Old But Gold

1K 77 77
                                    

GÖZÜMDE CANLANIR KOSKOCA MAZİ gibi bir bölüm sşlflöslsllş

"Ben seni unutmadım Louis. Unutamadım Louis. Sen de beni unutmadın değil mi? Beni unutamazsın sen. Beni seviyorsun." Dedi ve ellerimi tuttu.


"Bırak ellerimi seni lanet olası! Ben seni unuttum seni çoktan unuttum!" Diye bağırdım. Tutuşunu sertleştirmişti.

"Şuan sadece yalan söylüyorsun. Evet bu yalan. Hahaha bu çok komik bir yalan. Louis ben seni çok özledim. Beraber yaptığımız şeyleri özledim." Dedi ellerini boynumda gezdirerek.

Dokunuşunun altında titremiştim. Özlemiş miydim? Sanmıyorum. Çok zaman olmuştu. Onu yeniden eskisi gibi seveceğimi düşünüyordu. Olamazdı. Benim sevdiğim zaten vardı.

Ellerini bedenimden uzaklaştırarak durmasını bekledim. Sessiz kaldı. Derin nefes aldı. Tekrar konuşmaya başlayacakken elimde durdurdum.

"Bak. Ben gerçekten seni unuttum. Tamamen. Her şeyinle unuttum. Yaşadığımız ne varsa. Bitti. Gitti. Anladın mı? Şimdi mutluyum ve baksana hamileyim bile. Artık aramızdaki her şey bitti. Her ne yaşadıysak." Gözleri dolmuş gibiydi. Rol yapıyordu.

"Hadi şimdi git buradan. Bir daha karşıma çıkma!" Deyip içeri girdim. Başım ağırmaya başlamıştı.

Mutfaktaki işimi bitirip uyumaya geçtim. Eskiyi düşündüm. Rachel ile olan geçmişimi düşündüm. Hadi gelin size kısaca anlatayım​.

' Çocuktum. O da öyleydi. Bana öyle bir güzel görünmüştü ki. Gözüme öyle güzel görünmüştü ki. Bembeyaz teni, kömür karası saçları ve bal rengi gözleri. Okuldaki ilk günüydü. Sınıfa utangaç tavırla girmişti. Ardından ben girmiştim. Şansıma bir tek yanındaki yer boş kalmıştı. Tanışmak için harika bir fırsattı.
////
İçmiştik. Sarhoştuk. Deliler gibi hemde. Rachel ile tam olarak 1 yıldır beraberdik. Lise 2. Sınıfa geçmiştik ve ilk defa içiyorduk. O gün beraber olmuştuk. . Çatı üstünde ve o benim üstümde kalmıştık. İçtikçe bedenimiz alev alıyordu.  Gençlik ateşi bu olsa gerekti. Çatıda sabahlamıştık ve bu muazzam bir duyguydu.
////
Gün geçtikçe bana olan ilgisi bitiyordu. Her gün bir önceki günden daha az konuşuyorduk. Telefonlarıma bakmıyordu mesajlarıma cevap vermiyordu ve bu beni üzüyordu. Beni artık eskisi gibi sevmediğini biliyordum. Tam olarak 14 aydır beraberdik.
////
Yağmurlu bir gündü. Beraber gittiğimiz harabeye gittim onu bulma umuduyla. Burada günümüzü geçiriyorduk bazen. İçeriden sesler geliyordu. Yağmur yağdığı için pek anlaşılmıyordu. İlerledim.
////
Bu Rachel di. Ve altında bir çocuk? Tanrım lütfen bu gördüğüm yalan olsun halüsinasyon olsun dedim. Ama gerçekti. "Rach, ayrılacaksın değil mi? O küçükten ayrılacaksın? Sen beni seviyorsun değil mi?"

"Ah evet bebeğim. Onu sadece kullanıyorum. Sana aldığım bu hediyeler kimden zannediyorsun." Deyip çocuğa biraz daha yüklendi. Hıçkırıklarım yağmur ve onların inlemeleri altında duyulmuyordu.

Yağmur durdu, onlar durdu, ağlamam durmadı. Rachel beni duymuş olacak ki giyinip kalktı. Beni görünce donakaldı. Ağlamamı durduramıyordum. Canım acıyordu.

"Rachel lütfen bu bir yalan de, halüsinasyon de. Yalvarırım."

"L-louis be-en" dedi ve devamını getiremedi.
Yere çöküp kollarımı dizlerime sardım.

A child can change everything // Larry | mPreg Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin