17. Bölüm - Açığa Çıkan GerçeklerAU Dünya
Damien biraz önce duyduğuna inanamıyordu. Bir anlığına, mükemmelen hareketsiz bir biçimde öylece, telefonunu elinde sımsıkı tutarak, gözleri karşısındaki boş duvara dikili durdu.
"Kaçtı?" sordu inanamazlıkla.
"Öyle dedim ya." Geldi abisinin yorgun sesi öbür uçtan.
Damien paniğin içinde fokur fokur fokurdamaya başladığını hissedebiliyordu, midesinin dibinden başlayıp ta en tepeye kadar seyahat ediyordu. Pusula gitmişti; Lucius Malfoy pusulayı almış ve kaçmıştı. Bu olabilecek tek en kötü şeydi.
Cevaptan korkarak, "Ne...ne yapacaksın şimdi?" diye sordu Damien.
Harry'nin diğer uçtan ağırlıkla iç geçirdiğini duyabiliyordu. Kalbi öncesinden de hızlı atmaya başladı.
"Yapabileceğim tek bir şey var," Harry başladı. "Pusulayı kullanmaktan başka eve dönmemin hiçbir yolu yok. Almak zorundayım."
Damien bunun Harry'nin cevabı olacağını biliyordu. Oda boyunca volta atmaya başladı, bir eli sımsıkı telefonu tutarken boş elini yumruk yaptı.
"Onu nasıl yapacaksın?! Sen de benim kadar iyi biliyorsun ki pusula şimdi Voldemort'la birlikte! Öyle gidip ondan isteyip de sana vermesini bekleyebilirmişsin gibi değil ki!" dedi Damien.
"Hadi ya!" Harry'nin sinir olmuş sesi çınladı kulaklarında. "Gidip istemeyeceğim! Gidip çalacağım."
Damien gözlerini kapayıp bir sakinleşme girişiminde bulunarak yavaş yavaş nefes almaya zorladı kendini.
İşe yaramadı.
"Daha kötü bir şey söyleyemezdin!" dedi.
"Bak, Damy. Bu tek yol, tamam mı. Ben de bundan mutlu değilim, ama artık benim kararım değil. Buradan çıkmak istiyorsam, o pusulayı almak zorundayım. Şayet onun elindeyse, o zaman bunun hakkında da yapabileceğim bir şey yok."
Damien abisinin açıklamasını dinledi, kötü bir şeyler olacak hissinin göğsünde tırmandığını hissetti.
"Onu görmek istemiyorsun?" sordu, alçak bir sesle.
Bir duraksamadan sonra Harry sordu, "Ne?"
"Voldemort, onunla karşılaşmak istemiyorsun?" Damien sordu.
Harry'den hemen gelen bir karşılık yoktu. Damien abisinin cevap vermesini, içinde yavaş yavaş büyüyen o şüpheyi yok etmesini bekledi.
"Neden soruyorsun?" Harry sordu. Sesi boş ve duygusuzdu.
" Bana eğer onunla tekrar karşılaşmak anlamına geliyorsa pusulayı Voldemort'tan almaya mutlulukla gidermişsin gibi geliyor sadece. Pusula boyutlar arası geçiş yapmanın tek yolu olamaz. Ama başka bir yol aramak yerine, bu dünyada senin kellenin peşinde olduğu gerçeğine kulaklarını tıkayıp Voldemort'un inine koşa koşa gitmeye can atıyorsun!"
Harry konuşmadı, ama Damien'ın az buçuk beklediği üzere telefonu kapatmadı da.
"Malfoy'un gitmesine izin verdin, bilerek, değil mi?" Damien devam etti. "Pusulayla gitmesine izin verdin ki Voldemort'la buluşmak için bir şansın olsun, onu tekrar görmek için, değil mi Harry?" Damien doğru olduğuna inanmaya engel olamadı. Harry'nin evren değiştirdiği günden beri içine küçük bir şüphe tohumu ekilmiş bekliyordu. O evrenin hala Lord Voldemort'a sahip olduğunu öğrendiğinde orada kalmaya karar vermişti. Damien bu düşünceyi ezmiş, abisine güvenmişti, ta ki şimdiye kadar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
En Derin Yansımalar / Deepest Reflections (3.cilt)
FanfictionHarry, Kılkuyruk o Cadılar Bayramı gecesi onlara tam olarak ihanet etmiş olsa hayatının nasıl olacağını görme şansı yakalar. Canon evrenle kendi evrenini değiştirir. Dördüncü kitaba kadar canonla uyumludur. Karanlık Prens Üçlemesinin Üçüncü Cildi. H...