Kapı çaldı. 3 yaşındaki eda kapıya doğru ilerledi üstünden akan sevinç terleri ve gülücükleri hiç eksilmeden kapıyı açtı. Gelen babası Oktay dı inanılmaz bir şekilde sarılış içinde salona doğru yürüdüler salonda girişin tam karşısında duran koltukta oturan ve sinirli bir şekilde gözü kapıdan hiç ayrılmıyan Özlem eda yı odasına göndererek Oktayla bir şey konuşacağını ima eden bakışları arasında kalan Oktay buruk bir sevinç ve üzüntü arasında kalan bir tavırla "ben çok yorgunum tatlım hemen uyumam lazım bugün olmaz" diyip koridorun sonunda duran odasına doğru yürümeye başladı.Yatak odasına gitti ama uykusu olmadığı için kitap rafından bir kitap seçti akan göz yaşları ile birlikte sevdiği en güzel sözletin altlarını çizmek için bir kalem aldı. Bu ara evde olan başka bir insan -karısı- yatak odasına girdiği an kitabı hemen kapattı ve gözlerini yumdu karısı ise bu hareketi gülerek karşıladı. "Sen neden benle konuşmak istemiyorsun" dedi. Oktay ise hiç karşılık vermeden uyudu. Karısı ise kocası olacak kişinin okuduğu kitabı -TUTUNAMAYANLAR- aldı ve kocasının çizdiği yerleri okumaya başladı. Özlemin dikkatini bir söz çekti."Tutunacak dalımız kalmadı tutunamyoruz" yazıyı çizdiğini gördü ve Oktay bu sözün altını çizdikten sonra bir ok çıkartıp alttaki boşlukta şu yazıyı yazdığını gördü "Delirmeme çok az kaldı ama benim hayatım çocuğum ve çocuğumun o güzel gözlü annesini yalnız bırakmaktan korkuyorum." yazıyordu Özlem bunu okuyunca kocasının üzerine çok gittiğini anladı ve kitabı kapattı yastığını düzeltti ve içindeki sesi dinleyerek uyudu.Belliki Oktay ta o zamandan beri delirmenin başlangıcını yaşıyormuş.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DELİLİĞİN ADABI
EspiritualKapı çaldı. 3 yaşındaki eda kapıya doğru ilerledi üstünden akan sevinç terleri ve gülücükleri hiç eksilmeden kapıyı açtı. Gelen babası Oktay dı inanılmaz bir şekilde sarılış içinde salona doğru yürüdüler salonda girişin tam karşısında duran koltukta...