1.Bölüm:DEĞİŞİM.

2.4K 6 7
                                    

Benim gibi mükemmel bir insandan kim ayrılmak ister ki? Ben,ben. Ayşe'niz!

Anahtarımı ve cüzdanımı alıp evden çıktım. İlk olarak alışveriş yapmaya gidecektim. En az 2 saatimi orada harcayıp kuafore gidecektim ki oda 3 saatimi alacaktı. Neyse ki canım kankam Şevval ve İrem ev işlerimi yapacaktı ve bende gezecektim. Bunların hepsi Furkan içindi. Bu aptal aşık ben, Furkan'ın ayrılmasını asla kabul edemezdim! Çünkü Furkan'ı çok seviyordum. O benden ayrılsa en yakın kayalıklarda intahar ederdim heralde! Belkide etmez Esra Erol kankamın yanına giderdim. Benden ayrılan terliksi hayvandır!

Mall of İstanbul ile evlerimiz birleşik olduğundan yürüyerek gidiyordum. Bu kalabalıkta yürümek nasıl kolay olabilirdi ki?

Bir mağazaya girip elimi siyah elbiselerin üzerinde gezdirdim. Bir tane çekip çıkardım. Sade ve zarifti. Koluma asıp devam ettim. Bu baya uzundu ama lütfen, ben kısayım! Kolumdaki elbiseye göz gezdirdim ve kasaya doğru ilerlemeye başladım. Neden vakit kaybediyordum ki? Kasada elbisenin parasını ödedikten sonra ayakkabı almak için çıktım. Tekrar bir mağazaya girip siyah bir topuklu aldım. Çünkü siyah benim rengimdi! Ve Furkan'ın rengiydi! Onun siyahına beyaz eklemek için gidiyordum.

Onun siyahına beyaz eklemek için Ondan vazgeçmiyordum.

Ama bunu siyah kıyafetlerimlede başarabilirdim,ha?

Alışveriş merkezinden çıkıp mahallemizin kuaforüne gitmek için yol aldım. Kapıyı açıp içeri girdiğimde gördüğüm görüntüyle şok oldum. Hafta sonu bu kadar dolu olmayan kuafor hafta içi nasıl bu kadar dolu olabilirdi amk? Neyse diyip oturdum. Poşetlerimi kucağıma aldım ve arka cebimden telefonumu almak için kıvrandım. Telefonum sonunda göt cebimden çıktığında kıpkırmızı olmuştum. Bakmayan kalmamıştı haliyle. Kafamı telefona gömüp kendimi dış dünyadan soyutladım.İrem ve Şevval'le olan grubumuza mesaj yazmak için parmaklarımı oynatmaya başladım.

"Furkan'ı ayarladınız mı?"

Olumlu bir mesaj gelmesi için dişlerimi sıkmaya başladım. Beni bekletmeden mesaj geldi.

İrem:"Zor oldu ama gelecek inşallah kanka seni çok merak ediyormuş. Bu arada Şevval saçlarını kestirmeni istiyor çünkü saçında çok fazla kırık varmış. Omuzlarına kadar kestir ve saçına biraz pembiş eklet diyor. Ayyyy kanka bu Furkan sana yeniden aşık olacak valla yeminlen hadi ben kaçtım işler bitiyor gibi."

Bu saçma mesajına gözlerimi devirdim ama Şevval orospusu saçtan anlıyordu. Onu dinleyip yaptıracaktım. Saçlarım siyah ve belime kadar uzanıyordu. Hayattaki en değer verdiğim şeylerin arasına saçlarımda giriyordu ama kankalarım canımdı şahsen ehehehehhe.Kuafordeki şarkıya kulak kabarttım.

"Her zaman çiçekler açarda bugün ki bir başka.
Her sabah güneş yine doğarda bugün doğan bir başka.
Sıcağı başka ,yanışı başka
Sarılıp beni ısıtır aşkla
Duruşu başka ,sevişi başka...
Her yanım sarılsa acıyla içim bugün bir başka.
Her gelen hoş gelir elbet onun gelişi başka.
Bakışı başka ,gülüşü başka
Ruhuma dokunup öper beni aşkla.
Gizemi başka ,tılsımı başka..."

Kadın beni yanına çağırdı ve sandalyeye oturmam için çekti. Sandalyeye oturduğumda teşekkür ettim. Naziktim sonuçta.
"Saçını nasıl yapayım kuzum?" Cidden kuzu mu teyze? Cici kız gülümsememi takınıp ,"Saçlarım omuz hizasının biraz yukarısında kesilecek ve uçlarına pembe eklenecek." dedim.

"Bugün ne güzel bir gün
İyi ki gördüm ,iyi ki sevdim seni.
Sanki unutmuş gibisin iyi ki doğdun.
Senin doğum günün bugün."

Kuafor saçlarımı keserken gözlerimi kapattım.

"Bugün ne güzel bir gün bir dilek tut.
O güzel kalbinde yerim değişmesin her daim.
Sevgilim iyi ki doğdun.
Gel zaman gitme başımdan onun yanı bir başka.
Aldığım her bir nefeste onun soluğu başka.
Gözleri başka ,sözleri başka.
Bana koşup sarılır telaşla.
Mutluyum diyor gözünde biraz yaş ve kalbinde aşk.
Bugün ne güzel bir gün iyi ki gördüm ,iyi ki sevdim seni.
Sanki unutmuş gibisin iyi ki doğdun
Senin doğum günün bugün."

********

Kuafor aynayı çıkarıp bana gösterdiğinde şaşırdım. Aynadaki ben bana benzemiyordu. "Teşekkür ederim. Ne kadar?" diye sorduğumda fiyatın "70 Tl" olduğunu işittim. Gelmiyorum be bir daha buraya. Bir de bizim mahallenin diye geçiniyorum. Parayı ödeyerek saya söve çıktım. Tamam güzel yapmışsın gördük canım ama o benim doğal güzelliğim ayıp değil mi?

Evin yolunu tutarken yere bakarak yürüyordum ve saçlarım uçuşuyordu. Allah'ım inşallah Furkan beğenirdi ve bende mutlu olurdum. İçimden inşallah diye geçirirken kafamı kaldırdım ve bir Yunan Tanrısıyla karşılaştım. Gözlerinde kemik gözlük vardı. Siyah pantolon ve lacivert t shirt giymişti ve bana o 5 saniye Furkan'ı unutturmuştu. Kafasını kaldırdı ve benim gözlerimi irileştirmiş ,ağzımın açık halini gördü.
Keşke kafasını kaldırmasaydı da biraz daha kesebilseydim diye geçirdim içimden. Yunan Tanrısı gözlüklerini yukarı itti ve gözlerini kıstı. Kirpikleri birbirine karışırken gözlerimi kırpıştırdım. "Selam yakışıklı kemik gözlüklü Yunan Tanrısı tanışaq mı?" diyesim acayip vardı ama sadece baktım. Oda bana bakmayı sürdürdü.

Evimin 100 metre gerisindeydik ve onu buralarda daha önce hiç görmemiştim. İç sesim "Dua et de yeni taşınmış olsun!" diye çığlıklar atarken onun çığlıklarına bende katıldım. Benim çığlıklarıma sesi hiç yabancı gelmeyen bir ses daha katılınca sessizce inledim. Büyük ihtimalle kurabiyeleri yakmışlardı. Ama şuanda çok da umurumda değildi. Dünya yansa umurumda değildi açıkcası şuan. Ama evimi kurtarmak için adım attım. Yunan Tanrısı ben yanından geçerken bana gülümseyerek göz kırpınca dudağımı ısırıp güldüm ve kafamı eğdim. Ben gidince oda haraketlendi. Sahi , ne ara durmuştuk?

Zile basıp beklemeye başladım. Ahh , o Yunan Tanrıcığımı asla unutamayacaktım. Kapı elinde siyah bir şey yiyen İrem tarafından açıldığında gözlerimi devirdim. Şevval kapıyı açmaya üşenmişti tahminlerime göre. İçeriden çığlık sesleri gelirken gözlerimi yumdum. Tamam güzeldim ama eheheheehhe şımartmayın beni kankalarım.

İçeriye girdiğimde beni şaşırtmadılar çünkü ikiside güzel yemek yapıyordu. Onları evden kışkışlayıp üzerimi giyindim. Güzel görünüyordum salona gidip beklemeye başladım.

Pera- Sevgilim İyi Ki Doğdun

31 Çeken YakışıklımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin