4 Sır 1 Ölü

-8- Siz artık 3 cadı olarak yola devam edeceksiniz -A

Hanna

Neredeyse Bayılacak iken yerde buldum kendimi. Yerde sırt üstü yatıyordum. Ama gözlerim açıktı. Başım çok ağrıyordu. Anlayamadığım bir şekilde gözlerim karardı. Gözlerimi ovuşturdum. Ama karartı geçmiyordu. Birden bire bayı...

Aria

Yemekhaneye doğru gittim. Hanna ortalarda yoktu. Bizim her zaman oturduğumuz masaya oturdum. Spencer acale ile yanıma geldi. Karşımdaki iskemleye oturdu. Nefes nefeseydi.

Spe: Hanna hiçbir yerde yok. A birşey yapmış olabilir.

Aria: Korkma. Hanna bu gün erken gidicekti eve.

Spe: Hanna'nın ilk dersi Geometriydi. Sonra Matematik İngilizceydi. Ama sadece Geometri dersine girmiş. Emily'de onunla aynı sınıfta ordan biliyor.

Aria: Sakin ol Spence. Hanna'nın belki işi çıkmıştır. Emily nerde?

Bu sırada Emily geldi.

Em: Hanna tuvalette bayılmış. Şuan hemşireler ona bakıyor.

Aria: Ne! Ne zaman oldu? Nerde?
Emily gitmeye hazırlanıyordu ki Aria onu durdurmuştu. Emily '' revire gitmem lazım'' diye mırıldandı.

 
Aria: Em hemşireler senin revire almazlar.

Em: Almazlarsa ben de zorla girerim.

Aria: Saçmalamayı bırakta azcık yemek ye.

Em: Olmaz Hanna'yı görmem lazım.

Spe: Aria haklı Em. Saat 12.00 ve sen sabah kahvaltını 7-8'de yapmışsındır. Hiçbir şey yemesen bile meyve suyunu ve fıstık ezmeli gofretini ye.

Em: O fıstık ezmeli değil, yer fıstıklı çikolata.

Spe: Neyse ne.

Em: Tamam yiyorum fakat sizin isteğiniz yüzünden. Antrenmanım saat 13.30'da.

Aria: Siz yemeğinizi yiyin ben birazdan gelirim.

Spe&Em: Tamam.

Aria tepsisini aldı ve tepsi toplama arabasına bıraktım. Aslında Emily'nin gitmesini istemediği halde kendisi Hanna'nın yanına gitti. Hanna Aria'yı görünce rahatladı ve ona sarıldı. Hanna A'dan gelen mesajı Aria'ya okuttu. Aria ile Hanna bir kaç saniye bakıştılar ve Aria tek kaşını kaldırdı. Aria tek kaşını kaldırıyorsa ''anlamadım'' anlamına geliyordu. Hanna da kolyesiyle oynuyor ara sıra da ellerini saçlarının arasında gezdiriyordu. Aria, Hanna'ya bir dakika işareti yaptı ve hızla revirin kapısının önüne kadar gitti. Emily'e mesaj göndermeye başladı:

''Emily, Ben şuan Hanna'nın yanındayım. Korkma hiçbir şeyi yok. Ancak A mesaj atmış. Ve tahmin ettiğim kadarıyla sonra Hanna bayılmış. Şuan serumlu. Fakat yanınıza 20-25 dakika sonra geliriz.

- Aria''

Mesaj yollama tuşuna bastıktan sonra telefonu kapattım. Hanna hala solgun duruyordu. Hanna en zorlu şeylerin üstesinden gelmiş bir kızdı. 13 yaşındayken annesi ve babası ayrılmıştı. 2 yıl önce de babası evlenmişti ve şuan da 1 yaşında bebekleri vardı. Annesi de evlenecekti fakat vazgeçti. Birde Hanna'nın 12 yaşında kardeşi vardı ve ismi Bella'ydı. Fakat okulu babasına yakındı ve şuan babasıyla kalıyordu. Hanna kardeşiyle arasıra görüşüyordu. Hanna 13 yaşındayken kanserdi fakat 14 yaşında hemen iyileşti. Ama o 1 yılı çok zor geçmişti. Yeni bir ülkeye taşınmıştı. O bir yıl ona bir asır gibi gelmişti. Bu süreçte annesi maalesef yanında değildi. Çünkü iş bulamamıştı. Aydan aya görüşüyorlardı. Hanna ise halasının yanında kaldı ve bu bir yıl boyunca hastalığı yetmezmiş gibi bir de halasıyla uğraşmıştı. Halası sürekli ''Yerlere saçın dökülüyor'' ya da ''Hastasın diye sürekli yatman mı lazım?'' diyordu. Birincisi saçlarını bilerek eve dökmüyordu ikincisi ise sürekli yatmıyordu sadece öğlenleri 2 saat uyuyordu çünkü ona doktor yatmasını aksi halde vücudunun yorgun düşeceğini söylüyordu. Bir yıl geçmişti ve Hanna ülkesine dönmüştü. Ve artık liseye başlamıştı. Bir kızla arkadaşlık yapmıştı ismi Mona'ydı. Ve o kız Hanna'yı değiştirmişti. Onu zayıflamasına yardım etmişti ona yeni kıyafet alırken seçmesine yardım etmişti.