5.Bölüm

42 6 4
                                    

Kapıyı açınca karşımda gördüğüm kişi ile şoka uğradım.Onun burada ne işi var ya..Ah merak ediyorsunuz karşımdaki kişi benimle araba yarışına girmek isteyen çocuk vardı. Ben böyle şaşkınca bakarken içeriye davet etmeyi unuttum.
''Hoş geldiniz buyurun''dedim.
''Hoş bulduk''dedi Burak ve içeriye geçtiler.

Ben de kapıyı kapatıp arkalarından içeri girdim.Ben salona geldiğimde Burak evet doğru tahmin etmişim kardeşini tanıtıyordu. Benim geldiğimi görünce bana döndü.
''Güneş kardeşim Poyraz,Poyraz Zeynep'in en yakın arkadaşı Güneş''dedi Burak. Poyraz elini uzatınca istemesem de sıktım.

''Memnun oldum''Dedim zoraki bir gülümseme ile birlikte
''Memnun oldum Güneş'' dedi sırıtarak, elimi hızlıca elinden çekip diğerlerine döndüm.
''Hadi sofraya geçelim''dedim.Herkes kafası ile onaylayıp mutfağa geçmeye başladı. En arada Poyraz vardı kulağıma eğilip

''Güzel yarıştı Güzelim''dedi ve oda diğerlerinin arkasından mutfağa gitti. O bana güzelim mi dedi.
Bana kimse öyle seslenemez. Çünkü annem hep bana ''güzelim, güzel kızım'' diye seslenirdi.
Neyse deyip bende mutfağa geçtim. En baştaki sandalyeme oturdum. Ben oturunca herkes yemeğe başladı.

''Kızlar Poyraz ve arkadaşları sizin karşı komşunuz biliyor muydunuz?''dedi Zeynep
''Bilmiyorduk''dedim. Masada herkes yemeğine odaklanmış ve yemeğini yiyordu. Üstümde birinin bakışını hissettim. Kafam kaldırdığımda bana bakan Poyraz ile karşılaştım. 'Ne var' derecesinde kaşımı kaldırdığımda gene aynı bakmaya devam etti.

''Kızlar sorun olmazsa diğer çocukları da çağıralım mı?'' dedi Burak bakışlarımı Poyraz'dan alıp Burak'a baktım. Ben tam bilmem diyecekken Öykü
''Olur Burak gelsinler ''dedi.Ona sinirli bakışlarımı attım. O ise bana şirince gülümsüyordu.Bunlar da bir iş var ya hadi hayırlısı dedim. Herkes kaldığı yerden yemeğine devam etti. Bende yemeğime geri döndüm.

Herkes yemeğini bitirince Poyraz telefonunu çıkarıp birini aradı ve buraya gelmelerini söyledi...

Masal ' ın Ağzından:

Zeynep' in dediği şeyle yemekten kafamı kaldırdım.

''Kızlar Poyraz ve arkadaşları sizin karşı komşunuz biliyor muydunuz?''dedi Zeynep

''Bilmiyorduk''dedi. Güneş tabi ya biz o çocuklardan birini gördüğümüzü söylemeyi unuttuk. Neyse ya deyip yemeğime devam ettim.
''Kızlar sorun olmazsa diğer çocukları da çağıralım mı?'' dedi Burak

''Olur Burak gelsinler ''dedi Öykü ama şunu unuttu ki Güneş ailesinin ölümünden sonra kalabalık ortamı sevmezdi. Ve şuan Öykü' ye delice bakışlar atıyordu. Herkes yemeğine kaldığı yerden devam etti. Herkes tabağındaki yemekleri bitirince Poyraz masadan kalkıp telefonla birilerini arayı buraya gelmelerini söyledi. Erkekler salona geçti, Açelya Mira ' yı yatırmaya götürdü. Bizde kızlarla birlikte sofrayı toplamaya başladı. Kızlar bulaşıkları yıkarken, bende masayı siliyordum. Biz işlerimizi yaparken kapı çaldı. Zeynep bana döndü.
''Sen aç Masal'' dedi.

Bende kafamı sallayıp kapıyı açmaya gittim.Kapıyı açtığımda kısa çaplı şok yaşadım. Niye mi karşımda hava alanında çarpıştığım çocuk vardı. Oda şaşırmıştı ama sonradan kendini topladı.
''Buyurun geçin ''dedim. Hepsi ceketlerini çıkarıp bana verdi ve içeri geçmeye başladılar. Bende ceketlerini astım ve kapıyı kapattım. İçeri girdiğimde erkekler maç izliyordu. Maç demeyin Güneş görürse bide sevmediği takımsa erkekleri siker. Ben bunu düşünürken salona Güneş girdi. İlkin televizyondaki maça baktı ve direk kendini koltuğa attı.Demek ki Güneş' in tutuğu takımmış.
''Masal git yiyecek ve içecekleri hazırlayın lan ''dedi Güneş bağırarak bende ona birşey demeden mutfağa gittim. Kızlara Güneş'in dediklerini dedim. Mutfakta herşeyi hazırladık içecek olarak herkese 1 tane bira açtım. Kızlarla teker teker yiyecekleri götürdük.

''Hay sikeyim sizin oynadığınız topu lan '' diye bağırdı Güneş erkekler şaşkınca Güneş' e bakıyordu.
''Sen maç biliyor musun ? ''dedi o çocuk Güneş sırıtarak
''Tabi lan kızım diye bilmeyecek miyim bu arada ben Güneş, bu sarışın Masal, bu mavi saçlı Açelya , buda Öykü''. dedi Güneş

''Şu köşedeki Ayaz,ortadaki Savaş,şu esmer olan Deniz''dedi Poyraz
Aaa demek bana çarpan öküz Ayaz 'mış .
''Kızlar hadi dos-ces oynayalım mı ?'' diyen Ayaz'a baktım. Mal çocuk ya bide sırıtıyor bende bu hırsla birlikte
''Olur Öykü git şişe al gel ''dedim. Kızlar bana şaşkınca bakarken ben masanın kenarına oturdum kızlar ve erkekler de oturdu. Öykü şişeyi getirip masanın ortasında çevirdi. Şişe Güneş ve Burak arasında durdu Burak soruyordu.
''Dos - ces ?''dedi. Güneş kendinden emin bir şekilde
''Ces '' dedi. Burak herkese bakıp bir anda sırıttı.

''Poyraz'ın gözüne bir tane yumruk çak'' dedi. Alla bunu dememeliydi. Güneş çok iyi kavga eder ve çok iyi dövüş biliyor. Hatta eli bile ağır yani birine vursa yeri boylayabilirdi. Güneş yerinden kalktı ve Poyraz'a doğru ilerlemeye başladı. Poyraz ise sırıtıyordu. Güneş Poyraz'a bir yumruk çaktı ve Poyraz geriye doğru gitti. Kafasını kaldırdığında herkes gülmeye başladı. Bende baktığımda Poyraz'ın gözü mosmor olmuştu.Poyraz hepimize anlamsızca baktı.
''Olum gözün mosmor olmuş''dedi Ayaz gülerek Poyraz bir hışımla yukarı koştu. Arada 5 dk geçti Poyraz geldi ve küfür mırıldanıyordu.
''Devam edelim'' dedi ve yerine oturdu. Güneş şişeyi eline aldı ve çevirdi. Şişe Açelya ile Savaş arasında durdu.

''Dos- Ces'' dedi Açelya
''Dos'' dedi Savaş. Açelya biraz düşündükten sonra
''Gerçekten birini sevdin mi? '' diye sordu.
''Evet'' dedi Savaş hiç düşünmeden Savaş'ın cevabı ile şişe bir kez daha döndü.Ben ve Ayaz'ın arasında durdu eyvah!! Ayaz soruyor.
''Dos- ces '' dedi Ayaz sırıtarak
''Dos ''dedim. Hala sırıtıyor mal ya
''Bakire misin ?'' diye sordu. Öldürürüm ben bu çocuğu ya dişlerimi sıkarak

''Evet lan''dedim. Oda sadece kafasını sallamakla yetindi.
''Hadi ya benim uykum geldi'' dedi Öykü herkes kafasını sallayıp ayaklandı. Herkes kapıya kadar eşlik ettik.
''Kızlar hangi okuldasınız'' diye sordu Ayaz
''Ateş Koleji'' dedim tüm soğukluğumu koruyarak
''Hmm tamam '' dediler ve evlerine doğru gittiler. Onlar gidince hepimiz Zeynep'e sarıldık.

''İyi geceler'' dedik. Zeynep'te bize gülümseyip
''Size de iyi geceler kızlar ''dedi. Tam gidiyorlardı Güneş arkalarından
''Zeynep yarın Mira'yı size bırakalım mı ? '' dedi. Zeynep arkasını dönüp bize gülümseyerek bakarak
''Tabi ki de bırakın biz çok iyi vakit geçiririz '' dedi ve arabaya bindi. Burak bize dönüp gülümsedi ve başıyla selam verdi. Onları da uğurlayınca kızlarla kapıyı kapatıp içeri geçtik. Güneş bağırarak
''Masal ve Açelya siz salonu düzenleyin Öykü sende benle gel mutfağı toplayalım '' dedi. Herkes kafasını sallayıp işlerine koyuldu. Bir yarım saat sonra herkes işlerini bitirmiş kızlarda ellerinde kahvelerle salona geldiler. Güneş hepimizin kupa bardağını verdi.

''Kızlar be ne gündü'' dedi Öykü
''Ne demezsin ne demek tanımadığımız çocukları eve çağırma ya hem çabuk bana dökül onları buraya gelince gördünüz mü ? '' dedi Güneş kızlar yalan söyler de ben söyleyemezdim.
''Güneş o Ayaz bana hava alanın da çarpan çocuk, diğerleri Öykü'nün gördüğü daş çocuklar '' dedim. Güneş bana gülümseyip kafasını salladı.
''Kızlar o Poyraz malı benle yarışa girmeye çalıştı bugün '' dedi Güneş kızlarla gözlerimizi büyütüp hep birlikte

''Sen ciddi misin kızım kimse seni geçemez ki olum'' dedik. Güneş başını salladı.
''Hadi kızlar yatalım yarın okul var '' dedi Güneş. Hepimiz başımızı sallayıp yukarı çıkmaya başladı. Odama gelince üzerime sıradan şortlu pijama takımımı giydim. Telefonumu şarja koydum ve başımız yastığa koydum. Bugün olanları düşündüm onunla nasıl komşu olabilirdik allahım oda benim gibi o arkadaşlarının yanında çok eğleniyor ve gülüyordu. Aman ben onu niye düşünüyorum ya deyip uykuya daldım....


İyi Okumlar :) :)








Hedef : CehennemHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin