5.Cevaplar Part 1

315 22 51
                                    

Multimedyadaki fotoğraf ipek342 tarafından yapıldı. Öncelikle bu fotoğraf için ona çok teşekkür ediyoruz ve bu bölümğ oan ithaf ediyoruz.

Multideki videoyu kesinlikle izleyin. Güneş 'in tanıtım videosu!

İyi Okumalar!

Anıl'ın Ağzından

Çalışma odasından çıkan Doğan amcayla Ateş hariç bütün, sanki bir cenaze evindelermiş gibi telaşlı ve üzgün bir şekilde salona toplanmış, çevresine korkak bakışlar atıyordu. Nasıl bir duruma düşmüştük biz böyle ki, bir anda tüm aile bu hale gelmişti.

Herkes yerlerine otururken biz Neşe ile yaramaz çocuklar gibi, başımız önde ayakta durduk. Neşe'nin olayları önceden de bildiğini biliyordum ama benim burada ne işim var, anlamış değilim. Ne kadar onlar benim, olmayan ailem gibi olsa da böyle büyük bir sırrı açıklarken neden bende buradaydım, bilmiyorum. Neden benden saklamak yerine hiçbir şey bilmeyen çocuklarına durumu açıklarken, aynı zamanda bana da açıklamışlardı? Bana bu kadar mı güveniyorlardı? Ne kadar tüm yaşamımı onlarla geçirmiş olsamda, nasıl, karşındakine bu kadar güven duyabilirdi ki bir insan?

Her ne olduysa, oldu. Belki de bunu bile bana açıklayacak kadar yakın görüyorlar beni ama daha fazla aile içine girmemem gerektiğini hissediyordum. Yanımda duran Neşe'ye çevirdim gözlerimi o da bana bakıyordu. Şu geçen bir hafta içinde, ne kadar onunla her konuda zıtlaşmış olsak da, bu sefer düşüncelerimiz aynıydı, sanırım. Usulca Hayat teyzeye döndüm ve yüksek sesle ama yumuşak harflerle konuşmaya başladım.

"Hayat teyze, biz gidelim. Siz de sakin sakin konuşun. Eğer isterseniz ya da olmaz ama eğer ihtiyacınız olursa telefonum her zaman açık. İsterse Neşe'yi de ben bırakırım evine." Kaşlarımı kaldırıp sorarcasına Neşe'ye baktım. O da, hafifçe kafasını olumlu anlamda sallayıp, Hayat teyzeye gülümseyerek baktı. " Anıl doğru söylüyor Hayat teyze. Daha fazla aile işinize karışmak istemeyiz. Bu sorunu ailecek çözmelisiniz"

Tam derin bir nefes almış, nefesimin akciğerimi turlamasına izin verdiğim o kısa zamanda yavaşça arkamı dönecek ve gitmek için harekete geçecekken, Hayat teyze sitemli sesiyle konuşmaya başladı ve bakışlarımızı üzerine topladı.

"Siz ne diyorsunuz be? Siz benim çocuklarım gibisiniz. Anıl, sen 17 yıldır bizimlesin, oğullarımın en yakın arkadaşı, benim 3. oğlumsun. Neşe, seni Anıl'dan daha kısa bir süredir tanıyor olabilirim ama seni de Güneş'i sevdiğim kadar seviyorum ve güveniyorum. Hem sen, bu konu da Güneş'le, bana şu iki hafta da çok destek oldunuz. Siz de ailedensiniz. Şimdi oklavayı elime almadan oturun bakayım." O an duyduğum 'oklava' kelimesiyle bütün bu gerginliği unutup, içime dolan o komik korkuyu kelimelerimle dışarı yansıttım.

"Aman diyeyim, Hayat teyze. Ben buraya oturur, sen kalk diyene kadar da kalkmam. Sen yeter ki o oklavayı çıkarma."

Ateş ve Toprak'la, eve sarhoş gelip de gece ve sabah olmak üzere iki öğün yediğimiz oklava konulu dayağımızı hatırlayınca, hemen yerime oturmuştum.

Az önce kurduğum cümle ile herkesin yüzünde duran sırıtma ifadesi, bakışların merdivende durup, salona bakan Ateş'e dönmesiyle hafifçe soldu ve herkes yüzlerine ciddi bir ifade takındı. Başımı Ateş'ten çevirip, hafif ve ritimli bir şekilde dizini sallayan Neşe'ye döndüm. Stresi yüzünden belliydi ama neden? Her şeyi bildiği ve verilecek tepkileri az çok tahmin etmesinden dolayı olabilir mi? Ah, kesinlikle bu yüzden!

Bakışlarını ayaklarına dikmiş, öylece ayağında ki siyah ev ayakkabılarına bakıyordu ve stresten terlediğini bir bakışta anlayabilirdiniz. Çünkü o omuzşarına kadar gelen saçları nemlenmişti ve parıldıyordu.

Element AilesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin