R U Fine Darling?

5.3K 264 228
                                    

| I love Myself <3 |
Hikayeyi türkçe şarkı dinlerken yazdım ama ingilizce dinlerken okudum ve daha güzel oldu.

Bölüm şarkısı | Justin Bieber - Love Yourself

"Louis şu siktiğimin vazosunu atmaz mısın artık!"

Harry, çini seramiği olan vazonun başına gelmemesi için yere egilirken konuştu.

Her gece olduğu gibi bugünde kavga ediyorlardı ve artık alışmışlardı bu duruma.

Harry ve Louis yakın bir süre önce evlenmişlerdi. Birbirlerini çok seviyorlardı ama bitmek tükenmek bilmeyen koca sorunları vardı.

Müstakil evlerinde, yan komşuları her akşam ilk başta kırılma sesleri duyarken, ilerleyen saatlerde aşk sözcükleri duyuyorlardı.

Sabahları mutlu bir şekilde işlerine giderler, akşam "mutlaka" bir problem yüzünden sert bir kavga ederlerdi.

Bu geceki problemleri bebekti.

Louis bir bebek sahibi olmak istiyordu. Harry de istiyordu ama bunu şuan için ertelemek istiyordu. Bu olayın şuan için erken olduğunu düşünüyordu.

Ve her sevişme öncesinde mutlaka korunuyorlardı. Harry yüzünden.

Louis onu hep kandırmak amaçlı şeyler söylesede "sevgilim seni hissetmek istiyorum", "şu lanet olası şeyi kullanmayı bırak!", "seninle değil prezervatif ile sevişiyorum Harry!" Gibi şeyler söyleyip ikna etmeye çalışıyordu ama Harry yine de o naylonu kullanıyordu.

Ama Louis kararlıydı. O naylon parçasını iğne ile sıkı bir şekilde yırtacak veya onu taktırmayacaktı.

"Ben.bebek.istiyorum.Harry!" Louis eline geçen televizyon kumandasını Harry'ye atarken sıkı nefeslerinin arasından konuşmaya çalışıyordu.

Harry bu kavga işini hemen bitirmek için kendisine doğru gelen kumandanın yönünü değiştirmedi veya yüzünü saklamadı.
Kendisine gelmesini istedi.

Tam isabet.

Yüzünün ortasına gelmişti kumanda. Acıyla inleyip yere attı kendini.

Ağlamaklı ses çıkardı.

"Harry!" "Seni soytarı bana öyle oyunlar oynayamazsın! Çık oradan!" Louis yeni birşey atmaya yeltenecekken, Harry yetenekli olduğundan kendini rolüne iyice kaptırmıştı ve ağlıyor gibi yapıyordu. Hatta şuan hıçkırmaya başlamıştı.

"Hadi ama Harry! Ufacık kumanda..." "...ölmezsin!"

"..."

"Harry?"

"..."

"İyi misin sevgilim?"

"..."

"Hassiktir! Bayıldın mı lan?"

"..."

Louis korkmaya başlamıştı.
Diğer koltuğun arkasına düşen Harry'nin yanına adımladı.

Bu sırada Harry sinsice gülüyordu ve ona kendi ayaklarıyla gelecek avını bekliyordu.

Komşuları Bay Euphoria, bu kadar erken susmalarına şaşırmıştı. Çünkü saate bakılırsa yarım saat daha kavga edip sevişmeye gideceklerdi.

Bay Euphoria protez dişlerini içi su dolu bardağa koydu. Ve yorganın altına girdi. Bu gece iyi bie uyku çekeceğe benziyordu.

Louis, Harry'nin önüne gelince ayağıyla onu dürttü. "Hadi uyansana aşkım?" "..."

"Hazzie?"

Yine cevap yok.

Üstüne çıkıp ellerini göğsüne koydu.

Tam olarak mahrem yerine oturmuştu.

Louis, Harry'nin yanağını öpüp kumandaya ulaşmak için Öne sürttü kendini. Harry inlememek için zor tutmuştu kendini.

"Lanet olsun bu kumandaya!" Diye bağırıp duvara attı. Kocasına eğilip tekrar ve tekrar öptü.

"Pekâlâ, su getireyim o zaman." Deyip kalkacakken Harry kolunu tuttu ve diger kolunu göğsünden çekip üstüne düşmesini sağladı.

Göğüs kafesleri çarpışmıştı. "Gerizekalı! Senin için ne kadar çok korktum haberin var mı?!" Diye bağırdı Louis.

"Özür dilerim ama kavganın bitmesi için bunu yapmam gerekiyordu," deyip güldü. Louis'de ona eşlik etti.

Harry fazla beklemeden dudaklarını buluşturdu ve oturur pozisyona gelerek Louis'yi kucağına aldı.

Ayağa kalktı ve Louis hâlâ kucağındaydı.

Louis "Seni Seviyorum!" Diye bağıranca Bay Euphoria kafasını yanlara sallayarak güldü.

"Ah bu çocuklar!"

Gecenin geri kalanında evde sadece inleme sesleri vardı.

÷

Yeni bölüm için :

+15 vote
+10 yorum gerek. Şimdiden teşekkür ederim.

All The Love, Cemre xxx ❤

A child can change everything // Larry | mPreg Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin