YENİ

Bölüm 4

Evettt yeni bir gün yeni bir sabah yeni bir umutlar. Her sabah uyandığımda babamın bana iyi davranmasını umuyordum tek istediğim buydu. Neden bende güzel bir baba-kız ilişkisi yaşayamıyordum ki? Ben onlara ne yapmıştım sanki babam beni sevmiyordu? Bunları düşünmeyi boşverip yatağımdan çıktım duşa girip hazırlanmaya koyuldum. Kendimi Egeyi düşünürken buldum. Gözleri.... of çok güzeldi bana bakışı içimi ürpertiyordu ama o tehlikeli ve karanlık biriydi. Bana göre değildi, benim kriterlerime uymuyordu ama hayalimdeki erkek tiplemesi de tam olarak Ege'ydi.

"Eylül lütfen ya" Yağız sabahtan beri susmak bilmiyordu . Ege ona bir hediye ediyordu ama ben bunun tehlikeli olduğunu bildiğim için izin vermemiştim.

"Ya ehliyetin bile yok ne motoru Yağız beni sinir etme taksiye bin hadi" dedim.

"Ya benim bitanecik ablacım noooluuur" yalvarmasına dayanamıyordum. Masum kediler gibi gözlerimin içine bakıyordu. O sırada Ege lafa karıştı.

"Benimde ehliyetim yok civciv. Kullanmayı bildiğini söyledi bırak kabul kullansın işte. Belki Simgeyi tavlar" deyip Yağız'a gör kırptı.

"Of tamam" dediğimde üstüme atlayıp sarıldı. Ege Yağız'ı bu kadar çabuk nasıl sevebilmişti anlamıyordum.

"ee civciv taksiyi boşver de gel beraber gidelim" 7 kez korna çalan taksiye özür dileyerek baktığımda yanına gidip "gerçekten özür dilerim gidebilirsiniz" dedim.

"Sizin yüzünüzden adam yarım saatir burda bekliyor."

"Kes sesini Ege" dedim ve yola koyulduk.

Yıllardan sonra ilk kez okul sırasında yanımda birisiyle oturuyordum. İşin tuhafı ise bundan oldukça memnundum. Yalnız tek bir sorun vardı. Ege sürekli benimle uğraşıyordu ve dersi dinleyemiyordum. Daha 2. günden 2 uyarı almıştım ve bu 4 yılda bir ilkti.

"Artık susar mısın?" Simge Ege'ye gerçekten sinirlenmişti.

"Sanane " dedi ve göz devirdi Ege.

"Biraz daha kibar olabilirsin" deyip aralarına girdim.

İçeri mustafa hoca girdi. Beden eğitimi öğretmenim.

"Eylül Antrenmanlar başlıyor seçmelere katılanlara da sen bakacaksın katılmak isteyen olursa adını yaz ve seçme tarihlerini bildir bana getir tatlım."

"Tamam hocam" deyip yerime oturdum. Ders bitmişti.

"Ne antrenmanı?" dedi Ege meraklı bakan gözlerle.

"Basketbol. Tam bir ustadır boyunun kısa olduğuna bakma." dedi Simge gülerek.

"Bende seçmelere katılıcam adımı yazarsın" deyip göz kırptı ve sınıftan çıktı.

"Bu çocuğu anlayamıyorum bazen Simge."

"Çocuk senden hoşlanıyor CİVCİV" deyip güldü. Egeyi taklit ediyordu. Kafasına kitabımı fırlattım.

Okul bitmişti çok şükür. Sınıf sınıf gezip seçmelere katılmak isteyenlerin adlarını a4 kağıdına not edip Mustafa hocaya götürdüm. Taksiyi aradım gelmesini beklerken motorla önümde Ege durdu arkasında da küçük motorcu Yağız bey vardı.
"Ne taksisi Eylül ya motorumuz var artık hadiii" Yağız neden bu kadar şımarıyordu anlamıyordumm. Annem öğrendiğinde zaten o motoru satardı ya da saklardı.
"Sana güvenmiyorum Yağız ben Egeyle gitsem daha iyi olucak" dedim gülerek. Hepimiz gülmüştük ve evin yolunu tuttuk.

Evin önüne geldiğimizde motordan inip kaskı çıkardım  ve Egeye verdim.
"Teşekkür ederim maviş" dediğimde bana çok farklı baktı.