Henüz lise 1 öğrencisi, 16 yaşında, toy, saf, ve mutluluğa aç bir kızdım...
Okulun son günleriydi, sıcak bir mayıs ayının 19. Gün doğumu... Ve yıllardan yılların en güzeli (yani benim için) 2011.
Hikâyeme bu tarihten başlıyorum; çünkü o tarih benim miladımdı. Artık o tarihten öncesi ve sonrası vardı benim için...
Benden 1 yaş küçük kız kardeşimle 19 Mayıs kutlamalarını izlemeye gitmiştik o gün. Dönüşte ise o sıralar tek eğlence kaynağımız olan bir internet cafede almıştık hemen soluğu. "Facebook" denen o sosyal siteyle tanışmamın birinci haftasıydı. Arkadaşlarımdan görüp, merak etmiş ve ben de kullanmaya başlamıştım. Monoton geçen hayatımda bi farklılık istemiştim belki de, bi kıpırtı...
Facebook u kullanmayı tam olarak bilmediğim için, o gün yanlışlıkla bütün arkadaşlık isteklerini kabul etmiştim meğer... Ve sonra aniden. "selam g.k" şeklinde bi mesaj .. Şaşırmıştım. "Kimdi bu?" "Ve 'g.k' ne demekti?" hemen cevap verip, 'g.k' nin ne demek olduğunu sormuştum sinirle. Cevap oldukça basitti; "güzel kız". Çok mutlu olmuştum. Hatta fazla mutlu olmuştum. Neden bu kadar mutlu olduğum konusunda da en ufak bi fikrim yoktu. Ama birşeyler değişecekti, hissediyordum. Konuştukça, kalbimin çok hızlı bi şekilde ona koştuğunu farkettim. Sanki hep onu beklemişti de şimdi kavuşuyormuş gibiydi. Ve daha o an, dış görünümü hakkında en ufak bir fikrim dahi yokken, ona o kadar bağlanmıştım ki, kaybetmekten korkuyordum...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kağıttan Gemi
Romansa"Onu hayatıma hangi tesadüf, hangi sebep, ya da kader mi getirmişti bilmiyorum ama, iyi ki getirmişti...."