AŞK

971 48 26
                                    

''Chanyeol. Burda ne yapıyorsun hala? Gelsene. Araba geldi. Gidiyoruz.''

''Haaa....Ahh tamam hyung. Geliyorum.''

Chanyeol ilerleyen kısa bedenin arkasından koşarken, yine kendine lanetler yağdırıyordu. Çünkü onu düşünürken yine dalmış hiç konsantre olamamıştı.

Düşünceler içinde aracın koltuğuna yerleşirken kulağında cırlayan ses tüm dalgınlığını alıp götürmüştü.

''CHANNİEEE. YİNE GEÇ KALDIIN.''

Chanyeol hemen arkasında olduğu halde ona bağırarak seslenen Baekhyunla yüzünü buruşturdu.

''Yahh. Baek ne bağırıyorsun? Sağır değilim ya duyuyorum seni.''

Baekhyun bu sözlerle dudaklarını büzdü. Önündeki çocuğa şapşalca bakarken Chanyeol bakışlarını kısa çocuğun gözlerinden ayırıp derin bir iç çekti. Ardından cebinden kulaklığını çıkarıp yoda kulaklarına yerleştirdi. Çok geçmeden son ses müzik kaplamıştı bile sessizliği. Baekhyun onu takmayan çocukla gözlerini devirip yerine oturdu. Uzun olanla yurtta da ilgilenebilirdi.

°°°°°°°°°°

'' Chan. Chan. Chan Chan Chan Chan Chan. Yoda kılıklııı. Uyansana be. Offfff. KALK ARTIIIK.''

Chanyeol üstüne tepinen varlıkla kaşlarını çattı. Uyumakta yasaktı resmen.

'' Ne var Baekhyun?''

''Uyan artııık. Ben çok sıkıldııım. Kaç saattir uyuyorsun ve yapacak eğlenceli hiç bir şey yook.''

''Ahhh. Baek git başkasıyla uğraş. Chenle falan eğlen işte Uykum var''

''Ama ben seni istiyoruum.''

Chanyeol kısa olandan kurtulamayacağını anlayınca bir gözünü açmış ve yutkunmuştu. Çünkü Baekhyun şu an puppy bakışlarını acımasızca yolluyordu Chanyeol'e. Tabi yüzlerinin arasında en fazla 5 cm olması da işin cabası.

Baekhyun bu kadar yakınında ona bu kadar tatlı bir şekilde bakar ve konuşurken Chanyeol onu nasıl reddedebilirdi ki? Uykuyu çok severdi doğru, ama Baekhyun'u daha fazla seviyordu.

Upsss...Siz bunu bilmiyordunuz değil mi? Şimdi her şeyi anlatacağım ama asla kimseye anlatmayın. Bu bir sır (!)

Chanyeol, Byun Baekhyun'u seviyordu. Hemde delicesine. Onu ilk gördüğü anda etkilenmişti ondan. Başlarda ondan hoşlandığını belli eder gibi olsa da reddedilme korkusuyla hislerini kalbine gömmüş (ne kadar gömmüş olsa da Baekhyun'a olan hislerini Baekhyun dışında tüm üyeler biliyordu.) ve onunla çok yakın iki arkadaş haline gelmişti. İstediği bu olmasa da kabullenmişti bu durumu. Çünkü ona yakın olabilmesinin tek yoluydu bu. Biraz pislikçe bir davranıştı bu yaptığı belki ama Chanyeol ondan uzak durmayı ne zaman denese nefes alamamış, gülümseyememişti hiç. Bu da onu arkadaş olmaya hislerini saklamaya itmişti. Evet şu anda canı çok yanıyordu. Baekhyun ona her sarıldığında, dokunduğunda, gülümsediğinde çok kötü oluyor ağlamak istiyordu. Ama onsuzluktan daha iyiydi bu.

"B-baek. Tamam uyandım ve seninle ilgileneceğim. Ama artık kalkar mısın üstümden? Çok ağırsın."

Baekhyun ilk cümleyle sırıtırken son iki kelimeyle kaşlarını çatıp uzun bedene yumruklarını savurmaya başladı.

"Nerem ağırmış benim haa? Nasıl bana ağır dersin? Ben. Mükemmel Byun Baekhyun ve ağır olmak...Hah çok komik."

"Ahahahah. Baek du-dur lütfen. Ahahha g-gıdıklanıyorum."

"Durmak haaa. Çok beklersin."

°°°°°°°°°°

"Ufff kaysana biraz sıkıştım burda"

"Off Baeeek. Nereye kayabilirim acaba söyler misin?"

"Niye bu kadar kocamansın ki sanki. Senin yüzünden sıkıştım."

Baekhyun Chanyeol'u ittirip kendine yer açmaya çalışırken Chanyeol gözlerini devirdi. O da bu durumdan çok memnun değildi. Bu yakınlık onun zavallı kalbi için hiç iyi değildi çünkü. Üstelik kalbinin atış hızı o kadar fazlaydı ki dışardan duyulabilirdi.

"Herkes uyumuş sanırım."

"Evet. Aahhh. Bizde bir an önce odamıza gidelim Suhoo. Uykum geldi."

"Benimde."

Karanlıkta ilerleyen ikili ses çıkarmamaya çalışarak ilerlerken Chanyeol ve Baekhyun birbirlerine bakıp anında hareket etmeyi kesmişlerdi. Sonunda bekledikleri an gelmişti.

Chanyeol parmaklarıyla önce bir ardından iki yaptığında ikisi de pozisyonlarını almıştı. Ve üçüncü parmağında havaya kalkmasıyla sessizce merdivenlere yönelen ikiliye yaklaştılar. Aynı anda önlerindeki bedenlerin kulaklarına doğru korkutucu sesler çıkarmalarıyla tüm yurda korku dolu bir çığlık hakim oldu. Ardından da endişe ile onlara koşan insanların ayak sesleri.

Odaları bu gruba daha yakın olan Sehun ve Kai ikilisi olay yerine gelip ışığı açtıklarında karşılaştıkları manzaranın kesinlikle Suho tarafından kulakları çekiştirilen bir baekyeol olmasını beklemiyorlardı.

°°°°°°°°°°

"Ahahaha. G-görmeliydin Dae. Puahahah. O kadar k-komiktiler ki ahahaha. Suhomma onları kulaklarından yakalamış dövüyordu. Ahahaha--yaah vurmasana Baek. "

Sehun kahkahalarının arasında zorlukla konuşurken Baekhyun'un attığı terlik (shshsh) tarafından susturulmuştu ama Sehun'un susması, Baekhyun'un diğerlerini de susturabileceği anlamına gelmiyordu.

Baekhyun bir süre dalga geçen üyeleri izledikten sonra homurdanarak koltuğa, Chanyeol'un yanına oturdu. Onların bu olayı uzun bir süre anlatacağı kesindi.

"Susmadılar değil mi?"

"Evet. Sehun bi çenesini kapamıyor ki. O sussa Kai anlatıp onun cümlesini tamamlıyor. Pislikler."

Baekhyun sinirle söylenirken Chanyeol yüzünü buruşturdu. Böyle olacağı belliydi zaten. Ne zaman Baekhyun ile birlik olsa başına komik olaylar geliyordu . Bundan şikayetçi falan olduğunu sanmayın. Chanyeol halinden oldukça memnundu. Yalnızca arkadaşlarının bununla uzun bir süre dalga geçeceklerini bilmekti onu üzen. Bu böyle olmamalıydı çünkü. Dalga geçilen değilde geçen olmalıydı Chanyeol.

"Var mısın onlara bu kadar gülmenin bedelini ödetmeye."

Baekhyun aşırı ciddi ve olağanüstü korkutucu bir gülümsemeye sahip yüzüyle ona bakarken Chanyeol içinden küfretmeye başladı. En son bu bakışı görüp onu dinlediğinde uzun bir süre ayağını kullanamamıştı. Gerçi Baekhyun bu olayda suçlu olmadığını , yaptıkları süprizin (!) Kyungsoo'ya denk gelip onları ölümüne kovalamasının ve Chanyeol'un kaçarken bileğini burkmasının tamamen şans olduğunu diretmişti. Yani sizin anlayacağınız olan yine Chanyeol'e olmuş, bileğinin acısının üstüne kaçamadığı için Kyungsoo'dan yediği dayakla kalmıştı.

"Aklında ne var Baekhyun? "

Baekhyun bu soruyla korkutucu bir kahkaha attı.

"Zayıflardan başlayıp intikam almak......"

......

Yeeey. İlk bölümü attım ne kadar da mutluyum şu an. Umarım beğenirsiniz . *-*

Wrong AffectionHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin