Telefonumun kilidini açtım ve mesaja baktım.Mesaj da 'Seni saat birde Velvet Cafe de bekliyor olacağım' yazıyordu.Heyecanla Başak'ı uyandırdım.Yine her zaman ki gibi kolay kolay uyanmadı.
Uyandığında"Başak biri bana mesaj atmış."Telefonumu onun eline tutuşturdum.Hemen okudu.O da benim gibi heyecanlanmıştı."Sahra bence gitme.Çünkü kötü bir amacı olabilir."dediğinde bütün heyecanımı söndürüp o yönünü de düşünmeye başladım.Bugün kahvaltıya Merve gelecekti.O yüzden hemen aşağıya inip kahvaltıyı hazırlamaya başladım.
O mesajı unutmalıydım.Çünkü Başak'ın dediği gibi kötü birşey yapabilirlerdi.Ben çayları dolduracakken zilin çaldığını duydum.Kapıyı açtığımda beklediğim kişi gelmişti.Hemen Başak'a seslendim.Başak inene kadar bende Merveyle çayları koyduktan sonra Başak
aşağıya inmişti.Merveye o mesaj olayını anlatacaktım.
Ben daha söylememe kalmadan Başak mesaj konusunu açmıştı bile.
"Merve Sahranın telefonuna isimsiz bir numara mesaj atmış."Merve şaşkın gözlerle bize bakıyordu.
"Sence gitmeli miyim?"diye söze atıldım.Bir yanım 'O kişiyi merak edip kendini yiyip bitireceğine git'diyordu,diğer tarafım ise 'Ya sana bir şey yaparsa,boku yedin Sahra.'diyordu.Tabi ki de gitmeyecektim.Ben düşüncelere dalarken Merve"Ay şimdi merak ettim.Kim acaba?"dedi.Ben de konuyu değiştirmek için Başak'a "Sörfe gidecek miyiz?" dedim.Gerçekten bize kim ders verecekti merak ediyordum.Başak"Tabi ki kızım.Belki yakışıklı bir sevgili buluruz."dediğinde Aliyi unuttuğumu fark ettim.Ne çabuk unutmuştum.Kahvaltımız bittiğinde sofrayı toplamaya başladım.Topladıktan sonra Başak'la odama çıkıp bikinilerimizi giydik.Sonunda evden çıkabilmiştik.Merveyi keman kursuna bıraktıktan sonra sörf yerinin yolunu tuttuk.
*************************************************************************
Sörf yerine vardığımızda öğretmen bize yardım edecek Görkem ve Demirle tanıştırdı.Görkem çok yakışıklıydı.Sörf tahtalarına bindiğimde düşecekken Görkem beni belimden yakaladı ve o an göz göze geldik.Gözleri kahverengiydi.Kendimi eşsiz gözlerinde kaybetmiştim.Ama kısa süre sonra kendimi toparlayabilmiştim.Üçgen vücudu,eşsiz kavrengi gözleri,yapma burnu,kaslı kolları ve tatlı bir ses tonu vardı.İç canavarım'O senin olmalı Sahra'diye bağırıyordu.Canavarım haklıydı.Kafamı sağa çevirdiğimde Başak Demirle baya ilerlemişlerdi.Akşam bütün ayrıntıları anlatmasını isteyecektim.
"Bak şimdi burayı sıkı tut."Kalbim çok hızlı atmaya başlamıştı.
"Korkuyorum,ben bunu yapamam."
"Ben buradayım prenses sana bir şey olmayacak."Kulaklarım doğru duymuştu.Bana prenses demişti.
"Şimdi bana güven."Evet ben prensime güvenmeliydim. Gösterdiği yeri tuttum ve beraber sörf yapmaya başladık.O an anlatamayacağım kadar eşsizdi.Kendimi mutlu ve huzurlu hissediyordum.Böyle mutlu ve huzurlu giderken önümüze kocaman bir dalga geldi.Ben çok korkarak çığlık atmaya başladım.Görkem kulağıma uzanıp"Düşersek sakin ol.Yanındayım."dediğinde biraz da olsa rahatlamıştım.Dalganın üstünden geçtiğimizde dengemizi toparlayamayıp Görkemle sörf tahtasından düştük.Aslın eğlenceliydi.Denizden çıktığımızda Görkem kahkaha atıyordu.Kahkahası bile tek kelimeyle harikaydı.Beni belimden tutup kendine çekti ve kulağıma eğilip "Nasıl zevkli mi ?"dedi.Bende onun sorusuna cevap olarak kafamı onaylama anlamında salladım."Ben üşümeye başladım."dediğimde beni sörf tahtasına çıkardı.Daha sonra oda bindi ve geri döndük.Döndüğümüzde öğretmen beni yanına çağırdı."Merhaba öğretmenim,nasılsınız?"soruma şaşkın şakın baktıktan sonra konuşmak için ağzını açtı."Sahracığım bana öğretmenim demene gerek yok,Emre diyebilirsin."onun cümlesinden sonra bu seferde ben şaşkın şaşkın bakıyordum.Benden neden böyle bir şey istemişti ki."Ben şöyle düşündüm hafta sonu Görkem,Demir,sen ,ben ve Başak akşam yemeği yeyip tanışırız diye düşündüm.Tabi eğer sizin içinde uygunsa."Beni şaşırtmaya devam ediyordu.Hafta sonu bir işim yoktu.Hem Görkem de gelecekti.Bunu Başakla da konuşmalıydım."Ben bir Başakla da konuşayım.Biz size haber veririz" deyip Başak'ın yanına gittim ve Emre öğretmenin bana dediklerini bir bir anlattım.O da benim gibi şaşırmıştı.Üstümüzü giyindikten sonra Görkem ve Demir'e 'Görüşürüz' dedikten sonra arabaya bindik .Başak'ta kalabilmek için annemden izin almıştım.Başakların evine geldiğimizde Selda teyzeye selam verip Başak'ın odasına çıktık.Bugün çok yorulmuştuk.Yatağa uzandım, tam gözlerimi kapatacakken telefonumun melodisiyle ayıldım.Kimdi beni bu tatlı uykudan uyandıran.Telefonumu elime aldığımda yine isimsiz bir numaraydı.Merakla telefonu açtım .
