Kesişen Hayaller

'5

Doğru mu duydum , yoksa kulaklarım bana oyun mu oynuyor , soramıyorum kimseye . Ağzım fazlasıyla kuru ve dudaklarımı hareket ettirsem pul pul dökülecek hissi veriyor .

"Nasıl haber alamazsınız ." Beyza görevli olduğunu düşündüğüm kadına bağırdığında irkildi karşısında ki kişi . "Hava durumundan dolayı bağlantı sorunu oluştu hanımefendi , sakin olun . " Kadın şakaklarını ovduktan sonra devam etti . "Uçağın düştüğü haberini almadık yani bu iyi bir şey . Yalnızca bir gecikme olduğunu düşünüyoruz veya pilotun zorunlu iniş yaptığı da bir ihtimal. "

Kadına baktım sinirle , onun sanki bir suçu vardı. Derin bir nefes alarak Sıla 'nın yanına oturdum , göz yaşlarım depresyon haftamdayken tükenmiş olmalıydı ki akmaya niyetli gibi gözkümüyorlardı .

"Yasin , çok kötü bir şey oldu ." Sıla telefonla konuşmaya başladığında beynimin içinde atlar tepişiyordu . Elim telefonuma gitti , Buğra olsaydı keşke yanım da.  Yoksa Arden mi olmalıydı.  Buğra 'nın dudaklarından dökülen güzel sözlerini mi dinlemek rahatlatırdı beni yoksa Arden 'in bir şarkısının kulaklarıma dolması mı ? Cevapsız sorulardan biriydi bu da şu an . Telefona uzanan elimi kendime çektim , onlara ihtiyacım yoktu. 

Sıla uzun bir konuşmadan sonra telefonunu kapattı , sonunda . Bu arada gözlerim Beyza 'yı aradı , O da kuytu köşe bir yerlerde telefonla konuşuyordu . Kesin bizden sakladığı bir eniştemiz vardı , kesin ! Şu an yanına sinsice gidip , telefonu elinden kapabilirdim . Telefom görüşmesine öylesine dalmıştı ki beni fark etmeyeceğine eminim . Ancak şu an oturmaya bile enerjim yokken oraya kadar yürümek ...

Başımı yan tarafta ki duvara yaslayarak gözlerimi yumdum .

Bedenimde ki kollar ile irkilirken gözlerimi açmaya çalıştım . Ancak birisi göz kapaklarıma beton bağlamış gibiydi , hem kafamı yasladığım yerde oldukça rahattı . Ve çok da güzel kokuyordu , eski kitap sayfaları gibi . Bu koku yalnızca Buğra 'ya ait olabilirdi . Gözlerimi hızla araladım , Onun ne işi vardı burda. 

Doğrulacakken omzumda ki kol engeledi beni , Buğra duvar ile arama girmişti . Başı duvara yaslanmıştı , kolu da bedenime dolanmıştı . Kolunu üstümden atmaya çalıştığım da iyice kendine çekti beni . "Buğra ." Seslenmeme karşılık vermedi . "Buğra , çek şu elini !" Yalnızca mırıldandı , kolu gittikçe sıkılaşıyor , beni daha fazla kendine çekiyor gibiydi bu arada .

Yardım istercesine gözlerim etrafta dolandı . Ve gördüğüm manzara ile yüzüm şekilden şekile girdi.  Karşım da ki bankta yansımamızı görüyor gibiydim , tek farkı benim yerime Beyza , Buğra 'nın yerine tanımadığım bir erkek yerleşmişti.  Kocaman gözlerle bakmaya devam ederken tükürüğümün soluk boruma kaçmasıyla öksürmeye başladım . Buğra 'dan kurtulup doğrulamadığım için öksürüğümü durduramazken , nefes alamıyordum neredeyse . "Öho-Buğ-öh-ra-öhö. " Son gücümle omzuna geçirdiğim de sonunda uyandı . "O adamı gönderin burdan ." diye tıslayarak doğrulduğun da , kolunu henüz çekebilmiş değildi . Bakışları kırmızıya dönmüş yüzüme döndüğünde sonunda serbest kaldım . "Su alıp geleyim mi ?" dediğin de olumsuz anlamda kafamı salladım , "Ben alırım ."diyerek ayaklandım arada öksürerek. Hâlâ uyuyan çiftimize bakmadan , ki bakarsam onları gözlerimden çıkan lazerle öldürebilirim , aşağı indim . Suyu nerden alacağım konusun da bir fikrim yoktu , gelişi güzel yürümeye başladım. En sonunda binadan çıktığım da bedenime vuran soğukla titredim . Montumun fermuarını iyice çektim , dağılmış atkımı düzelttim . Ufak bahçede ki banka doğru yürüyecekken , binanın yan tarafından Sıla 'nın sesini duydum sanki.  Sese doğru yaklaştım .

"Siz artık gitseniz iyi olur ." dedi Sıla 'ya ait ses.  "Hem sözlüsü de geldi kardeşim , sana ihtiyaç kalmadı.  Aslında hiç ihtiyaç yoktu sen neden geldiysen ?" Yasin 'e ait ses konuşmaya devam ederken onları görebileceğim kadar yaklaştım.  Sıla ve Yasin'in yüzleri bana doğru dönüktü , hemen fark ettiler beni.  Ancak Arden 'in arkası bana dönüktü.  "Arden ?" Sorarcasına seslendiğimde Ona , yüzünü bana çevirdi . İki adım da yanıma geldi.