4

9.4K 230 49
                                    

Bazı insanlar yıldırım olmak ister, istediği yeri uçurup istediği yeri yıkmak için, bazı insanlar yağmur olmak ister hem kendi kirini, kirlettiklerini hemde başkasının kirlerini kirlettiklerini temizlemek için, bazı insanlar ise kar olmak ister farklı ve özel hem masum hem tehlikeli, bazı insanlar da dolu olmak ister adaletsiz, vicdansız, korkak insanların canını yakabilmek için. Ben, ben ise bulut olmak istiyorum, asıl marifet yıldırım,yağmur, kar veya doluda değil. Asıl marifet bulut da bunların hepsinin yaşanması İÇİN...
-------------

Ge Gay misin?
Belkide uzun zaman sonra ilk defa bir insandan evet cevabını almak istemiştim ilk defa benim gibi birine ihtiyacım vardı, ilk defa beni anlayabilecek birine. Alnını kaşıdı sonra o uzun ince parmaklarını ensesine götürdü bir şeyler söyleyecek gibi oldu vazgeçti tekrarladı aynısını ilk defa böyle görüyordum onu ilk defa bu kadar kararsız bu kadar heyecanlı.
-------------
"Ne dememi istersin."
Evet demeni isterim binlerce kez tekrar tekrar evet demeni.
"Bi bilmem yani."
"Bu okulda 3 senedir kalmadım çünkü zenginim istediğim insana istediğim parayı verir yaptırırım ya da müdüre para verir sınıfı geçerim, neden şu an senleyim neden yanında duruyorum neden evindeyim Bi düşün bu kadar saf olamazsın."
Cevap vermemi beklemeden hemen kapıyı sertçe vurup gitti gerçi kalsaydı da bişey değişmezdi cevap veremezdim. Uzay çok yakışıklı, akıllı, zengin ve en önemlisi iyi bir insan ama ben ona aşık değilim ya da bir şey hissetmiyorum hissedemem de, ona Sinan'a baktığım gibi bakamam yada Sinan'a hissettiğim şeyleri hissedebilir miyim bilmiyorum. Ne diyorum ben ne Sinan'ı o senin öğretmenin Umut, öğretmenin kapılma boş hayallere kaptırma gereksiz bir aşka kendini.
------------
Sonunda hafta sonu, ilk hafta çok yorucu geçmişti öğle sonuna kadar uyudum. Uzayla hiç karşılaşmamıştık okulda gelmemişti büyük ihtimal mesaj da atmamıştı ne diye atacaktı ki zaten annemin gelmesine son iki gün kalmıştı evide bok götürüyordu hemen kalkıp evleri güzelce temizledim, bir kaç yemek yaptım aslında zor durumda kalmadıkça yumurta dışında bir şey yapmam ama yumurta ve menemen yemekten midem bulandı artık. Bütün işleri bitirdikten sonra girip güzel bir duş aldım, duştan çıktıktan sonra saçımı kuruturken fön makinesini kapatmam ile kapının çalmasını duymam bir oldu,  altıma bir havlu geçirip kapıya doğru
ilerledim. Kapıyı açtığımda karşımda bakmaya doyamadığım o güzel gözleri gördüm yine,
--------------
"Buyrun hocam."
"Umut benim kombi çalışmıyorda sizinkine bir bakabilir miyim?"
"Tabi hocam buyrun."
Sinan hoca ayakkabılarını çıkartıp içeri doğru ilerledi mutfağa geçip kombinin olduğu yerde durdu. Kombinin bir iki yerine baktıktan sonra bizimkinde bir sorun olmadıgını söyleyip benden yıldız tornavida istedi, mutfak dolabının üstüne uzanıp almaya çalışırken bir anda altımdaki havlu yere düştü Sinan hoca gözlerini alamadı, uzun uzun her tarafımı inceledi benim ağzımdan çıkan küçük bir çığlık ikimizinde kendine gelmesini sağladı hemen yere düşen havluyu alıp üzerime geçirdim Sinan hocanın eline yıldız tornavidayı verip çıkması için yolu gösterdim, kapıya doğru ilerlerken birden arkasını dönüp yarım ağız bir gülüşle
"Güzelmiş."
"Hı."
"Vücudun güzelmiş diyorum."
Ne diyeceğimi bilemedim ve kapıyı hışımla suratına kapattım. O kadar utanmıştım ki belkide durakta bir Ada'mın kucağına yanlışlıkla oturmamı saymazsak en utanç verici anımdı. İçeri geçip üstüme bir şeyler aldım ve olanları veya olacakları düşünmeye başladım.
-----------
Acaba Sinan Gay mi yada bisex de olabilir sevgilisi yok, hemde bana güzel dedi ve önünde ki çadırda bunu destekleyen bir şeydi o kadar çok düşündüm ki bu konuda beynim patlayacak seviyeye geldi sonra bir sigara aldım kolay kolay içmem sadece çok düşündüğüm de yada beynimde filler tepişirken falan içerim, bir iki duman aldım içime derinlere geçtim sigaranın sonuna geldiğimde yine o lanet olası kapı çalındı bıktım artık o zil sesini duymaktan.
----------
"Hocam eğer tekrar kombi için geldiyseniz bizimki gayet sağlıklı."
"Hayır hayır konuşmak istiyorum."
Cevap vermemi beklemeden içeri daldı ve salondaki kırmızı koltuğa  oturdu, bende karşısındaki koltuğa yerleşip konuşmaya başlamasını bekledim.
"Bak Umut nasıl söylenir yada böyle bir şey Nasıl ifade edilir bilmiyorum. Ama sana söylemem gereken bazı şeyler var belki çok erken olacak yada sana farklı gelecek ama ben gayım yani sadece hemcinslerimden hoşlanıyorum biliyorum biraz ani oldu yada fazla gelmiştir, bu Ada'm bana neden bunları diye düşünürsen de Umut ben senden hoşlanıyorum o ilk kes seni yolda gördüğüm zaman, aynı okulda olmamız ve üstüne üstlük karşı dairelerde oturmamız bunlar tesadüf olamaz."
"Bende" diyebildim sadece o kadar kelime varken o kadar cümle sarfedebilecek dağarcığım varken ben sadece "bende" dedim sadece "bende"
-----------
"Ne bende?"
"Bende sizden hoş hoşlanıyorum."
Yanıma gelip ellerini ellerimin arasına koydu, sonra yavaşça saçlarımı elledi uzun uzun kokladı saç diplerimi "Huzur" dedi sadece mırıltı gibi çıkmıştı sesi, daha sonra biraz daha ilerleyerek kulaklarımı yalamaya başladı daha sonra aşşağı inip o güzel dudaklarıyla dudaklarımı birleştirdi. O kadar güzel öpüyorduki dili ağzımın içinde dans ediyordu sanki, daha sonra elini  tişörtümün içine sokup meme uçlarımı sıkmaya başladı tam üzerimdekilerini çıkartacaktıki ağlama başladım bir an gözlerimden yaşlar ağır ağır dökülüyordu daha sonra hızlanmaya başladı, küçük hıçkırıklar ağzımdan Sinan şok olmuştu sürekli yanlış bir şey mi yaptım diye soruyor göz yaşlarımı silmeye çalışıyordu, o sildikçe daha çok ağlıyordum en sonunda Sinan'a zor bela "git" diyebildim, sadece bu fazla uzatmandan çıkıp gitti. Sinan  gittikten sonra daha fazla ağlamaya başladım ağlamalarımın sebebi can'ımın yanması ya da Sinanın yanlış bir yapmasından değil daha çok bir insana kim olursa olsun bu kadar kendimi kolay vermemem gerekiyordu, tekrar duşa girip temizlendim gözlerimin altı kıpkırmızıydı uyumak istiyordum sadece uyuyup her şeyi unutmak.
------------
Sabah kalktığımda yatağımın kenarında elinde kahvaltı ile bekleyen bir adet Sinan gördüm bir an o kadar mutlu oldum kalkıp hemen Sinan'a sarıldım biz ne ara bu seviyeye geldik anlamadım. O kadar mutlu olmuştum ki eve nasıl girdiğini düşünmemiştim bile,
"Günaydın melek."
"Günaydın"
"Şimdi İyimisin?"
"Evet evet daha iyiyim"
"Tamam o zaman peki neden o kadar çok ağladın dün sakıncası yoksa"
"Tabularım var diyelim."
"Evlenmeden olmaz diyosun?"
Son söylediğini ikimiz beraber dakikalarca güldük sonra beraber kahvaltı yapmaya başladık daha sonra ben yiyorum Sinan beni izliyordu.
"Nasıl girdin eve?"
"Annen giderken anahtar bırakmıştı."
Diyip elindeki anahtarları salladı. Daha sonra beraber evi toplayıp müzik dinledik, Sinan bana komik şeyler söylüyor ben gülüyorum  o beni izliyor o gülüyor ben onu izliyorum.
------------
"Dışarı çıkalım mı  hamburger yeriz?"
"Tamam olur hemen hazırlanıyorum?"
Odama gidip altıma dar bi jean giydim üstüme de beyaz salaş Bi tişört geçirip üzerime gri uzun hırkamı aldım sonra iki tane bileklik takıp en sevdiğim parfümden süründüm.
"Sonunda!"
"Ya geldim işte."
"Tamam tamam"
Dışarı doğru ilerleyip ayakkabılarımızı giyindik, sonra  Sinan binanın içinde etrafı kontrol edip dudağımdan ufak bir buse aldı.
"Kolay gelsin!"
Bu bu ses tanıdık bu UZAY

DERİN HİSLER (GAY)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin