- Hadiii kalkma zamanı. Bugün çok işimiz var.
Başkası tarafından uyandırılmayı hiç sevmem!
- Git başımdann!
Babamın surat ifadesi birden değişti. Sinirli? Biraz. Şaşkın? Oldukça!
Sonuçta kimse uyandırılmak istemez. Hem de ertesi gün okul olduğu zaman!
- Seni Banu'yla tanıştırmak istiyorum. Senin tabirinle "sevgilim" le.
Bunu duymak biraz canımı sıkmıştı. Annemin sevgilisinden kaçıp babamınki ile tanışmam tuhaftı. Ama en azından babam başından beri anlatıyordu.
- Bir saate ihtiyacım var.
- Peki.
Odadan usulca çıktı. Az önce verdiğim tepkinin sebebini anlamış olmalıydı ki şaşkınlığını belirtmedi.
Hızlıca duşa girdim. Saçlarımı kurutup üstümü de giydikten sonra kahvaltıya yetişme ümidiyle aşagı indim. Boş sofraya baktığımı farkeden babam hayal kırıklarımı toplayıp,
- Banu'yla yapıcaz kahvaltıyı.
Omuz silkip kapıya yöneldim. Pek hevesli olduğum söylenemezdi. Arabanın ön koltuğuna yerleşecekken Banu' yu alıp gideceğimizi hatırlayıp arkaya oturdum. Kötü üvey kız olmak tercihlerim arasında yoktu. Daha fazla umursamaz ve asosyal olanlardandım.
Babam memnun olmuş bir ifadeyle gülümsedi.
-
- Merhaba! Ben Banu.
- Meraba.
Bu hiç sıcak olmayan tavrım babamın boncuk boncuk terler dökmesine sebep oluyordu. Ne bekliyordu ki? "Cici annecim" diyip sarılmamı falan mı?
Kahvaltı yaptık, gezdik. Bunları babamla başbaşa yapmak istiyordum ama planlar deişti!
- Güzel sanatlar okumak istiyormuşsun. Güzel resim çizdiğini söyledi baban.
Evet resim çizmeyi seviyordum. En beğendiğim birkaç tanesini de babama göndermiştim. Bunlardan Banu ya bahsetmesi canımı sıkmıştı. Bunu bakışlarımla babama belli etmiş olmalıyım ki kafasıyla Banu yu işaret etti. Kafamı tekrar ona çevirmemle sözüne devam etti.
- Ben de heykeltıraşlıkla ilgileniyorum. Iki hafta sonra Fransa' ya gideceğim. Eğer eserlerim beğenilirse orada temelli kalıp profesyonel bi şekilde işe başlamayı düşünüyoru..
Öhöm!
Babmın sahte öksürüğüyle kafamızı çevirdik.
- Neden limonata içmiyoruz?
-
Gün bittiğinde usulca odama çekildim. Babamın o kadını susturması tuhaf gelmişti. Bunu daha sonra babamla konuşmak üzere uykuya teslim oldum. Ne de olsa yarın okul vardı!
- Karanlık bir ormanda hayali bir umudun peşine takılmış, çığlıkarı boğazını acıtmaktan başka bir işe yaramayan, sorunlarını başka acılarla örtmeye çalışan acınası bir kız görüyordum. Bu rüya, veya kabus aynaya bakmak gibiydi. Kendi iç dünyamı görüyordum. Korkunç!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kötü Kız | Habersiz Ruhlar
Roman pour AdolescentsHazal on beş yaşına kadar ailesinin "asosyal" olarak tanımladığı sessiz bir kızdı. On beşinci yaş doğum günü hayatını değiştirecekti. Belki bu değişkliğin sebebi on beşinci yaşı deil, babası ve annesiydi! "Peki ya bu sessizlik kimsenin duyamadığı bi...