Savaş Ertürk

56 3 0
                                    

Elçin'in bana fırlattığı kıyafetleri giydim. Sportif giyinmiştik ikimizde. Saçımı dağınık topuz yapıp

mutfağa girdim. Kahvaltı hazırladım. Elçin koşarak yerine oturdu. 15 dk falan sonra mulaşıkları

yıkayıp eden çıktık. Okula gittim o ise şirkete. Eşyalarımı alıp sınıfa gittim. Dersin ortasında birisi gelip

duyuru yaptı.

"Sonraki ders tüm üniversite 4'ler  konferans salonunda toplanıcaktır.  "

Gitti duyurusunu söyleyip işte. Dersin geri kalan bölümü de aynı sıkıcılıkla geçti. Zilin çalmasıyla

eşyalarımı topladım. Dolabıma yerleştirip kantine gittim. Sabah kahve içemedim ya, onu telafi edicem.

Ağzımın yanmasını umursamadan hızlı hızlı içiverdim kahveyi. Biter bitmez konferans salonuna

gittim...

Sıkıcılıkla bişeyler gevelendi. Asıl güzel olan yarın okul olmamasıydı. Gerisi boş... Koluma birinin

dokunmasıyla kendime geldim. Döner dönmez gözlerim o güzel gözlerle buluştu. Çeliği andıran sert

bakışı tüm duygularını gizliyordu bizden.

"Bana evinizin anahtarını ver. Barış Elçin'e sürpriz yapıcakmış. Sende benimle geliyorsun. Bu gece

benim evimde kalıcaksın." Anahtarı verdim.

"Ben senin evinde kalmam."

"Kalıcak yerin varmış gibi konuşuyorsun."

"Var."

"Evet, benimle kalıcak."

Ağzım açık bunu söyleyene bakıyordum. Meriç bana takmış olan zengin züppenin tekiydi. Ve benim

aşırı sinirimi bozuyor.

"Onunla mı kalıcaksın?!"

"Hayır."

"Evet!"

"Sana soran mı oldu lan!!!"

Evet diyen Meriç'ti tabiki. Sinirlenip onun yüzüne yumruğu geçiren ise Savaş. Hayır o niye sinirleniyor

ki?

Parmağını sallayarak birkaç tehtit yağdırdı. Israr etmeyip gitti. İşte adamın kendini modladığı şey;

"Teklif var ısrar yok. "

Çok da umrumda... çalıştığım klübe gittim. Daha erken olduğu için sadece kafe görevi görüyordu.

Patronum eline bir önlük alıp bana fırlattı. Onaylayıp önlüğümü taktım. Garsonluk yapıyordum arada.

Patronum alışmıştı bir olup bir olmama. Ne kadar güzel değil mi?

saat dokuzlarda

Önlüğümü çıkarttım. Partinin başlamasına az bir süre vardı. Bende arka tarafta bulunan küçük odaya

geçtim. Gardırobun içinden uzun kollu siyah tulumu çıkardım. Altınada platformlu topuklumu. Güzelce

giyinip topuzumu düzelttim.

Sahneye geçtiğimde şarkıyı söylemeye başladım...

(Hey mama)

Şarkı bitince istek olan diğer parçayı söyledim. 5-6 tane falan şarkı söyleyince patronumun yanına

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 24, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Benim MafyamHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin