İNTİKAM

Bölüm 5

Dünki olaylardan sonra yarın okula gitmemeye karar verdim. Evde mal mal oturup bilgisayar, tabletle uğraşıcaktım. Sabah uyandım ve yataktan doğruldum. Annem işe çoktan gitmişti. Ayaklarımı yere değdirdiğim anda soğuktan içime titreme geldi. Parmak uçlarımla aşağı indim ve mutfağa girdim. Annem kahvaltımı hazırlamıştı. Canım annem diye kendi kendime sevindim. Kahvaltìmı yaptım ve televizyonun başına geçtim.

Telefonumun çaldığını duydum ve masanın üstünde duran telefonumu elime alarak kimin olduğuna baktım. Arayan Sude' ydi.

"Efendim." diyerek yanıtladım. Okula niye gelmedigimi sordu. Olanları anlatıp dinlenmek istediğimi söyledim. Oda anlayışlı bi şekilde karşıladı zaten.

------

Sabah uyandım ve okul için hazırlandım. O kadar çok uykum vardı ki yürümek yerine taksiye binmeyi tercih ettim.

Okula girdiğimde öğrenmiş olmalılarki herkes bana bakıyordu.

Yiğit kurtarmış şu sürtüğü!

Kelimelerini duyunca kan beynime sıçradı.

"Ne diyon lan sen?" diyerek kızın üstüne yürümeye başladım.

"Sürtük diyorum, sürtük. Kulağında sorun mu var?" deyince kızın üstüne atladığım gibi bir el beni belimden tutup kızdan ayırdı.

Umursamadan "Ben sana bir sorun yaşatıcam, istersen..." derken Sude "Sakin ol şampiyon. Dur bi!" deyip lafı ağzıma tıkmıştı.

O sırada kızda saçını düzeltip arkadaşlarının arkasına saklanmaya çalışıyodu.

Bir an da aklıma bu belimden tutan kim diye düşünmeye başladım.

"Bırak beni!" diye çıkışarak zıplamaya başladım. Ayaklarım yerden kesti ve beni başka yöne çevirip kızdan uzaklaştırdı.

Cidden bu kimdi?

Hızlıca elini bellerimden çektim ve arkama döndüm. Suratı pürüssüz ve yeşil gözlü biriydi. Umursamadım ve bağırmaya başladım.

"Sen kimsin, hayvan!" diye çıkıştım. Zaten sinirlenmiştim o olmasaydı ağzını yüzünü dağıtmıştım o yellozun. Kaşlarımı çattım ve sinirli bir şekilde ona baktım. Sude' de kızla konuşuyordu sanırım. Tekrardan bakışlarımı hayvana doğru çevirdim.

Omuz silkti ve "Sakin ol Şükriye." diyerek çarpık bir sırıtış attı.

Gülüşü çok güzeldi fakat sinir bozucuydu. İyice sinirlendim ve göğsünü yumruklamaya başladım.

Elleriyle bileklerimi tutarak "Hop hop sakin ol demiştim." diyerek gizli bir gülüş attı. Elleri yumuşacıktı gerçekten etkileyiciydi.

Dediklerini komik bir şekilde taklit ettim "Hop hop sokon ol domoştom." dedim ve güldüğünü gördüm. Omuz atarak Sude' nin yanına doğru ilerledim. Sude ne olduğunu sorunca olanları anlattım. Kızın müdürün odasına gittiğini söyledi.

Şimdi sıçtım.

Bir öğrenci beni müdürün çağırdığını söyledi. Gözlerimi devirerek müdürün odasına gittim.

~

"Gel bakalım, otur." dedi. Gözlüğünün üstünden baktı ve gözlüğünü çıkardı.

Oturdum ve dinlemeye başlıcaktımki baktım aynı şeyleri söyliyecek dinlememeye karar verdim. Sadece dinlermiş gibi yapıp kafa salladım. Hep aynı sözleri söyleyip duruyordu.

"Daha 3. Günün bir daha şikayet almak istemiyorum yoksa ailen ile görüşmek zorunda kalacağım..." falan filan. Sonunda odadan çıktım ve sınıfa doğru ilerledim.

İçeri girdiğimde yine o kız vardı. Pis pis bakıp gülüyordu yelloz. Bu kız bizim sınıfta mıydı?

Sınıftan çıkmassam yine kavga edicektim. Arkamı döndüğümde bir kas yığınına çarptım ve biraz afalladım.

"Yuh, hayvan!" deyip "Önüne baksana!" dememle kafamı kaldırdım.

İkimizde aynı anda;

"Yine mi sen?!"