1 Hafta Sonra
Formamı giyip bir kaç şeyi ağzıma atıp çantama kalem ve defter koydum. Daha sonra telefonumu ve kulaklığı mı aldıktan sonra hırkamı giyip evden çıktım.. Okulun giriş kapısına geldiğimde annemin bir sözünü hatırlamıştım ' Kendine güven canım kızım ' küçükken bu söze cevabım vardı ' Tamam annecim ' şimdi ise sessizdim verecek cevap bulamıyordum.Kelimeler boğazımda dizili kalmıştı. Daha fazla kapıda durmadan içeri girip bir banka oturdum. Bir çift mavi göz bana bakıyordu. Bakışları soğuktu , hissizdi ama etkilenmemiştim. Kombini siyahdan ibaretti. Aynı soğuklukla ona baktığımda gözlerini kaçırır sanmıştım ama yanılmıştım. İnatla bana bakıyordu sanki. Gözlerimi çekmiştim. Daha fazla bakmak istemiyordum. Göz kapaklarım kapanıyordu. Titriyordum. Neler oluyordu bana? Başımı iki yana salladığımda biraz ayılmıştım. Müdürün sesini duyduğumda daha yeni olan kalabalığın yanına gittim. Müdürün sesini duyabiliyordum ama duymak istemiyordu kulaklarım. Konuşma bittiğinde sınıfıma gittim. Sınıfımı kayıt işlemlerinde öğrenmiştim. 12/B . En arka sıraya oturduğumda yanıma kimse gelmemişti. Ama sadece benim yanım boştu . Hoca derse girdiğinde daha ilk gün olduğu için rehberlik olabilirdi. Evet rehberlikti. Hoca merhaba diyemeden kapıdan içeri bodoslama dalan o çocuğu gördüm. Hocayı takmadan gözlerini sınıfta gezdirdi. Gözleri bende durdu ve yanıma gelmeye başladı. Yanıma oturduğunda onu hiç takmadan cam kenarına biraz daha sığınmıştım. Hoca onun bu hallerine aldırmadan devam etti. Tanıtma faslı falan olmamıştı ama hoca konuşacağımızı söylemişti. Ben kural anlatacağını sanıyordum. Öyle olmamıştı. Beni şaşırtmıştı. Acı çekmenin ne olduğunu sormuştu. Parmak kaldırıp beni seçmesini bekledim. Bazıları dalga geçerek söylemişti. Hocanın gözleri beni bulduğunda konuşmaya başladım.
" Acı çekmek bir insanın kelimeleri boğazında kalmasıdır. Kalbinin bile atmaması demektir. Gözlerinin ağlamamasıdır. Acı çekmek yaşamamaktır , nefes alamamaktır..."
Sonlara doğru sesim kısılmıştı. Herkes bana bakıyordu o çocukta.
" Etkilendim açıkçası oturabilirsin adın neydi peki ?"
"Mirza"
Şaşırmış gibiydiler. Umrumda değildi . Zil çalınca kantina inip kendime tost alıp bir masaya oturdum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ESİNTİ
General FictionBelki de onu tanırsam hayatım değişecekti' Ya da sadece kendimi kandırıyordum.. SudenazColgecen- 07.04.2016'