3.BÖLÜM

42 3 0
                                    

Aksel'den,

''Bir kız kaçırıldı.''

''Ha?''

Kumsal ile aynı anda verdiğimiz bu aptal tepki karşısında gülesim gelmişti.

''Valizimden spor ayakkabılarımı çıkarmak için kulübede kaldım. Giyinmiş geliyordum ki bir çığlık sesi duydum. Eminim! O an sizin yanınıza koşacaktım ama sesin kaynağını merak ettim, ormanın biraz daha sol taraflarından,derininden geliyordu. Koştum ve etrafıma bakındım.  Sonra yerde şunu buldum.'' dedi ve elinde sımsıkı tuttuğu bir bilekliği uzattı. Bilekliğin üzerinde 'Reyhan' yazıyordu. Bileklik kopmuştu.

''Sesin geldiği yerde buldum, eminim!'' dedi Ceylan. Kumsal konuşamıyordu. Şok olmuştu ve korktuğuna emindim. Sakin kalmaya çalıştım ve eğer bu gerçekten olmuş ise bütün ihtimalleri aklımdan geçirdim.

''Belki biri sevgilisiyle kavga etmiştir, ne bileyim. Belki sevinç çığlığıdır.''

Ceylan bana 'İnanamıyorum sana' dercesine bir bakış yolladı.
''Sevinç çığlığı ile 'İmdat!' çığlığı arasındaki farkı biliyorum.'' dedi. 

Kumsal panik ile konuştu.
''Ne yapacağız? Bu kızın bizim kamptan olduğu bariz belli. Başka kimse duymamış mıdır?''

''Sanmıyorum. Polise haber versek?''
Başımı olumsuz anlamda salladım.

''Henüz net bilmediğimiz bir şey için polise haber vermek saçma olur. Ayrıca verdik diyelim,ne kadar ilgilenecekler sanıyorsunuz ki? Buradaki polisler gerçek polis bile değil..''

''Aksel haklı.'' dedi Kumsal. ''Peşinden gideceklerini sanmıyorum.''

''Ne yapacağız?'' dedi Ceylan pes ederek. O an aklıma tehlikeli fakat bu yaza anlam kazandırabilecek bir şey geldi.

''Biz.'' dedim, ''Kızı biz bulacağız.''

''Ha?''

Bu sefer boş bakışlar atan Ceylan ile Kumsal'dı.

''Duydunuz! Görünüşe göre bu olaya bir tek biz şahit olmuş sayılıyoruz. O halde izlere bakarak kızı biz bulacak,bu olayı da biz çözeceğiz.''

Kendimi polisiye dizilerinde olay yerini araştıran cinayet masası polisi gibi hissetmiştim fakat şu anki durum bunun biraz daha küçük çaplısıydı.

''Yalnız,bunu herkesin gözünün önünde yapamayız.'' dedi Ceylan.

''Evet. Bu yüzden akşam veya sabahın erken saatlerinde yapacağız. Günün geri kalanı bize kalacak.'' dedi Kumsal.
Başımı salladım.

''Bu delilik ya.'' dedi Ceylan. Kumsal omuz silkti.

''Bu olayı burada da kapatabiliriz. Hangisi daha iyi olur?''
Ceylan başını eğdi.

''O halde... Bu akşam başlıyoruz? Kızın ve onu kaçıranın nereye gitmiş olabileceğini düşünüp baksak iyi olur.''

Şimdi plana dahil olmuştu. 

''Hiçbir şey çaktırmayın. Şu Cansın denen marul kafalıyla da muhattap olmayın Allah aşkına! O kızda bir şeyler var.'' dedim gereksiz yere öfkelenerek.

''Aman be Aksel. Çok önyargılı değil misin?'' dedi Kumsal. Gözlerimi döndürdüm ve kahvaltıya geri döndük. Biz geri gelir gelmez bize bakıp gülen esmer kız dikkatimi çekti. Bu otobüste bize çarpıp iğrenç şekilde özür dileyen kızdı. Uzun siyah saçları,koca dudakları ve aşırı geniş kalçaları ile yapmacıklık kokuyordu. Yanında oturan kızıl saçlarının dibinden kahverengi dip boyası gelmiş olan bir kız gördüm. Karşılarında Cansın'ın oturduğunu görünce şaşırdım ve Cansın'dan 586949. kez nefret ettim.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 29, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

ADSIZ DONANMAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin