Elimdeki mısırları ağazıma tıkarken bir yandanda aksiyon filmini izlemeye çalışıyordum . Elbise bakmaktan vazgeçmiştim çünkü o yemeğe gitmiycektim illa o istedi diye onunla yemeğe gidecek değildim ve şu zamana kadar hiç bir erkekle yemeğe çıkmamış biri olarak bunu devam ettirmek istiyorum ben böyle düşünürken kapı zilinin çalmasıyla elimdeki mısır tabağını komidinin üzerine koyup hemen aşağı indim kapıyı açtığım anda karşımda savaşı görmemle gözlerimi devirdim ben bunu unutmuştum ya ev adresimi de zorla almıştı zaten şimdi nasıl yolluyacaktım
" öhöm öhöm ya savaş naber ya seni hangi rüzgar attı buraya?"
Tabiki her zamanki gibi saçmalamakta üstüme yoktur
Bu sözüm üzerine bana allık allık bakmaya başladı sonra gözlerini üzerimde gezdirdi
" ee sen daha giyinmemişsin oraya pijamayla gidilmediğini biliyorsun demi?"
Salak şey dünyanın einsthain'i
" tabiki biliyorum "
" peki neden giyinmedin?"
" çünkü yemeğe gelmiyorum , sanada iyi akşamlar" diyip kapıyı kapatmak için hamle yapacağım sırada ayağını kapının oraya koyunca kapıyı kapatamadım maalesef
" ayağını çekermisin kapıyı kapatıcam"
" hayır çekmiyorum çünkü o yemeğe geliyorsun"
Tek kaşımı kaldirıp ona 'sen ciddi misin?' bakışı atıyordum bu çocuk kendini ne saniyordu?
" allah allah gelmiyorum kardeşim zorlami ?"
" evet gerekirse zorla"
Dedi ve ben ne olduğunu anlayamadan içeri girip kapıyı kapattıktan sonra beni kolumdan tutup yukarı çekiştirmeye başladı
Yukarı kata çıktığımızda teker teker kapıları açmaya başladı. Ben ona mal mal bakarken ne yaptığı sonradan kafama Dank edebilmiştim
Ben tam ağızımı açıp bir şey diyecekken bir kapıdan içeri girmemizle geri kapadım etrafıma baktığımda buranın benim odam olduğunu anladım
" hadi ne bekliyorsun giyinsene"
" anlamadın herhalde gel-mi-yo-rum!"
Dedim her bir heceye bastırarak
O ise hiç umursamadan benim dolabımdan bana kıyafet bakıyordu .
Bende onun gibi umursamadan kendimi yatağıma attımBi yirmi dakika sonra savaş elinde su yeşili arkasından uzun olan kemerli bir elbiseyle karşıma dikildi ben ona 'ne var?'bakışımı atarken o ise beni hiç takmayıp elimden tuttuğu gibi banyoya sürükledi, elbiseyide elime tutuşturduktan sonra
"Sakın giyinmeden çıkma, burada bekliyecem giyinmessen ben giydiririm" diye tehdit etti
Bende mecburi giyindim , banyodan dışarı çıktığımda savaşı çiçek olmuş bir vaziyette ( kollarını bağlamış ) duvara yaslanmış sıkıkıntılı bir şekilde ayağıyla ritim tutuyordu
Beni görünce hemen yanıma gelip beni süzdü
Sanırsın çayım ne var yani beni süzecek
" işte şimdi olmuş, ben aşağıdayım ayakkıbını giy gel" dedi ve odadan çıktı bense arkasından o görmemiş olsa bile dil çıkarıyordum
" mal şey ben oğasiidayum ayakkubunu guy gil " diye onu dediğini tekrarlarken bi yandanda ayakkabımı giyiyordum , ayakkıbımıda giydikten sonra makyaj masanın önüne gelip orada da gözüme eylenir çekip birde dudak parlaticısı sürüp odadan çıktım saçımı sabah düzleştirdiğim için sadece taradım
Aşağı indiğimde savaşı koltukta otururken buldum
Beni görünce ayağa kalktı ve kapının oraya gitti bende beyaz cüzdan çantamı ve anahtarı alıp çıktım . o arabanın şoför koltuğuna otururken ben de yanında ki koltuğa geçip kapıyı kapattım ve kemerimi takip önüme döndüm savaşta kemerini taktiktan sonra nihayet arabayı çalıştırıp yola koyuldu . restauranta gidene kadar ikimizde hiç konuşmadık . restauranta vardığımızda bizim için ayrılan masaya oturduk garson siparişleri alıp gitmişti , geldiğimiz mekan şık bir yerdi ve boğaz manzaralıydı ve bizim yerimiz baçedeydi ben denizi izlerken garsonun gelmesiyle başımı o tarafa çevirdim garson siparişlerimizi ve diğer şeyleri masaya koydu ve gitti
Savaşla tek bir kelime bile konusmadan yemeğimi yemeğe başladım bir süre sonra sessizliği savaş bozdu
" özür dilerim yani seni zorlamamalıydım "
" sorun değil ben sadece erkeklerle bir yerlere gitmeye alışık değilim"
" sen ciddi misin , yani senin gibi güzel bir kızın biriyle takilmaması şaşırtıcı "
" evet ciddiyim şu ana kadar hiçbir sevgilim olmadı yani ortaokulda olmuştu ama bir gün filandı "
Savaş bana inanamıyan gözlerle bakarken ben yemeğimi yemeğe devam ediyordum
" senin aksine ben çok kişiyle çıktım ama şimdi keşke çıkmasaydım diyorum sülük gibi yakamdalar bi bırakmıyorlar ki "
Savaşın bu lafına göz devirip yemeğine devam ettim" sen ortaokulu nerede okudum?"
Diye bir soru sorunca başımı kaldırmadan cevap verdim
" burdur"
" peki hangi okulda ?" diye sorduğunda bıkkın bir şekilde cevap verdim, şu anda annemden daha çok soru sorduğu kesin
" ciddi misin , bende o okulda okudum peki hangi senede okudun?"Diye sorunca biraz düşündükten sonra cevap verdim
" peki sana hiç çıkma teklifi eden oldu mu?"
"Pardon da bundan sanane !"
Dedim tek Kaşımı kaldırarak
"Sanırım tek günlük çıktığın kişi benim"Dediği şeyi ilk önce anlamasamda sonradan algılaya bilmiştim ,acaba ne dediğinin farkında miydi?
" sen ne saçmalıyorsun böyle birşey saçma olur"
"Hayır birşey saçmalamıyorum , bir düşünsene o günleri "
Demesiyle gözümün önüne ortaokul zamanım film şeridi gibi geldi.
Evet savaş haklıydı o kişi oydu tesadüfünde böylesi şuan karşımda ilk çıktığım kişi duruyordu" inanmıyorum şaka gibi sen osun "
" bende inanmıyorum hayat işte sürprizlerle dolu"
Onun sözüne sadece tebessüm ettim ve yemeğimi yemeğe devam ettim.Yemeklerimiz bittikten sonra tatlılara geçtik biz tatlılarımızı yerken bir yandan da eskilerden konuşuyorduk bu yemeğe gelirken bu kadar çok eğleniceğimi bilmiyordum ama bu sohbet bana iyi gelmişti.
& & &
yazım hatalarım ve diğer kusurlar için özür dilerim.
Sizi vote için ısrar etmiyeceğim eğer beğendiyseniz verirsiniz zaten
Ve bu arada medyadaki Açelya ve elçin
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İLK AŞKIM
Storie d'amoreAçelyanın çok güzel bir hayati vardir arkadasi elçin ile istanbulda kalmaktadir. tesadüfen açelyanin karşisina ilk aski cikar ama birbirilerini tanimazlar peki öğrenince ne yapicaklardir...