Texting Louis Tomlinson (Türkçe)

22

BÖLÜM YİRMİ İKİ

.

.

.

Louis: Abin ne dedi?

Anna: Anneme söyledi

Anna: ve o da tüm genel soruları sordu

Anna: "nasıl tanıştınız?"

Anna: "eğer onu tanımıyorduysan neden mesaj atmaya devam ettin?"

Anna: "yabancılarla konuşmaman gerektiğini bilmiyor musun?"

Anna: "kaç yaşında?"

Anna: tüm saçmalıklar

Louis: ve...?

Anna: sadece ona doğruyu söyledim ve konserinizde çektiğimiz tüm fotoğrafları göstermem gerekti

Louis: ve...?

Anna: bana inandı

Anna: şükürler olsun Tanrım

Louis: teknik olarak çıktığımızı biliyor mu?

Anna: o kısmı atladım

Louis: neden?

Anna: Lou, cidden mi?

Louis: evet?

Anna: zaten kocaman bir bombayı bıraktım, bunun üstünü diğer birini de bırakamam

Louis: tmm

Anna: sinirli misin?

Louis: beni suçlayabilir misin?

Anna: demek istediğim...burda sinirlenmen için bir sebep olduğunu sanmıyorum...

Louis: neden bu kadar şey olduğunu anlamıyorum...esrarlı?

Anna: esrarlı mı?

Louis: yani ebeveyinlerinle

Anna: ebeveyin. tekil.

Anna: ve hâlâ anlamıyorum

Louis: neden ona bizi anlatmadın? Şu an mazeret uyduruyormuşsun gibi hissediyorum

Anna: LANET OLSUN HARFİ HARFİNE ONA ŞU ANDA SÖYLEYEMEYECEĞİMİ ÇÜNKÜ ONA İLK KEZ KONUŞTUĞUMUZU ANLATTIM ZATEN

Anna: VE SANA DÜN ZAMANA İHTİYACIM OLDUĞUNU SÖYLEMİŞTİM VE SEN DE BUNUN İÇİN ENDİŞELENMEMEMİ SÖYLEMİŞTİN

Louis: şey "kız arkadaşım" olman amacıyla ilişkimizi onaylattığım için üzgünüm

Anna: bu birinin sözünü tekrarlamaların ne anlama gelmesi gerekiyor??

Louis: sen ve ben ikimiz de bunun gerçek bir ilişki olmadığını biliyoruz

Anna: bekle ne?

Louis: yalandan oynamayı kes, Anna.

Anna: ben aslında böyle hissettiğini bilmiyordum

Anna: gerçek olduğumuzu sanmıştım

Louis: gerçek mi?

Louis: Anna lütfen

Louis: oynamakta olduğun bu küçük oyun artık işe yaramayacak, prenses.

Anna: Louis, neyden bahsediyorsun sen?

Louis: gerçekçi ol.

Anna: ben...ne diyeceğimi bilmiyorum

Louis: işte, yapacağım şey; Bitti.

Louis: yine de bu şey ilk yerdeki bir şey bile değildi

Anna: buna inanamıyorum. Tam bir pisliksin.

Louis: Anna beni küçük oyununa düşürmeye çalıştığını biliyorum, ama düşmeyeceğim, bebek.

Anna: komik, değil mi?

Louis: ?

Anna: ben seninkine düştüm.

*bir sağa bir sola, gözlerinin kenarıyla bakar*

Pekâla, sövüp saymakta özgürsünüz. Yani kırk yılda bir yeni bölüm yazıyosun onda da moralimi bozuyosun deyin, haklısınız. Sorreah! Ama söz, yaz tatili geliyor, bir sürü yeni bölüm yazıcam.

Öptüm!