Damla'nın ağzından
Of çok yoruldum ama umursamaz patronum beni hep böyle çalıştırıyordu. Off ya boynum Nasıl ağrıdı. Hem daha 1 hafta önce başladım insaf. Elimdeki dosyaları masaya bıraktım ve patronun odasına doğru gittim. Kapıyı tıklattım. İçeriden"gir" sesini duydum ve kapıyı açtım.
Damla; Mehmet bey
Mehmet; "ne oldu damla" diyerek elindeki dosyaları bıraktı.
Damla; Iıı, Mehmet bey ben çıksam artık.
Mehmet; iyi peki tamam ama yarın yine geç kalma bu sefer affetmem.
Damla; "tabikide Iıı, size kolay gelsin o zaman." Odadan çıktığımda kendi kendime haraket yapıyordum.
Damla;" Vallah kötü patron olabilir ama damlacım ATA'larımızın dediğini unutmayalım. Her bozuk saat günde iki kez doğruyu gösterir." Hemen çantamı alarak şirketten çıktım. Birden aklıma birşey geldi.
Damla; ya bu adam kesin rüyasında bile çalışıyordur.
Damla; "ay dur Damla hemen otobüsü kaçırmadan git hadi" diyerek koşmaya başladım.
Otobüse binip eve gelmeyi bekledim. Otobüsten inip hemen eve doğru yürümeye başladım. Neyseki eve varmıştım. Hemen zili çaldım.Yağmur; abla
Damla; "ablacım" diyerek içeriye girdim. Yağmuru kucağıma aldım.
Birsen; anneciğim sen mi geldin.
Damla; "evet anneciğim" derken annem mutfaktan çıktı.
Birsen; kızım öldüm meraktan. Birdaha geç kalırsan ara
Damla; "tamam anne" diyerek yukarı çıktım ve üstümü değiştirdim. Annem çoktan masayı kurmuştu. Hemen yemeğe başladım.
Birsen; kızım yavaş ye boğulacaksın.
Damla; yok anne hem çok acıktım.
Birsen; kızım bu senin patronun çok yoruyor seni ayrıl sen bu işten
Damla; hayır anne ben işimi seviyorum.
Birsen; iyi peki
Damla; anne ben yorgunum hemen uyuyacağım.
Birsen; tamam kızım hadi iyi geceler
Damla; "sanada" diyerek hem annemi Hemde Yağmur'u öptüm.
Sabah
Hemen alarmla kalktım. Hatta alarmdan geç kalkmıştım. Hemen üstüme kıyafetimi giydim ve aşağıya indim. Annem uyanmadan evden çıktım. Ay kesin otobüse geç kalacağım. Durağa koşarken yağmur yağıyordu. Hemde çok fazla. Durağa yetişemeden otobüs gitmişti. Hala yağmur yağıyordu. Durakta beklerken araba üstüme su fışkırtmıştı. Of hala otobüs gelmemişti. Birden önümde araba durdu. Oturduğu yerden kapıyı açtı.
Mehmet; Damla ne yapıyorsun bu havada
Damla; otobüs bekliyordum Mehmet bey
Mehmet; ne otobüsü damla gel bin hadi
Damla; yok rahatsız etmeyeyim sizi
Mehmet; "Damla hadi bin" bende binmek zorunda kaldım. Mehmet bey arabayı çalıştırıp yola koyulduk.
Damla; teşekkür ederim Mehmet bey
Mehmet; lafı bile olmaz. Ya Damla sen üşüteceksin şimdi üstünü mü değiştirsen.
Damla; anlamadım.
Mehmet; yani kıyafet mi alsak sana
Damla; hı, yok Mehmet bey bana birşey olmaz merak etmeyin.
Mehmet; "iyi peki" derken telefonu çaldı.
Mehmet; o Arif bey hiç arayıp sormuyorsunuz bakalım.
Mehmet; gerçekten mi? O zaman bekliyorum.
Mehmet; "tamam görüşürüz kardeşim." Nihayet şirkete gelmiştik. Şirkete girdiğimizde herkes toplanmıştı. Mehmet beyde arkadan gelmişti. Mehmet beyin geldiğini gören herkes kalabalığın önünden çekildi.
X; Mehmet