ÖZÜR

54 5 0
                                    

Sabah kalkığımda başımda inanılmaz bir ağrı vardı dün çok geç yatmıştım kafamı zorlanarak kaldırıp saate baktım yok artık ! Cidden bu kadar uyumuş muydum? Saat 16.00 olmuştu. Ağır hareketlerle banyoya gidip soğuk bir duş aldım bu biraz olsun beni kendime getirmişti çıktıktan sonra kafama bir havlu sarıp kendimi mutfağa attım kahve kavanozunu elime alırken dün olanlar aklıma geldi. Ona çok mu sert davranmıştım ? Ama her şeyi biliyor olması kulağa korkutucu ayrıca merak uyandırıcı geliyordu. Garip bir şekilde onun yanında hem huzurlu hemde rahatım.
Birdaha gelir miydi acaba ? Açık konuşalım gelmesini isterdim. Onu tanımıyor olsam bile o beni gerçekten iyi tanıyordu.
Kahvemi ve sigaramı alıp balkona çıktım. Gökyüzüne kaldırdım başımı. Hava bu gün kapalıydı. Yağmur yagıcağı her halinden belliydi. Yağmuru ve sonrasında gelen kokuyu seviyordum bu bana huzur veriyordu.
Bu düşüncelerleyken kapı çaldı "bu ara misafirlerim çoğaldı " ne kadar somurtsamda onun gelmiş olma ihtimaliyle heyecan yapmıştım. Tam kapıyı açıyordum ki ayağım sehpaya takıldı ve yeri boyladım hem sövüyor hemde bacağımı tutuyordum. Biraz zorlanip kapıyı açtım. O gelmişti , can..
Bir yandan bacağımı ovarken bir yandan hala küfür ediyordum. Can gülmeye başladı sinirlenip "ne gülüyosun be komik mi ?" Bir bana bir bacağıma birde sehpaya bakıp " o kadar küfürü senin etmedigini söyle " dedi ve gülümsedi . Bende kendimi tutamayıp güldüm. " ağzım bozuktur, gelsene içeri " ahh bunu yaptığıma inanmıyorum kendimi gerçekten bir sürtük gibi hissettim o ise bu hareketime şaşırıp " beni içeri davet ediyosun yani " dedi . Tekrar gülümseyip "şansını zorlama istersen " dedim . Gülümseyip içeri girdi. Elinde poşetler vardı ve merak etmiştim. Koltuğa oturdugumuzda ilk konuşan ben oldum. "Şey ben dün için özür dilerim fazla sert davrandım sanırım " dedim. Bu söylediklerime ben bile inanamıyordum ama ondan Özür dilemem gerekiyordu. Yani en azından ben öyle hissediyordum.
Can şaşırmış bi halde " düştüğünde sadece kafanı vurduguna emin misin sen ? " dedi . Ona göz devirip "sadece bacağımı vurdum eminim " deyip gözümü dizime çevirdim sanırım baya sert düştüm morarmaya başlamıştı. O sırada can konuştu " oo sen Baya kötü düşmüşsün bekle burda buz koyalım " dedi. Bir şey dememi beklemeden mutfaktan buz getirdi. Yavaşça yanıma oturup buzu dizime koydu. Parmakları tenime değdiğinde titremistim. Sanırım bunu fark etti. Hafifçe gülümsedi. Ortamdaki romantik havayı dağıtmak için "kendim yapabilirim " gibisinden bişeyler mırıldandım. Ama beni takmayıp " benim gelmiş olma ihtimalime karşı heyecan yapıp düştün sanırım " dedi ve gülümsemesi daha çok yayıldı ben ise yine sadece göz devirip "yeter tamam " dedim. Buzu yavaşça dizimden aldı ve mutfağa götürüp koydu. Gelip karşıma oturduğunda merak ettiğim posetleri alıp tekrar ayağa kalktı . Mutfağa Gittiğinde merak etmiştim. Arkasından topallayarak gidip " ne yapıyorsun? " diye sordum. Bana dönüp " dün gece geç yattın ve daha bişey yememis olmalsın " dedi . Tekrar olduğum yerde kaldım tam sorucaktim ki sözümü kesip " bişey sorma cevap vermiycegimi biliyosun " deyip göz kırptı. Sesimi cikarmadim elbet bir gün anlaticakti...
Posetinde simit,poğaça ve kurabiye varmış. Birer kahve yapmıştı. Balkonda sigara içip onları atıştırıyorduk. Onun sigara ictiğine şaşırmıştım. Ama gerçekten yakışıyordu. Biz sessizce sigaralarımızı içerken hafiften yağmur başlamıştı. Gülümseyip ayağa kalktım. Balkonun soğuk demirine ellerimi koyup kafamı yukarı kaldırdım. O koku.. huzur verici yağmur ve toprağın buluştuğu o an tek kelimeyle mükemmel bir histi yanımda onun varlığını hissettiğimde ona döndüm yüzünde tebessümle beni izliyordu. " çok güzel değil mi ? Bu anı seviyorum " dedim o ise " senin kadar değil bende bu anı seviyorum " dedi şaşırmıştım ayrıca sanırım heyecan yaptım bu soğukta ellerim terlemisti. Ona bakıp "ş-ey içeri mi geçsek üşüdüm." Sadece bunu söyleye bilmistim bir şey söylemeden içeri geçti bende arkasından. Koltuğun üzerindeki ceketi alıp " gitsem iyi olur uyku saatin geldi " dediğinde şaşırarak saate baktım haklıydı ama onun yanında zaman çok hızlıydı. Onu tekrar görmek istiyordum kendimi tutamayarak "Can ? " dedim arkasına dönüp sorarcasina baktı " numaranı alabilir miyim yani bir sakıncası-" sözümü kesip " sabah mesaj atarım "dedi . " kendine dikkat et iyi geceler " deyip gülümsedi . Bende gülümseyip "iyi geceler " dedim . Kapıyı kapadiginda ona günden güne bağlandığımı hissettim...

ŞİZOFREN Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin