Hayatımın hep bir dönüm noktası olmuştu,sevilmek istedim. Ailem yüzünden bir yere alışmak çok zor oluyordu çünkü sürekli seyahatler,taşınmalar ve işler yüzünden biyerde en fazla 1 yıl duruyorduk.
Bu kitapta İrem gerçek sevgiyi buluyor,her hatasına...
Lanet olası alarmla yeni bir okul sabahına uyandım. Saate baktığımda 6.45 di. Daha zamanım vardı. İlk iş olarak Beril'i aradım. 3.çalışta açtı.
"Efendim?"
"Kusura bakma da sen gerizekalı mısın kızım dün niye beni bırakıp gidiyorsun?"
"Denizle ayrıldık. Okulda konuşuruz."
Birşey dememe izin vermeden telefonu kapattı ve ben çok şaşırmıştım. Şu zamana kadar deniz ve berili ayırabilcek hiç bi güç daha doğmamıştı. Kahvaltı yapmak için aşşağıya indim, anladığım kadarıyla annem ve babam yatıyordu ben de onları uyandırmak istemediğim için hızlıca kahvaltı yaptım. Ve banyoma girdim duş yaptıktan sonra saçlarımı kuruttum ama saçlarımı kurutmak gerçekten zor oluyordu güzel saçlarım vardı. Saçlarımı seviyordum. Dişimi fırçaladım. Saçlarımı yaptıktan sonra dolabımın önüne geçtim siyah pantolonumu ve siyah bluzumu giydim üstümede deri ceketimi giydim Çantamı aldım,kitaplarımı ve telefonumu koyduktan sonra odadan çıktım ve aşağıya indim ayakkabımı giyip evden çıktım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Evden çıktıktan sonra Berili aradım 5. Çalışta açtı.
"Efendim İrem?" Diyerek açtı morali çok bozuktu belli olarak. Bana irem demişti. Genelde ya sinirliyken yada morali bozukken bana İsmimle hitap ederdi.
"Nerdesin?" Dedim.
"Evden çıkıcam şimdi" dedi.
"Durakta buluşalım" dedim.
"Tamam" dedi ve telefonu kapattı.
Durak berilin evi aksine benim evime yakındı berille konuştuktan 2 dakika sonra durağın yanında bitmiştim. 5 dakika kadar berili bekledikten sonra onu gördüm ve hemen sarıldım. Ağlayarak bana sarıldı. "Ne olmuş?" Dedim. "Ayrıldı benden başka birinden hoşlanıyormuş." Ağzım kocaman açılmıştı. Bu imkansızdı. Deniz bunu asla berile yapmazdı. "Deniz bunu yapmaz" dedim şaşırarak. "Yaptı ismi nehir miymiş neymiş" dedi ağlayarak. Umarım bu nehir ozanın sevdiği kız değildir. Eğer öyleyse işler çok fena karışıcaktı. En kötü Ozanla Berili ayarlar kendimede Ege'yi alırdım. Düşüncesi bile beni gülümsettiğinde bencillik yaptığımı düşünerek eski halime döndüm.
"Ağlama artık. Ben denizle konuşacağım" dediğimde onaylarca başını salladı ve tam o sırada otobüs geldi. Beril tam 15 dakikayı omzumda ağlayarak geçirdi. Onun için üzülüyordum. Denizi çok seviyordu,bunu haketmiyordu. Okuldan içeri girdiğimizde, gözlerim hemen denizi aradı ve buldu. Bahçenin sağ tarafındaki çardakta Ege,Ozan ve Deniz oturuyordu. Deniz beni görür görmez tehlikeyi anladı ve koşmaya başladı. Bende ona doğru koşmaya başladım. Ama ikimizde çok yorulduğumuzu fark ederek pes ettik ve durduk. Konuşmak için yanına gittiğimde "Nasıl yaparsın bunu be!" Diye bağırdım gözlerini benden kaçırarak "İrem bari beni sen anla olmuyo devam edemiyorum berille,zorlamayın." Bu söylediği kusma isteğimi arttırmıştı. "Nehir kim?" Dediğimde dudağını ısırdı ve "Nehire karşı ilgi duyuyor gibiyim" dedi. Nasıl olsa bugün o kızın bizim masamıza geleceği aklıma geldiğinde "Pekala" demekle yetindim. Beril çoktan sınıfa çıkmıştı. Bizde denizle Ege ve Ozanın yanına gittik. Ozan bana "Günaydın kanki" dediğinde gülümseyerek "Günaydın ponçik" dedim. Ozan gerçekten çok cana yakındı. Egeye "Günaydın" dediğimde "Sana da" dedi ODUN İŞTE ODUN! "O zaman ben berilin yanına çıkıyorum." Dediğimde ege beni kolumdan tuttu ve "Konuşucaz" dedi. Hayır diyemedim bile çünkü çekiştirdi resmen kolumu be hayvan. "Ne var be?" Dedim. Öylece baktı. Sadece baktı. Ben de ona baktım. Çok çaresiz duruyordu. Bir derdi vardı buna emindim. "İyi misin?" Diye sorduğumda "Önemi yok" diyerek Ozanların yanına geri gitti. Ben de berilin yanına çıktım. Sırasına kapanmış ağlıyordu. "Kanka denizi bırakman lazım,ben sana başkasını bulucam" dedim ama bana "Hayır,İrem ben Denizi seviyorum" diyerek beni şaşırtmadı.Tam cevap verecekken mesaj sesiyle sustum ve mesajı açtım. Kimden;Ponçik Ozan Kanki,aşağıya gelebilir misin? Acil.
Kime;Ponçik Ozan Geliyorum.
Berile Ozanın çağırdığını söykedikten sonra aşağıya indim ve ozanı gözleri dolu bir şekilde bankta otururken buldum. "Noldu ya?" Dedim hızlıca. "Nehir" dedi ve sustu. "Ne oldu ona?" Dediğimde gözünden bir damla yaş aktı ve ben buna dayanamadım. Göz yaşını sildim. "Beni sevmiyormuş. Denizi seviyormuş sadece beni 1 dersliğine mutlu etmek için öyle demiş. Uzun zamandır denizi seviyormuş. Deniz'de onu." Dediğinde benim bile canım yandı. Ve kollarımı ona doladım. " Senden birşey isteyebilir miyim? Dedim Ozan'a "Tabii" dedi "Beni nehire götürebilir misin?" Dediğimde kafasıyla onayladı. 11-G sınıfına geldiğimizde Ozan bana dönerek " Ben gidiyorum anlatırsın kanki" dedi ve onu onaylarak başımı salladım. Sınıfa girip "Nehir kim?" Diye bağırdım aralarından bir kız "Napıcaksın?" Diye bağırdığında " Gelir misin?" Dedim . Kız sarışın'dı gerçekten güzel bi kızdı. Burnu ve gözleri ona ayrı bir hava katıyordu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Söyle" dediğinde ona dönerek yapay bir sinirle "Denizle aranızda ne geçiyor? dediğimde gözlerini devirerek " Sanane!" Demekle yetindi. Çok sinir olmuştum. Böyle tiplere gelemiyordum. "Kızım bak beni sinir etme adam gibi soruyoruz anlat hadi" dediğimde hafif korkar gibi olmuştu. "Tamam be" dedi ve "Yaklaşık 1 haftadır konuşuyoru o benden ve bende ondan hoşlanıyorum olay bu" diyerek devam etti. "Peki ya Ozan?" Dediğimde güldü ve "Ben ozanı hiç bir zaman sevmedim" dedi ve sınıfa girdi. Hiç sevmemiştim çakma sarışın yellozu.
Sınıfa girdiğimde berilin yanına gittin ve ona teselli vermeye çalıştım. Gözlerim Ege'yi aradı. Sanırım ondan hoşlanıyordum,karanlık bir havası vardı ve bu hoşuma gidiyordu. Ege sınıfa girdiğinde ona gülümsedim ama o ciddi yüz ifadesiyle bana bakmaya devam etti ve telefonunu çıkardı. Birine mesaj yazıyordu,kime yazdığını deliler gibi merak ediyordum. Telefonuma gelen mesaj sesiyle içimden bir yok artık çektim. Evet ondandı.
