Son Evre

Yeni hayat

Aryadan

Yeni bir hayat kimi için çok büyük bir şans kimi için ise en büyük bir kaçış. Benim için ne olduğuna henüz karar verememiştim.  Ama büyük bir değişim olacağı kesindi. Hayatımın dönüm noktası amerika olacaktı emindim. Uçak iniş için anonsunu çoktan yapmıştı 12 saatlik yolculuğun ardından sonunda yere adım atacaktım. Valizimi indirip havaalanına doğru yürümeye başladım.Bir elimde telefon diğer elimde valizim büyük bir kalabalığı aşmaya çalışıyordum. Sonunda kaanın numarasını tuşlayıp kulağıma götürebilmiştim. 2. Çalışta açmıştı hemen. "Nerdesin sarı kafa" etrafıma bakınıp olduğum yeri tarif etmeye çalıştım kalabalık şehirdi amerika istanbulun kalabalığına alışıktım oysaki şimdi bu neyin korkusu çekincesiydi. 15 dakikaya kaan havaalanındaydı özlemiştim sıkıca sarılıp ağlamaya başladım. Anlamıştı derdimin büyük olduğunu susturmamıştı hiçbir zaman en çok bu huyunu seviyordum. Sırtımı sıvazlaması yanımda olması yeterdi. Kendinden uzaklaştırıp baştan aşağıya bir süzdü." Arabam şu tarafta gidelim " diyip valizimi elimden aldı. Başımla onaylayıp yürümeye başladım arkasından. Nasıl baş edeceğimi gerçekten bilmiyorum nasıl üstesinden gelinir bilmiyorum.  Kimse aramamıştı saatlerdir. Anlamamışlarmıydı acaba yokluğumu yoksa aramakmı istememişlerdi. "Kaan" sesim kedi mırıltısı gibi çıkmıştı "Abim aradımı" diye sordum utana sıkıla onuda zor duruma sokmuştum içim rahat değildi. "Hayır aramadı" deyince bir yumru daha indi boğazıma. Caddeye 15 dakika uzaklıktaki bir sokağa girdik evler hep yanyana iki villa şeklindeydi  arabadan inip önden sol taraftaki evin bahçesine  girdi.

Cennetin ta kendisiydi bahçesi yemyeşil mor çiçekleri olan. Taş yapıtlı bir binaydı huzur kokuyordu bahçesi herkesten herşeyden uzak . Kapıyı açıp beni bekleyen kaanı fark etmemle hızla eve girdim. Kaan arkamdan kapıyı kapatım uzun holde yürümeye başladı. Soldaki geniş kapıyı açıp "burası çalışma odası istediğin tarz kitapları bulabilirsin bilgisayar dvdlerin çoğunluğu bu odada" dedi. Kahverengi ağırlıklı oda kitap kokuyordu ahşap masa ve rahat olduğu belli olan deri bir koltuk ne çok küçük nede çok büyük şirin bir odaydı. Kapısını açık bırakıp hemen karşıdaki kapıyı gösterdi burası bu kattaki lavabo zaten her yatak odasında ebeveyn banyo var. Gelen misafirler için falan " diye açıklayıp holün soluna doğru yürüdü giriş kapısının hemen karşısındaki  salona girdi. "Gördüğün gibi burasıda salon" dedi gülerek. Salonun renkleri daha çok krem ve mavi tonlarındaydı. Mavi bir koltuk takımı beyaz tv ünitesi ve ortada bir sehpa içerisi ferah ve aydınlıktı yerler ahşaptı.  Köşede bir şömine ve önünde büyük bir sallanan sandalye tam bir keyif köşesiydi. Salonun sol tarafında yukarı çıkan merdivenler ve merdivenin altında yine bir kapı  vardı. Büyük ihtimal yatak odaları üst kattaydı. Merdivenin altındaki kapıyı gösterip "orasıda mutfak daha sonra incelemeye fırsatın olucak gel odanı gösteriyim biraz dinlen kötü gözüküyosun" dedi anlayışlıydı kaan ne olduğunu ben anlatmadan sormazdı. Yukarı merdiveni çıkıp karşılıklı olan kapıları gösterdi. Sağ taraftakini açıp " geç bakalım, misafir odası olarak ayarlamıştım burayı bu gecelik idare et yarın eşya işini hallederiz kafana göre düzeltebilirsin fıstık karşısıda  benim odam bişeye ihtiyacın olursa aşağıda olurum. Karnın acıkmıştır yiyecek bişeyler söylerim şimdi sende dinlen " deyip usulca çıktı odadan . Odada sadece çift kişilk bir yatak ve beyaz bir dolap vardı. Valizimi açıp için gerkli eşyaları alıp dolabın yanındaki kapıyı açtım banyosu ferah ve genişti. Küveti doldurup kendimi içine attım. Vicudum yumuşamaya başlamıştı. Bütün yorgunluğum neredeyse gitmişti.