaşmam lazımdı temiz havaya ihtiyacım vardı
...

Sonunda şehir dışında bulunan uçurumun oraya vardım. Uçurun ucuna oturup ağlamaya başladım kimsenin yanında ağlamazdım sadice burada ağlardım çok mutsuzdum annem babam yoktu yanımda zar zor ayakta duruyordum ben. Çok zor geliyordu hayat çok mutsuzdum ben hıçkırarak ağlıyordum. Arkamdan bir ses duydum

-Konuşmak istermisin diyordu tanımadığım biri kafamı salladım yanıma oturdu.

-Ne oldu anlatmak istermisin dedi abici bir tavır ile göz yaşlarımı silip

-İlk önce sen niye buradasın dedim zar zor çıkan sesimle

-Annem ve babam ile kavga ettim dedi omuzlarını silkerek insan anne ve babaları ile niye kavga ederlerdi hala anlıyabilmiş değilim doğrusu.

-Sen dedi anlatmaya başladım herşeyi umursamazca sanki kırk yıldır dostmuşuz gibi destek oldu bana. Kalktık arabalarımıza atladık yüzümde ufak bir tebessüm vardı. Eve doğru sürdüm.

Selammm aslında bu bölümü yayınlamıycaktım. Ama hikayeme gelen "çok güzel" yorumu ile bana biz gaz geldi teşekkürler 😘😚😉😊 ayrıcaaaa sizleri seviyorum P.G lütfen destek oldun yorum ve vote bırakmayı unutmayın seviliyorsunuz.

Psikopat GarsonHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin