Sihirbazın birisi, sihirli değneğini satmak istedi.
Köylüler sıraya girdiler.
En yüksek parayı veren kişiye sattı sihirbaz değneğini.
"İstediğin her şeyi almak için" dedi.
"İstediğini elde edinceye kadar ona emretmelisin."
Bir şey ne kadar karmaşıksa, o kadar gereksizdir. Ama bütün mucizeler basittir. Onları benzersiz kılan şey de budur zaten. Bir mucizeyi binlerce karmaşık şey oluşturabilir. Ancak, bir mucizenin oluşması için ilk kural basitliktir.
İnsanlar başarıya ve mutluluğa ulaşmak için, çok karmaşık yollar denerler. Yıllar önce okuduğum kitaplar, katıldığım eğitimler, seminerler bana hep bunu söylediler. "Çok çalışmalısın. Çok çaba göstermelisin."
Ama hiç kimse, mucizelerin ancak basit oldukları takdirde işe yaradıklarını söylememişti bana.
Beynimizde dünyanın en karmaşık bilgisayar sistemleriyle bile kıyaslanamayacak kadar muhteşem bir yapı var. Ama onun içinde sakladığı mucize son derece basit. Herkesin kullanabileceği kadar apaçık.
Bilinçaltı mucizesi, beynimizdeki karmakarışık bilgisayar sisteminin tüm gücünden faydalanmamıza olanak tanıyor. Bu ne demek peki? Bilgisayarınızı bir kez programladıktan sonra, artık güvenle arkanıza yaslanabilirsiniz demek. Ondan sonrası artık sizin işiniz değil. Bilinçaltınız geri kalan her şeyi sizin adınıza yapacaktır.
Ne istiyorsunuz? Daha mutlu olmak mı? Daha fazla güç mü? Daha çok para mı? Mutlu olabileceğiniz bir beraberlik mi?
Siz isteyin ve mucize de sizin adınıza bunu gerçekleştirsin. Siz bilgisayara yapması için emir verin ve bilgisayarınız da bunu sizin için yapsın.
Bütün ilişkilerimiz, bilinçaltımızı kullanma şeklimiz tarafından yönetilirler. Eşinizle, arkadaşınızla, anne babanızla ve kendinizle olan iletişiminiz, özünde bilinçaltı zihninizle olan iletişiminizdir.
Siz bir arkadaşınızla bir sorun yaşadığınızda, sizin bilinçaltınızla arkadaşınızın bilinçaltı bir sorun yaşamıştır.
Siz eşinizden boşanmak istiyorsanız, her ikinizin de bilinçaltı artık birbirini istemediği için boşanacaksınız. Çocuklarınız sizinle iyi geçinemiyorsa, onların bilinçaltı sizi sevmediği için geçinemiyorlardır.
Eğer başarısızsanız, bilinçaltınızı tembel olmaya programlamışsınız. Mutsuzsanız eğer, bilinçaltınızda mutsuzluk tohumları var.
Eğer korkuyorsanız, bilinçaltınızın cesarete ihtiyacı vardır.
Bilinçaltınız dünyanın en büyük ve en verimli tarlasıdır.
Gerçek hayatta verimli arazileriniz olmadığı için üzülmeyin.
Dünyanın en verimli toprakları zihninizdedir.
Mesele verimli bir araziye sahip olup olmamak değil, doğru tohumu ekip ekmeme meselesidir. Tarlanıza soğan ekmek istediniz ama patates çıktıysa, boşuna hiç kimseyi suçlamayın lütfen. Bu tamamen sizin suçunuzdur. Eğer mutsuzsanız, şu andan itibaren kimseyi suçlamayın. Çünkü mutsuz olmayı bilerek ya da bilmeyerek siz istediniz. Kimse sizi zorla mutsuz etmedi. Koşullara boyun eğdiniz, seçimleri bir başkasına bıraktınız, pes ettiniz, direnmediniz, mutsuz olacağınıza inandınız ve sonunda başardınız.
Şimdi ise artık yeni bir seçeneğimiz var. Elimizde muhteşem tohumlar olduğunu biliyoruz. Bunları ekmelisiniz. Mutlu olmak için, kolları sıvayıp, bilinçaltınıza "merhaba" demelisiniz...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Acaba Kiminle Evlensem? (Raflarda)
Storie d'amoreBu kitap, Mustafa Çay'ın Acaba Kiminle Evlemsem adlı basılmış kitabının özetidir. Telif hakları gereği kitabın tamamını yayınlayamıyoruz. Kitap içeriğinin yaklaşık üçte birlik kısmını bu hikayede bulabilirsiniz. Basılı kitabı Türkiye'deki tüm kitapç...