Elif film izlerken bir yandan ağlıyor bir yandanda çizim yapıyor. Yanına gidip
"Noldu neden böylesin?"
"Yarın defile var. Defileyi yetiştirebilmemiz için çizim gerekli tam olarak 188 tane. Sanırım ben sabaha kadar uyumayacağım. Zeynep bana yardım etsene."
"Elif yardım etmek isterdim ama..."
"Amaası ne"diye bağırdı.
"Elif sakin ol... Benim yeteneğim yok yardım edemem sana çok üzgünüm ama, sende başka bir şey var gibi tekrar soruyorum noldu?"
"Zeynep yaaa yok bi şey"diye yine bağırdı. Allahım noluyo bu kıza? Birden "Elif sen benim kaç yıllık kankamsın ne zaman üzgün ya da mutlu olduğunu anlarım! Şimdi sakin ol ve bana doğruyu söyle. Sana noldu?"
"Vi... Vi...Vini ile ayrıldık." diyerek sarılarak ağlamaya başladı. Sırtını okşadım.
"Elifcim, sana ben Vini ile bu ilişkiye başlamadan söylemiştim. Sen beni dinlemedin, sonunun böyle olacağını biliyordum." dedim.
Bir saniye! Victoria Hanımın defilesi yarındı!
"Elif, yarın defile var!"
5 SAAT SONRA
"İssyaaaaan geriye bir avuç YALAĞN YALAĞĞN"
"Elif sakinleş."
"Saat kaç?"
"Tam olarak 3."
"Mükemmel çünkü bitirdim. Hadi şimdi uyuyalım."
"Temam."
"Good night "
"İyi geceler bebeyim."
Elif yatağa yatar yatmaz uyumaya başladı. Ben yine aynı şekilde oturup yine komşuları düşünmeye başladım. Lanet olmasın, evet Brooklyn'i düşünüyorum. Hem meslektaşım hem de yakışıklı jojuk yani:) Ee napalım uyuyalım o zaman... İyi geceler ben ve Kimyon..Brooklyn'in bakış açısı
Oturduğu yerden uyuyormuydu o? Hayır onu nasıl başarıyor peki? Zeynep'ten bahsediyorum ve evet, onu gözledim. Çok merak ettim herşeyini. Nereli, kaç yaşında, neden korece şeyler çeviriyor ve neden annemin şirketinde çalışıyor? Doğru ya! Annemin şirketinde çalışıyor...
"Annee!"
"Noldu?"
"Anne senin şirkete yeni gelen kız-lar kim?"
"Oh hani senin şu ofisinden yemek çaldığın kızlar mı? Onlardan biri tasarım yapıyor. İsmi Elif. Diğeri çeviri yapıyor. Hatırlıyor musun 4 gün önceki toplantıyı?"
"Evet!?"
"Sakin ol,Brooklyn. İşte o toplantıda iletişim kurabilmemizin sebebi o. İsmi Zeynep ve Brooklyn, 6 dil biliyor ve senle yaşıt. Yani senin de artık birşeyler yapman gerekiyor. Ayrıca neden bunları soruyorsun ki?"
"Hiç meraktan sadece. Seni seviyorum anneciğim!"
"Be-ben de seni."
Yatağıma atlayıp Olive'yi yanıma almaya çalıştım ama gelmedi. Zeynep bunu nasıl yapıyor? Boşver hadi uyumalıyım. Gözlerimi kapadığım gibi uyudum.Zeynep'in bakış açısı
Yine yağmurlu bir sabahıydı. Tipikal Londra sabahı işte. Ama bu sabahı diğerlerinden ayıran Elif'in evde olmaması idi. Telefonun kilidini açmak için elime alıp kilit tuşuna basınca saatin 1 olduğunu gördüm. Ne sabahı, öglen olmuş, neden uyanamadım ki? Aslında Elif'in beni uyandırmadan gitmesi de tuhafdı aslında. Telefonumu yine elime alıp Elif'i aramaya çalıştım ama gerek kalmadı çünkü Elif ağlayarak içeriye girdi. Yine ne oluyor ya?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Uzak Aşk
ChickLit"Bu mu sevgi anlayışın, Zeynep?" "Eğer o söylediklerinde dürüstsen, evet Brooklyn sevgi anlayışım bu benim!"