Kalbim Kanatlarında

Giriş

12.05.2016 yayın tarihi :)

Giriş

Her şerde bir hayır vardır lafını duymuşsunuzdur. Kötü sonuçlanan bir olayın sonunda söylenen bu sözü çoğu zaman bir avutma olarak görmüşte olabilirsiniz.

Bende sizlerden biriydim.

Mutsuz sonla biten ilişkim yüzünden ilk defa Necla Teyzeden duyduğum bu cümle kısa sürede adımdan daha çok duyduğum bir şey haline gelmişti.

Başlarda cümlenin manasını anlamayacak kadar üzgün ve kendime odaklı olsam da daha sonraları bu cümleciğin beni avutma amaçlı olduğunu kavrayabilmiştim. Çünkü ara ara kendimi bile bu cümleyi tekrarlarken yakalamıştım.

Mutsuz ve ağlaktım.

Huzursuz ve depresiftim.

İlişkim henüz bitmişti ve bir anda yapayalnız kalmıştım. Etrafımdaki sayılı insanlarda haklı olarak beni avutma çabasına girişmişti.

Avutulmaya ihtiyacım var mıydı bilmiyorum. Sürekli ağlamak istediğim doğruydu. Kırılan bir kalbimin olduğu doğruydu. Ve eski sevgilimden hırsla intikam almak istediğimde doğruydu.

Aslında benim birilerinin bana akıl vermesine, bunun dünyanın sonu olmadığına ve hayatın devam ettiğine dair telkinlerine ihtiyacım vardı. Ama insanlar bunun yerine bana teselli vermeyi uygun görüyorlardı.

Her şerde bir hayır vardır nidası ile başlayan nutukların ardı arkası kesilmeden devam ediyor sonuç yine her şerde bir hayrın olmasına bağlanıyordu. Şer için söyleyecek bir sözüm yoktu. Ama şer olarak görülen ayrılığımın sonunda bir hayırda gerçekleşmiş değildi.

Bu yüzden ilk birkaç seferde beni rahatsız etmeyen 'her şerde bir hayır vardır' cümlesi artık beni deli etmeye başlamıştı. Sürekli aynı cümleyle başlayan ve daha kötü biten şeylerin örnekleri ile devam eden monologlar artık bende kusma isteği uyandırıyordu.

O zamanlar bu cümle yüzünden kendimle ettiğim kavgalar şimdi gülerek hatırlayacağım anılardan ibaretti.

Gözlerimi rengarenk lalelerle bezeli bahçeye çevirdim. Kısacık bir an içinde yaşadığım karmaşık olaylar hayatımı değiştirmişti.

Artık hiçbir zaman yanımdan ayırmadığım ve elimin altından eksik etmediğim kitabımın kalın kabartılı kapağına dokunmak hala bir hayaldeymişim gibi hissettiriyordu. Diğer elimin altında duran kahve fincanını dudaklarıma götürdüm.

Sadece bir yıl öncesine kadar sinir olduğum o cümlenin değerini anlayamamış biri olarak ben, şimdi şu masanın üzerine çıkıp herkese her şerde bir hayır vardır diye bağırmak istiyordum.

Zira gerçekten her şerde bir hayır vardı ve benim şerim en büyük hayrım olmuştu.