Ölümsüz Aşk

Biliyordum

Yerde uzanmış girdiğim şoku anlatmaya çalışıyordum beni görmüş ve yardım etmek yerine çekip gitmişti... bağırmaya çalışsam da sesim çıkmıyordu. Toz alerjim dayanılmaz hal almıştı. Nefes alamiyor kıpırdayamıyordum. Karanlık beni esir alirken duyduğum tek ses Kemal şerefsizinin kahr etsin Ölecek !!! Sözleriydi...ve kaçarak uzaklaşan şerefsizin ayak sesleri...
gözlerim kapalı sesleri dinliyordum hiç ses yoktu.. gözlerimi aralamaya çalıştım burnuma gelen kokudan anlaşıldığı üzere hastanedeydim... şerefsiz beni hastaneye atip kaçmış olmalıydı. Gözlerimi yavaşça araladim içeri güler yüzlü doktor ve hemşire girmesiyle noldu neden burdayım? Gibi saçma sorular sormak niyetim yoktu. Alerjim tavan yapmıştı herzamanki şeyler sadece bu defaki beni bayıltacak kadar korkunçtu. Doktorun
_Aylin hanim geldiğinizde hiç iyi değildiniz. Bu kadar toza nasıl maruz kalırsınız alerjiniz olduğunu bilmiyormuydunuz?hemde yüzünüz darp edilmiş
Doktora biliyordumda vicdansizin biri beni o odaya çalışmaya gönderdi üstüne üstlük saldırıya uğradım beni kurtarmaya tenezzül bile etmedi demedim tabikide.
Sizi buraya getiren beyde dışarıda siz burdayken hiç ayrılmadı yanınızdan. Içimden şerefsize bak ya utanmadan birde bekliyor!! Peki ama ben onu görmek istemiyorum gitmesini söyleyin lutfen dedim doktorun yüzü asilsada peki diyip odadan çıktı. Bende Hemşireye telefonunu kullanmak için izn istedim. Hemen telefonunu bana uzatdi bende Didemi aradım.
Didem gelmiş ve başımın etini yemiş yemiş bitirmişti kiza allah bir çene vermiş bunu alan yazikdir günahtır dedim içimden ona söylesem ekstradan birde dır dır çekemezdim doğrusu...
Didemin ısrarlı konuşmasına rağmen hemen bugün gidip o işten ayrilacaktim. Yarını bekleyemezdim dinlenemezdimde...
Şirkete girmemle Meralin yanima koşmasi sana ne oldu böyle bakışı atmasi 3 saniyesini alırken hemen dedikoduya başladı.
Kizim nerdesin sen Toprak beyde yoktu şimdi geldi... Şirkette olaylar olaylar!!
Kendime acaba olanları biliyorlarmi sorusunu getirsede hemen topladım kendimi nede olsa Meral hemen soru sorardı değilmi öyle gözüyle sormazdı. Ben daldığım düşüncelerden ayıran Meralin kizim kemal bey ve Toprak bey kavga etmiş ve Kemal bey şirketden gitmiş hemde Amerikaya burayla ilgisi kalmamış ordaki işlerle ilgilenicekmiş... kizim herkes onu konuşuyor Toprak bey resmen onu kovmuş diyorlar... ben daha duyduklarımı hazm etmeye çalışken Meral pompalı tüfek gibi konuşmaya devam ediyordu...
Meralin ciyaklayan sesiyle dikkatimi ona verdim... kizim sana 2 tane haberim var biri iyi biri kötü seç birini... kızım söyle hadi ya ne önemi var diye söylenmeye başladım. .. mizmizlaninca peki iyi haberi söyle iyi bir şey duyarım kötüyü zaten hergün duyuyorum. .. Meral hadi...
Aman be kızım biiiir artik o tozlu odaya girmeyeceksin ordaki zorlu görevin son buldu çünki Toprak bey o odadaki tum dosyaları kaldirtdi oda ter temiz toplanti odasi olarak ayarlandı. Ikincisi kötü haber malesef aslında iyide denebilir kötüde... Toprak bey kendi odasinin tam karşısına senin masani koydurtdu yani gün boyu gözü üzerinde olucak kaytarma Şansın elinden kaydı gitdi...
Ben duyduklarımı anlamaya çalışıyordum hala Toprak bu kadar kisa surede nasıl yapmıştı bunları tabi kendisi yapmadı ki yaptırdı. Ama neden? Kemal şerefsizide gitmiş. Keyiflendim bir an ama o günü unutamam. Bunları yapıyor çünki beni yıkılmış halde izleyerek mutlu olmak istiyor. O gun gözünü kirpmadan beni orda bırakan birinin yanında çalışacak halim yok herhalde istifamı bırakıp gidicem ve tazminatı da ödiycem... Didemin benim için yaptığı sözleşme başıma dert oldu zaten. Adımlarımı hızlandırdım ve Toprak beyin odasına daldım evet daldım kapı çalmadan hemde... Yüzünü dosyalardan kaldırdı beni görünce şaşırmış olmalı öldüm gittim satmış yazıkk. Odayı da delil bırakmam için temizletmiş Kemal beyide bahaneyle yurtdışına göndermeler falan.. elimdeki istifamı masasına çarpar şekilde yapıştırdım. Kağıda baktı kafasını kaldırdı ve imalı bir bakış atdı. O an tazminat geldi aklıma. Ve unutmadan o tazminatı kuruşu kuruşuna ödeyeceğim!!!
Arkamı döndüm ve odadan çıktım. Buraya kadardı bitmişti kabus sona etmişti... zaten bu şirkette çalışamayacağımı en baştan biliyordum.
1 ay sonra.
O günden tam tamına 1 ay geçmişti. Ben tazminatı tabiki ödemedim. Aslında para topluyorum. Kafede çalışmaya başladım şu lüks Allahın çayının apartman fiyatına olduğu lükslukte kendisi.. Didem benim tazminat işimle ilgileniyor. Süre uzatimi falan akıllı kızım tazminatın ödeneceği sureyi 1 ay sonrası yazmış. Aklım ermiyor zaten benim böle antin kuntin işlerine zaten. 1 ay dolmak üzere nerdeyse ve ben parayı topladım sonunda bir kaç yerden aldığım borçları babamdan aldığım parayı saymazsak tabikide. Babam canım babam zengin olmasada kalbi zengin adamdi babam para diyince oda borç aldı biliyorum sırf benim için.. kafede çalışıp ödeyeceğim ona olan borcumuda ama aile borcu ömür boyu çalışsanizda ödenmez. Ilk önce onun parasını ödemem lazım. Kafe tıklım tıklım yine ama izinliyim o kendini beğenmiş adamın parasını vericem veeee onu bir daha görmek zorunda kalmıycam oley be diyip içimden dans ediyordum resmen.
1 saatir otobüsün içindeyim trafik milim ilerlemiyor resmen yürüsem daha çabuk ulaşırırım ben diyerekden indim otobusten iyi ettim çok iyi harika. Ileride kaza olmuş ama ne kaza kan heryerde. Hemen koştum kaza olan yöne otobüs devrilmiş ambulans sesleri korna seslerine karışmış resmen. Yerde yatan 3 4 yaşındaki kız çocuğuna kaydı gözüm minik bedeni kan içinde kalmıştı hemen yanina gittim ağlıyordu başında kimse yoktu kimsesiz öylece yerdeydi. Yanina eğildim minik ellerini tutdum merak etme meleyim ben burdayim...
Ofise varmiştım. Meralle görüşüp içeri girdim yine dosyalara dalmışti gelenin ben olduğumdan habersiz.. başını kaldırdı göz göze geldik
T_ oo teşrif etmişiz Aylin hanım..
Imali imali konuşuyordu ama benim bu adamı susturacak elimde hiç bir şey yoktu hemde hiç bir şey sadece Parayi bulamadım sözleri döküldü dudaklarimdan.